WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı tarafından 06.11.2015 havale tarihli dilekçede zamanaşımı itirazı ileri sürülmüştür. Süresi içerisinde ileri sürülen zamanaşımı itirazının ıslaha karşı zamanmaşımı itirazı olduğu kabul edilmek suretiyle, davacının hak kazandığı alacaklarının miktarının yöntemine uygun biçimde ileri sürülen ıslaha karşı zamanaşımı itirazı değerlendirilerek belirlenmesi gerekmektedir. Her ne kadar mahkemece, davalının ıslaha karşı zamanaşımı def'inin değerlendirilmesi amacıyla ek rapor kapsama aldırılmış ise de, ek raporda yapılan değerlendirmenin hatalı olduğu anlaşılmıştır....

    Mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu yürürlükte iken süre geçtikten sonra yapılan zamanaşımı itirazına davacı taraf süre yönünden hemen ve açıkça karşı çıkmamışsa (suskun kalınmışsa) zamanaşımı itirazı geçerli sayılmakta iken, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun uygulandığı dönemde süre geçtikten sonra yapılan zamanaşımı itirazının geçerli sayılabilmesi için davacının açıkça muvafakat etmesi gerekir. Başka bir anlatımla 01.10.2011 tarihinden sonraki uygulamalar bakımından süre geçtikten sonra ileri sürülen zamanaşımı itirazına davacı taraf muvafakat etmez ise zamanaşımı itirazı dikkate alınmaz. Somut uyuşmazlıkta, davacı davasını 16.10.2015 tarihinde ıslah etmiş olup, ıslah dilekçesi davalı ... Güvenlik Koruma ve Eğitim Hizmetleri Ltd. Şti.'ne 26.10.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı tarafından 06.11.2015 havale tarihli dilekçede zamanaşımı itirazı ileri sürülmüştür....

      Somut olayda, davalı tarafça süresi içinde yapılan zamanaşımı itirazı dikkate alınmamış bu husus gözden kaçırılarak bozma sebebi yapılmamıştır. Mahkemece bozma sonrası verilen kararda ''Davalı tarafından ıslah zamanaşımı itirazı ileri sürülmekle birlikte, bozma öncesi 02/07/2014 ıslah tarihinde ıslaha karşı zamanaşımı itirazında bulunulduğu ve mahkemece reddedildiği, temyiz başvurusunda itirazın tekrarlandığı ancak temyiz incelemesinde fazla mesai ücretinin zamlı hesaplanması ve harç dışında bozma yapılmadığı böylece verilen kararın kesinleştiği, bozma dışında bırakılan zamanaşımının artık değerlendirilmeyeceği '' gerekçesine yer verilmiştir. Ancak yukarıda da belirtildiği üzere maddi hataya dayalı bozma ilamına uyulması kazanılmış hak teşkil etmez, bu nedenle davalının süresinde yaptığı zamanaşımı itirazı değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir....

        zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 18/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

          Soysal hakkında açılan kamu davasında verilen beraat kararına yönelik müdahil idarenin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sorgu tarihi olan 27.10.2004 tarihi ile inceleme tarihi arasında 765 sayılı TCK.nun 102/4. maddesinde öngörülen zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, müdahil idarenin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, ve gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanık hakkında açılan kamu davasının CMUK.nun 322/1. Ve CMK. 223/8 maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 2-Sanık ... hakkında verilen mahkumiyete yönelik itirazın incelenmesinde; Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Salıpazarı Orman İşletme Şefliği tarafından Salıpazarı Sulh Ceza Mahkemesinin 13.3.2007 tarih ve 2004/75 esas 2007/27 karar sayılı kararına itirazı üzerine Salıpazarı Asliye Ceza Mahkemesinin 16.4.2007 tarih 2007/3-3 D.İş E.K....

            Ancak, süresinde cevap dilekçesi vermemek suretiyle davanın inkarı ileri sürülen vakıaların inkarı niteliğinde olup, bu inkarın zamanaşımı def'ini de kapsadığı söylenemez. Davaya yasal süresi içerisinde cevap vermemiş olan davalının süresinden sonra vereceği cevap dilekçesi ile zamanaşımı def'inde bulunabilmesi ancak davacının muvafakat etmesi ile mümkündür. Aksi halde savunmanın genişletilmesi itirazı ile karşılaşan zamanaşımı def'ine değer verilemez. HUMK'un 202. maddesi uyarınca davacının açık ya da zımni muvafakati yeterli iken, 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğünden sonra tarafların açık muvafakati olmadığı sürece iddia ve savunma genişletilemeyeceğinden, davacının açık muvafakati olmadığı sürece zamanaşımı savunması dikkate alınamaz. Bu itibarla eldeki davada, davalı süresinde cevap dilekçesi vermemiş, süresinden sonra verdiği dilekçe ile zamanaşımı def’inde bulunmuş olup, davalının zamanaşımı def’inde bulunması ancak davacının açık muvafakati ile mümkündür....

              Somut olayda; dosya kapsamına göre davacının iş sözleşmesinin 20.08.2010 tarihinde feshedildiği. 24.03.2016 olan ıslah tarihi itibariyle feshin üzerinden 5 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden, davalıların ıslah dilekçesine karşı süresinde ileri sürdüğü zamanaşımı itirazı nedeniyle yıllık izin alacağının dava dilekçesi ile talep edilen 200.00 TL'lik kısmı dışında zamanaşımına uğradığı anlaşılmakla, davalının ıslaha karşı zamanaşımı itirazı değerlendirilmeksizin hüküm kurulması hatalı olmuştur. 3- Somut olayda, davacının iş sözleşmesi emeklilik nedeniyle sona ermiştir. Bu durumda kıdem tazminatına işleyecek faizin başlangıç tarihi buna ilişkin kurum yazısının işverene ibraz edildiği tarihtir....

                Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamının “3” numaralı bendinde; davanın kısmi alacak davası olarak açılıp sonuçlandırıldığı, davalı vekilinin davacının ıslah dilekçesine karşı kanuni süre içerisinde zamanaşımı itirazında bulunduğu, bu savunma nedeniyle ıslaha karşı zamanaşımı itirazı değerlendirilmeden karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına rağmen fazla mesai ücretinde ıslaha karşı ileri sürülen zamanaşımı itirazı dikkate alınmadan hatalı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, kararın yeniden bozulması gerekmiştir. 3- 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca harçtan muaf olan davalı ... aleyhine hüküm fıkrasının 6. bendinde harca hükmedilmesi de hatalıdır. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalı ... Petrol Ürünleri Gıda İnşaat Tem. San. Tic. İth. İhr. Ltd. Şti.'...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Sanık hakkında Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı verildikten sonra, sanığın denetim süresi içinde, 18.04.2012 tarihinde yeni bir suç işlediği, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararının kesinleştiği tarih olan 22.07.2009 tarihi ile yeni suçun işlendiği 18.04.2012 tarihi arasında zamanaşımı süresinin durduğu, ancak suç tarihi olan 28.08.2004 tarihi ile inceleme tarihi olan 04.12.2014 tarihi arasındaki süreden, zamanaşımı duran süre çıkınca, suç tarihi dikkate alınarak, 765 sayılı TCK’nin 102/4-104/2 maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık kesintili zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bozma üzerine verilen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan...

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Sanık hakkında Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı verildikten sonra, sanığın denetim süresi içinde, 25.07.2011 tarihinde yeni bir suç işlediği, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararının kesinleştiği tarih olan 25.12.2009 tarihi ile yeni suçun işlendiği 25.07.2011 tarihi arasında zamanaşımı süresinin durduğu, ancak suç tarihi olan 08.01.2005 tarihi ile inceleme tarihi olan 30.04.2014 tarihi arasındaki süreden, zamanaşımı duran süre çıkınca, suç tarihi dikkate alınarak, 765 sayılı TCK’nin 102/4-104/2 maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık kesintili zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bozma üzerine verilen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte...

                      UYAP Entegrasyonu