- K A R A R - Davacılar vekili, davalı kooperatifin 18.10.2014 tarihli genel kurul toplantısının 22.09.2014 tarihli yönetim kurulu kararı ile alındığını, genel kurul toplantısının yapılması kararının alındığı yönetim kurulu toplantısı yönetim kurulu üyelerinin toplantıya çağrısının yapılmadığını ve usule aykırı olarak yapıldığını, bu nedenle yönetim kurulu kararının da iptali için dava açıldığını ve derdest olduğunu, davalı ........Pancar Ekicileri Kooperatifi'nin hukuka ve iyiniyet kurallarına aykırı ve hukuki dayanaktan yoksun olarak yapıldığı ileri sürülen 18.10.2014 tarihli genel kurul kararlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacıların yönetim kurulu toplantısında çağrı usulü ve esaslarına riayet edilmediği iddialarının yerinde olmadığını, 18.10.2014 tarihinde yapılan genel kurulda alınan kararlar hakkında hukuka aykırılık iddia edilmediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
in, davalı Kooperatif'in Yönetim Kurulu adına Yönetim Kurulu Başkanı olarak Yönetim Kurulu'nun ibra edilmemesine ilişkin Genel Kurul Kararı'nın iptalini talep ettiği, davacı tarafın, Yönetim Kurulu üyelerinin ibra edilmemelerine ilişkin bir genel kurul kararının iptalini, haklarında sorumluluk davası açılması yolunda alınmış Genel Kurul Kararı bulunmadan önceki bir aşamada dava edebilmelerinin mümkün olmadığı, Yönetim Kurulu üyeleri sorumlu olmadıkları iddiasına dayandıkları ve bu husus Genel Kurul kararlarının iptali davasında değil, kooperatifin açacağı sorumluluk davası veya bu yola uzun bir zaman zarfında gidilmediği takdirde daha sonra ibra edilmeyenlerin açacağı hükmen ibra davasında karara bağlanması gerektiği, somut olayda ise, hem tarafların duruşmada alınan beyanlarında hem de dava dilekçesinde yönetim kurulu aleyhine bir sorumluluk davası açılmadığı ve Genel Kurul'da sorumluluk davası açılması hakkında bir karar alınmadığı, bu nedenle ibra edilmeme yönünde alınan 08/08/2021...
a gönderilen 06.09.2022 tarihli yönetim kurulu toplantısına davet konulu e-mailde de 06.09.2022 tarihli yönetim kurulunun gündeminin ''1-18.08.2022 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında Yönetim Kuruluna seçilenlerin görev dağılımının belirlenmesi...'' şeklinde duyurulduğunu, böylece 18.08.2022 tarihli genel kurul toplantısında yeni bir yönetim kurulu seçiminin yapıldığı hususunun ikrar edildiğini, Hal böyle iken, gerek genel kurul kararının yönetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin gündem maddesinden gerek davaya konu yönetim kurulu kararlarının lafzı ve muhtevasından anlaşıldığı üzere davalı şirketçe ''YENİ BİR YÖNETİM KURULU'' seçildiğini, İçtihat ve doktrinde kabul edildiği ve ilk derece mahkemesinin gerekçesinde de belirtildiği gibi; önceki yönetim kurulu üyelerinin görevinin yeni yönetim kurulu üyeleri seçilinceye kadar devam edeceğini, o halde 18.08.2022 tarihinde gerçekleştirilen 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında yönetim kurulu seçimi yapıldıktan sonra artık ''yeni...
nin üyesi ve yönetim kurulu başkan yardımcısı olduğunu, ilgili Kooperatif'in 31/07/2021 tarihinde 2019 ve 2020 yıllarına ilişkin olağan genel kurul toplantısının yapılmasına reğmen, yönetim kurulu başkanı ve yönetim kurulu üyesi olan davalıların üyeleri yanıltarak toplantıyı çağrı mektubunda belirtilen yerde değil, başka bir adreste yaptıklarını, hükümet komiserinin de bu sebeple toplantıyı ertelemek yerine toplantının yapılmasına izin verdiğini, kooperatif üyesi olmayan kişilerin toplantıya katıldığını, çalışma raporlarının da gerçeği yansıtmadığını beyan ederek, ...'nin 2019 ve 2020 yıllarına ilişkin 31/07/2021 tarihli olağan genel kurullarının (kararlarının) iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar davaya cevap vermemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "....Dava, "Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali" davasıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; "....Davalı şirketler halka açık olmayan (halka kapalı) şirketlerdendir. TTK nun 391. maddesi ve SPKn hükümleri açık olup, davacının dava konusu ettiği hususlar TTK nun 391. maddesindeki hususlardan değildir. İlke olarak yönetim kurulu kararlarının iptali dava konusu edilemez. Kaldı ki dava konusu yönetim kurulu kararları şirketleri genel kurula çağrı kararlarıdır. Yönetim kurulu kararlarında bir hukuka aykırılık varsa genel kurul toplantısından sonra alınmış kararların yokluğunun tespiti veya iptali istenilirken orada tartışılacaktır da. Mahkememizin 2020/134 Esas sayılı dosyasında davacımız davalı Neris A.Ş. ye karşı davamıza konu olan ve davadan sonra yapılan genel kurul kararının yokluğu/iptali için dava açılmıştır. O davada ve diğer şirketlere karşı açılmışsa veya açılacaksa o davalarda tartışılacak hususlar yönetim kurulu kararlarının iptali adı altında işbu davada tartışılamaz....
Bu şartları taşımadıkları halde seçilenler ile sonradan kaybedenlerin görevlerine yönetim kurulunca son verilir." denmektedir. Buradaki açıklamadan, yönetim kurulu üyelik koşullarını taşımadıkları halde seçilenler ile sonradan bu koşulları kaybedenlerin görevlerine son verme yetkisinin yönetim kurulunda olduğu anlaşılmaktadır. Somut uyuşmazlıkta, davalı kooperatif yönetim kurulu üyesi (ve başkanı) ... nizalı genel kuruldan önce yasada açıklanan bir suç türünden mahkum olduğu ve neticesinde yönetim kurulu üyelik şartını kaybettiği sabittir. Nizalı genel kurulda bu şahsın görev yaptığı yönetim kurulunca toplantıya çağrılmış, toplantı icra edilmiştir. Toplantıda yönetim kurulu seçimi yapılmamıştır. Yönetim kurulunda görev yapan ... haricinde 4 kişi daha bulunmaktadır....
Açıklanan nedenlerle davalı şirketin 26/01/2019 tarihinde yapılan 2017 ve 2018 yılı Genel Kurul Kararlarının yoklukla malul koşullarının bulunmadığı ve yönetim kurulu üyelerinin ibrası ve huzur hakkına ilişkin karar dışındaki kararlarda iptal koşullarının bulunmadığı kanaatine varılarak;..." gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulü ile; davalı Şirketin 26/01/2019 tarihinde yapılan 2017 ve 2018 yılı genel kurul toplantılarının 4. maddesinde yer alan yönetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin kararların ve 2018 yılı genel kurul toplantısının huzur hakkının düzenlendiği 5. maddesinin TTK 619/1. maddesi gereğince iptaline, davacının sair tüm taleplerinin reddine, şeklinde karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesini tekrarladığını, TTK 617/3....
-K A R A R- Davacılar vekili, davalı kooperatifin yönetim kurulu üyelikleri sona eren ... ve ...’ın kooperatifi temsil ve ilzama yetkili olmadıkları halde kooperatifi 22.04.2007 tarih ve 29.04.2007 tarihinde genel kurul toplantısı yapmak üzere çağırdıklarını, genel kurul toplantısının yapılmasına dair yönetim kurulu kararının yönetim kurulu yetkisine sahip olmayan kişilerce alınması ve bu kişilerce genel kurul toplantısının yürütülmesinin yerinde bulunmadığını ileri sürerek, davalı kooperatifin bu tarihlerde yapılacak olan genel kurul toplantısına üyelerin çağrılmasına ilişkin yönetim kurulu kararının ve buna ilişkin hazırlık işlemlerinin iptali ile yönetim kurulu üyelikleri ve kooperatifi temsil yetkileri sona eren temsilcilerin kooperatifi temsil ve ilzama yetkili olmadıklarının tespiti ile davalı ... sicilindeki kaydın terkini ile ticaret sicili gazetesinde ilanını talep ve dava etmişlerdir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, genel kurul toplantısının yok hükmünde olduğunun tespitine, yönetim kurulu kararının iptali ve kayyım atanması taleplerinin reddine karar verilmiştir. Kural olarak anonim şirket yönetim kurulu kararlarına karşı iptal davası açılamaz. Davalı şirketin 20.08.2010 tarihli Olağanüstü Genel Kurul toplantısında yönetim kurulu üyeleri ve denetçi seçimine karar verilmiştir. Ancak mahkemece yönetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin genel kurul kararının yok hükmünde olduğunun tespitine karar verildiğine göre, yönetim kurulunun görev dağılımı ve imza yetkilisinin belirlenmesine ilişkin yönetim kurulu kararı da yok hükmünde olup ayrıca şirketin organsız kaldığının da kabulü gerekir. Bu itibarla, yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğu ve şirketin organsız kaldığı nazara alınmadan yazılı gerekçeyle yönetim kurulu kararının iptali ve kayyım tayinine ilişkin talepler yönünden davanın reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....
Uyuşmazlık, davalı şirketin 23.05.2016 tarihinde gerçekleştirilen olağan genel kurul toplantısının yönetim kurulu üyelerine ücret ödenmesine dair gündemin 6. maddesinin kanun, esas sözleşme hükümlerine ve dürüstlük kuralına aykırı olup olmadığı, iptali gerekip gerekmediği, mahkemece alınan kök ve ek raporlar arasında çelişki bulunup bulunmadığı ve kararın usul ve yasaya uygun bulunup bulunmadığına dairdir.Dosya kapsamından, davalı şirketin 23.01.2016 tarihinde yapılan 2015 yılına ait olağan genel kurul toplantısının gündeminin 6. maddesinde ,yönetim kurulu üyelerine ücret ödenmesi hususunun müzakere edildiği ve 01.01.2016 tarihinden başlamak üzere yönetim kurulu üyelerinden ...'na aylık net 16.000,00 TL, yönetim kurulu üyesi ...'na aylık net 10.000,00 TL ve yönetimi kurulu üyesi ...'...