göre hesaplanan 1.632,83 TL'sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560 TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre 1.552,70 TL'sinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, geriye kalan 7,30 TL'nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, 8-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine, Davacı vekilinin yüzüne karşı; miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/02/2023 Katip ... e-imzalıdır Hakim ... e-imzalıdır...
Mahkemece; davacıların davasının (asıl alacak bakımından tam, gecikme zammı bakımından kısmen) kabulü ile 7.194,00-TL'nin her bir aidatın ödenmesi gereken tarihten itibaren ve 14/11/2007 tarihinden önce ödenmesi gereken aidatların aylık %10, belirtilen tarihten sonra ödenmesi gereken aidatların ise aylık %5 gecikme zammı ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, faize ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava; ortak gider alacağının tahsili istemli alacak davasıdır. Dosya kapsamından, dava konusu sitenin birden fazla parsel üzerinde kurulu olup, Kat Mülkiyeti Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 5711 sayılı Kanunun 22. maddesi ile Kat Mülkiyeti Kanununa eklenen 66. ve devamı maddelerinde düzenlenen Toplu Yapılara İlişkin Özel Hükümler uyarınca sitede henüz toplu yapı yönetimine geçilmediği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı birleşen dosya davacısı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava sözleşmede 25.500,00 TL olarak kararlaştırılan götürü iş bedelinin 6.000,00 TL'lik kısmına karşılık verilmesi taahhüt edilen ... plakalı otomobilin hükmen tescil ve teslimi, bu mümkün olmazsa bedeli olan 6.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsili istemine ilişkindir. 01.12.2004 günlü dilekçeyle dava 22.11.2004 günlü bilirkişi raporu doğrultusunda ıslah edilmiş, 25.500,00 TL sözleşme içi ve 7.750,31 TL sözleşme dışı olmak üzere toplam 33.250,31 TL iş bedelinden 510,00 TL eksik işler ve nefaset farkı ile 22.500,00 TL ödeme düşüldükten sonra kalan 10.240,31 TL alacağın faiziyle tahsili istenmiştir...
İSTANBUL 4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/271 Esas KARAR NO : 2022/128 DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli) DAVA TARİHİ : 25/02/2021 KARAR TARİHİ : 27/10/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkili şirket 2008 yılından itibaren Türkiye çapında spor tesisi ve SPA işletmeciliği sektöründe faaliyet gösterdiğini, Türkiye genelinde yaklaşık 100 şubesi ile spor salonu işletmeciliği dahilinde hizmet veren en köklü ve en büyük şirketi ve akla gelen tek marka olduğunu, davalıların marka hakkında tecavüzün teşkil eden eylemleri, davalılar müvekkil şirkete ait tescilli markaları birebir aynı hali ile ve müvekkil şirket ile aynı sektörde kullanmakta olduğunu, dava konusu kullanım herhangi bir marka...
İSTANBUL 4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/271 Esas KARAR NO : 2022/128 DAVA : Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli) DAVA TARİHİ : 25/02/2021 KARAR TARİHİ : 27/10/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Maddi Tazminat İstemli), Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkili şirket 2008 yılından itibaren Türkiye çapında spor tesisi ve SPA işletmeciliği sektöründe faaliyet gösterdiğini, Türkiye genelinde yaklaşık 100 şubesi ile spor salonu işletmeciliği dahilinde hizmet veren en köklü ve en büyük şirketi ve akla gelen tek marka olduğunu, davalıların marka hakkında tecavüzün teşkil eden eylemleri, davalılar müvekkil şirkete ait tescilli markaları birebir aynı hali ile ve müvekkil şirket ile aynı sektörde kullanmakta olduğunu, dava konusu kullanım herhangi bir marka...
Takip talebinde 1.650.080.000.TL esas alacak, 822.225.400 TL gecikme bedeli ve 3.423.916.000 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.896.221.400.TL alacağın tahsili istenmiş, bu alacağın esas alacak bedeli ve gecikme zammı toplamı olan 2.472.305.400 TL'lık kısmının takip tarihinden itibaren %42 ve değişen oranlarda hesaplanacak avans faiziyle birlikte tahsili talep edilmiş, davalı 1.650.000.000.TL esas alacak dışındaki kalemlere itiraz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin ve davalı temsilcisinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Gecikme zammı faiz niteliğinde olup, gecikme faizine takip tarihinden sonra temerrüt faizi uygulanacak şekilde hüküm kurulması BK.nun 104/son maddesine aykırıdır. 3-Faturadan kaynaklanan alacağın likit olduğu gözetilerek davacı yararına icra inkar tazminatına...
Ödemenin uzaması, para değerindeki düşüşler, enflasyon nedeniyle alım gücünün azalması gibi nedenlerle hükmedilecek miktarın faizi ile birlikte tahsili zararı karşılamaktan uzak olması, manevi tazminatın bölünerek istenmesini haklı göstermez. İş kazasında zarar gören davacı, davanın açıldığı tarihte manevi tazminat alacağının miktarını kendisi belirlediğinden, davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu söylenemez. O halde manevi tazminat istemi manevi tazminatın bölünemezliği kuralına aykırı bir biçimde kısmi veya belirsiz alacak davası olarak açılamaz ve manevi zararın HMK'nın 107.maddesine göre dava yoluyla tespiti de istenemez. Bu nedenlerle Mahkemece manevi zararın belirsiz alacak davası olarak tahsili için açılan davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekir....
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; 1/1000 ölçekli imar planında belediye hizmet alanı sınırları içinde kalan ,dava konusu taşınmaza trafo binası ve park yapılmak suretiyle fiilen el atıldığı anlaşılmıştır. 16.05.1956 gün 1-6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca taşınmazına kamulaştırmasız el atılan kişi, kamu tüzel kişiliğine karşı müdahalenin men’i davası açabileceği gibi fiili duruma razı olarak kamu tüzel kişiliğine karşı mülkiyet hakkının devrine karşılık taşınmaz bedelinin tahsili istemli dava açabilir ve bu davalara da adli yargıda bakılır....
SONUÇ: Yukarıda (1) no'lu bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle Hükmün 3. bendinde yer alan “Alacağın 10.000,00 TL'lik kısmına dava tarihinden, geri kalan 29.400,35 TL.lik kısmına ıslah tarihi 24.05.2012 tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına” kısmının kaldırılarak hükmün "alacağın 10.000 TL'lik kısmına dava tarihinden ıslah tarihine kadar yasal faiz, geri kalan 29.400,35 TL'lik kısmına ıslah tarihi 24.05.2012 tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına” şeklinde düzeltilerek ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 20.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili için başlatılan tahliye talepli icra takibine davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı vekili icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş, mahkemece itirazın kaldırılması isteminin kısmen kabulüne ve davalının tahliyesine karar verilmiş, karar davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre, temyiz eden davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalının tahliyeye yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davaya dayanak olan icra dosyasında bulunan otuz günlük ödeme süresi gösterilen örnek 13 ödeme emri davalıya 11.01.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir....