"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 6.105.00 TL borçlu olmadığının tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı borçlu olmadığının tespiti davası açmıştır. Mahkemece kabulü cihetine gidilmiş, hüküm Davalı ... tarafından temyiz edilmiş ise de, sonradan daireye gönderilen 09.02.2010 tarihli dilekçe ile temyiz talebinden feragat ettiğinden, temyiz isteminin vaki feragat nedeniyle REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanıklara 7201 sayılı Tebligat Kanununun 35.maddesine göre yapılan tebligata ilişkin mazbatada anılan kanununun 23/4 maddesi uyarınca tebliğin mevzuu yazılmamış olup, tebligatın hangi hususa ilişkin olduğu anlaşılamadığından ve geçersiz olan tebligat temyiz süresini başlatmayacağından sanıklar müdafiinin öğrenme üzerine vaki temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede; 07.01.2004 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince sanıklar hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,...
Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü'nün 10.9.2012 tarihli cevabi yazı içeriğine göre; gıyabi kararın sanığın birlikte oturan ehil kızına tebliğ edildiği 5.10.2009 tarihinde cezaevinde olduğu anlaşılmakla; 13.10.2009 havale tarihli dilekçesiyle vaki temyizin yasal süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede: 2002 yılı olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar 765 sayılı TCK’ un 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’ un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’ un 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 14.2.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na muhalefet HÜKÜM : Düşme Gerekçeli karar başlığında 05.06.2009 olarak yanlış yazılan suç tarihinin 2002 ve 2003 takvim yılları şeklinde düzeltilmesi mahallinde mümkün gönülmüştür. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen ‘2002 ve 2003 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme’ suçunun yasada gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle düşürülmesi gerektiği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 09.11.2016...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet HÜKÜM : Düşme Sanık hakkında 2004 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine ilişkin hükme yönelik Cumhuriyet savcısının temyiz talebi bulunmadığından katılan vekilinin temyizine hasren yapılan incelemede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen 2004 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçunun yasada gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırı itibarıyla tabi olduğu, suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden iddianame tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle düşürüldüğü, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği HÜKÜM : Düşme Katılan vekilinin, tüm sanıklar hakkında "resmi belgede sahtecilik" suçlarından açılan kamu davalarının dava zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine ilişkin hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü uyarınca; sanıklara yüklenen “ memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği” suçlarının yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/3 ve 104/2. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle düşürüldüğü gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının...
Sanığa yüklenen eylemin TCK'nun 231. (765 sayılı TCK'nun 445.) maddesinde tanımlanan suçu oluşturduğu gözetilerek yapılan incelemede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü uyarınca; sanığa yüklenen “çocuğun soy bağını değiştirmek” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının 29.04.2004 suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırıldığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 21.05.2014 gününde oybirliği ile karar verildi....
Sayilir hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Hırsızlık suçu nedeniyle verilen beraat kararının gerekçesine yönelmeyen temyizde sanığın hukuki yararı bulunmadığından sanık müdafiinin bu suça yönelen vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.'un 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2- Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde; Sanığa atılı hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu 765 sayılı TCK'nın 102/4. maddesine göre hesaplanan 5 yıllık zamanaşımının karar tarihi olan 29.11.2006 ve inceleme tarihleri arasında gerçekleştiği anlaşılmakla, hükmün BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı CMK'nın 223/8.maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 30.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ağır Ceza Mahkemesi TARİHİ : 26/03/2013 NUMARASI : 2012/340 (E) ve 2013/117 (K) SUÇ : Resmi belgede sahtecilik 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen "özel belgede sahtecilik" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanıklar lehine olan 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi gerektiği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün istem gibi ONANMASINA, 07.07.2015 gününde oybirliği ile karar verildi....
maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihi olan 15.11.1999 tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün istem gibi ONANMASINA, 15.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....