WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nın 170/a maddesi gereğince; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Buna göre, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının ve dolayısıyla alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....

İİK'nun 170/3. maddesinde; “İnkar edilen imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip ikinci fıkraya göre durdurulmuşsa, borçlu sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına ve takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkum edilir ve itiraz reddedilir” düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda borçlunun itirazı üzerine takip durdurulmadığından aleyhine para cezasına hükmedilmesi doğru değil ise de anılan yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmedeğinden kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 2....

    in vefat ettiğini ve sözde kardeşi olan davalı müvekkiline hiçbir bildirim yapılmadan borç nedeniyle müvekkilinin maaşına haciz işlemi uygulandığını, davalı müvekkilinin öğrendiği aynı gün icra dairesinde borca gecikmiş itiraz yaptığını, davalı müvekkilinin itiraz merci tarafından haklı bulunduğunu, müvekkilinin icra dosyasında borca, faize ve ferilerine itiraz ettiğini, reddi mirastan bahsettiğini, kaldı ki ölen şahsın terekesinin borca batık göründüğünü, hükmen reddin koşullarının da mevcut olduğunu, müvekkilinin terekeden kalan miras hakkını koşulsuz ve şartsız olarak reddettiğine ilişkin İstanbul Anadolu .......

      Sayılı, 04/05/2017 tarihli içtihadı) İcra dairesine itiraz eden borçlu, zamanaşımı itirazında bulunmasa dahi, İİK'nın 63. maddesi uyarınca, senet metninden anlaşılması nedeniyle itirazın kaldırılması aşamasında zamanaşımı itirazında bulunabilir. Somut olayda da, borçlu icra dairesine verdiği dilekçede zamanaşımı itirazında bulunmamış ise de, icra mahkemesinde zamanaşımı itirazını ileri sürmüştür. Süresinde muhatap bankaya ibraz edildiğine ilişkin ibraz kaşesinin bulunmayan ve adi havale niteliğinde olan çek, 6098 sayılı TBK'nın 146. maddesinde (mülga 818 sayılı BK'nun 125. maddesi) düzenlenen on yıllık zamanaşımına tâbi olup, sözkonusu belgedeki alacak ile ilgili olarak keşide tarihi ile takip tarihi olan 19/10/2020 tarihi arasında zamanaşımı süresinin dolmadığı açıktır.(Y.12.HD'nin 2016/3334 E. 2016/15845 K....

      DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 19/10/2022 KARAR TARİHİ : 02/03/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 06/03/2023 Mahkememize açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, 19/10/2022 tarihinde müvekkilinin, davalı- borçludan, muhtelif tarih ve numaralı faturalara dayanan cari hesaptan kaynaklı alacağından dolayı tarafından Akyurt İcra Müdürlüğü'nün 2021/394 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı- borçlu, haksız ve kötüniyetli olarak takibe, takip konusu borca,yetkiye ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, itiraz sonucunda taraflar arasında arabuluculuk görüşmeleri gerçekleşmiş olup anlaşmaya varılamadığını, davalı borçlunun her ne kadar borca ve tüm ferilerine itiraz etse de müvekkilinin davacı firma ile olan ticari ilişkisini inkar etmediğini, bu nedenlerle tarafların ticari defterlerinde yapılacak inceleme ile müvekkilinin davalıdan...

        Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re'sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir" düzenlemesi mevcuttur. Somut olayda borçlu aleyhinde tarım kredi borç senedine dayalı olarak başlatılan ilamlı takipte, icra emri tebliğinden itibaren yedi günlük süreden çok sonra, takip kesinleşip yenileme muhtırası tebliği üzerine, borcun zamanaşımına uğradığı itirazında bulunulmuştur. Takip dayanağı senet 1581 sayılı Yasanın 12.maddesi gereğince ilam niteliğinde sayıldığı için zamanaşımı süresi İİK.nun 39.maddesinde belirlenen ilam zamanaşımı süresi olan 10 yıldır. Borçlu alacağın takipten önce zamanaşımına uğradığı iddiasını icra emri tebliğinden itibaren yukarıda yazılı yasal düzenleme gereğince yedi günlük sürede getirmemiş, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde ise dosya 10 yıldan fazla işlemsiz bırakılmamıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Devrekani İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 16/03/2015 NUMARASI : 2015/1-2015/2 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun, aleyhinde genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde borca itiraz ettiği ve ayrıca yargılama sırasında zamanaşımı itirazında bulunduğu, mahkemece, zamanaşımı oluştuğundan bahisle alacaklının itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verildiği görülmüştür. İİK'nun 68/son maddesinde; itirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle reddi halinde alacaklının %20'den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği öngörülmüştür....

            Takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı ve borca itiraz, İİK'nun 168/5. maddesi kapsamında olup anılan itirazların da yasal beş günlük sürede yapılması zorunludur. Somut olayda; bonoya dayalı olarak 26.03.2004 tarihinde takibe başlandığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 08.4.2016 günü tebliğ edildiği, borçlunun usulsüz tebliğ şikayetinin bulunmadığı, icra mahkemesine başvuru tarihinin ise 26.08.2016 olduğu, itiraz dilekçesinde zamanaşımının gerçekleştiğini belirttiği, tarihlere göre başvurusunun takibin kesinleşmesinden önceki devreye ilişkin zamanaşımı itirazı niteliğinde olduğu, ancak itirazın beş günlük yasal süresi içerisinde yapılmadığı görülmektedir. O halde mahkemece, borçlu ...'in zamanaşımı itirazının süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek istemin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

              İcra Dairesi'nin 2020/5614 E sayılı dosyasından başlatılan genel haciz yolu ile takibe davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğini, davacı ile davalı borçlu arasındaki hizmet alım sözleşmesi kapsamında davacının yapmış oldukları işlerin karşılığı olarak hak ediş alacağı kapsamında düzenlenen faturaların ödenmediğini, alacaklı kayıtları ile müvekkil kurum muhasebe kayıtları arasında uyumsuzluk bulunması şeklindeki itirazın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bu itiraz gerekçesine göre borca kısmen itiraz edilmesi gerekirken tamamına itiraz edildiğini, faturaların varlığına ve bedellerine ise itiraz edilmediğini beyan etmiş, itirazın kaldırılmasına ve inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir....

              İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/05/2021 NUMARASI : 2021/325 ESAS, 2021/403 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı dava dilekçesinde özetle, alacaklı tarafa herhangi bir borcu olmadığını, dosyadaki dekontlar ve alacağa dayanan belgelerin borç belgesi olmadığını ileri sürerek, takibin iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir. İzmir 8. İcra Hukuk Mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, borca itirazın usulden reddine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu