Olay tarihinde 27 yaşında ve bekar olan davacılar desteği ..., davalılardan ...’un sürücüsü olduğu diğer davalı ...’a ait aracın çarpması nedeniyle yaşamını yitirmiştir. Asıl dava dosyasında, desteğin annesi ..., babası ... olan davacılar destekten yoksun kalınan tazminat ile manevi tazminat; desteğin kardeşleri olan Muhammet ..., ... ve ... ise manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; asıl tazminat dosyasının davacılarından ...’ın yargılama sırasında, 05.04.2004 günü öldüğü, 07.06.2006 günlü oturumda davacılardan ... ile ... yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği; birleşen 2007/73 Esas sayılı dava dosyasında desteğin annesi olan davacı ...’ın asıl dava dosyasındaki tazminat istemlerini dava konusu ettiği; davacılardan ... hakkında yenilenen bir dava ve istek bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davacılardan ...'...
Somut olayda, tarafların kusur oranı, ölen kişinin yaşı, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, davacıların ölen desteğe yakınlıkları, ölüm olayı nedeniyle duyulan acı gibi nedenler dikkate alındığında, davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarı, duyulan acıyı, çekilen sıkıntıyı hafifletebilecek düzeyde olmayıp, makul ölçüde manevi tazminat takdiri gerekirken yazılı biçimde hüküm kurulması isabetli değildir. 3-Davalıların sorumlu oldukları tüm tazminat miktarı yönünden hiçbir ihtara gerek kalmaksızın haksız fiil tarihi itibariyle temerrüde düştüğü gözetilerek hükmedilen tüm tazminata kaza tarihinden itibaren faize hükmetmek gerekirken, yazılı olduğu şekilde ıslah edilen kısmı ayırarak bu kısma ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru değildir. 4-Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Yerel mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda,”davanın kısmen kabulüne, kısmen kabul nedeniyle yoksun kalınan kârdan oluşan 5.222,36 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine..” denildiği halde, gerekçeli kararda,”davanın kısmen kabulüne, kısmen kabul nedeniyle yoksun kalınan kardan oluşan 5.222,36 TL alacağından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine..” denilmiştir. Böylece tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulmuştur....
Davalı ... vekili, cevap dilekçesinde; müvekkili şirkete atfedilecek herhangi bir kusur bulunmadığını, araç bedelinin kasko şirketinden tahsil edildiğini, müvekkili şirketten tazminat taleplerinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, öncelikle davanın zamanaşımı nedeniyle reddini, aksi takdirde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... şirketi davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, talep, cevap, tanık beyanları, teknik rapor, gelen yanıtlar ve tüm dosya kapsamıyla değerlendirildiğinde; yoksun kalınan kar açısından tazminat şartları mevcut olmakla beraber, diğer maddi ve manevi tazminat şartlarının mevcut olmadığının kabulü ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Gölbaşı(Ankara) Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 22/05/2008 NUMARASI : 2005/215-2008/389 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak ve tazminat davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira sözleşmesinin haklı nedenle feshi nedeniyle kira parasının istirdadı, faydalı imalat bedeli, yoksun kalınan kazanç kaybı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : DİĞER DEĞİŞİK İŞLER -KARAR- Yüksek 5.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararı ile Daireye gelen dosya , Dairece, davanın sebepsiz zenginleşme nedeniyle tazminat istemine ilişkin olduğundan bahisle 13.01.2010 tarih 2010/1 Es.- 65 Kr. Sayılı ilam ile temyiz itirazlarının inceleme görevinin Yüksek 3.Hukuk Dairesine ait olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir. Ne var ki, anılan Dairece daha sonra 3.5.2010 tarih 2010/2052 Es. - 7827 Kr. Sayılı ilam ile görevsizlik kararı verilmiş, dosya görev uyuşmazlığı nedeniyle Hukuk Başkanlar Kuruluna gönderilmesi gerektiği halde görevsizlikle tekrar Daireye gönderilmiştir. Bu nedenle,Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına, 24.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda sel nedeniyle fırında kullanılan demirbaşlar bedeli 18.050.00 TL olarak belirlenmiş, ancak davacının son duruşmada yoksun kalınan kâr talebinde bulunması üzerine de mahkemece 35.000.00 TL.nin tahsiline karar verilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki dava dilekçesinde yoksun kalınan kâra ilişkin bir talep olmadığı gibi, davacı temyize cevap dilekçesinde dahi yoksun kalınan kazancı değil, işletmenin sel felaketi anındaki maddi zararını talep ettiğini bildirmiş olup, hal böyle olunca mahkemece yoksun kalınan kazanca ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekir. Mahkemenin değinilen bu yönü gözardı ederek yazılı şekilde yoksun kalınan kazancı da kapsayacak şekilde karar vermiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. 2-Davalı tarafından davacıya kiralanan ekmek fırınının 9.10.2006 tarihinde meydana gelen sel felaketi neticesi su baskınına maruz kaldığı ve fırın içindeki eşyalar ile malzemelerin hasarlandığı sabittir....
YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem: Jandarma Genel Komutanlığında uzman çavuş olarak görev yapmakta iken, kulaklarında meydana gelen işitme kaybı nedeniyle 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu uyarınca vazife malulü olarak emekliye sevk edilen davacı tarafından, vazife malullüğü aylığının 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun kapsamına alınması ve yoksun kalınan parasal hakların ödenmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine yönelik işlemin iptali ile başvuru tarihinden geriye doğru 5 yıllık parasal haklarının başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince, davacı tarafından 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun uyarınca nakdi tazminat ödenmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada .....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat ve yoksun kalınan kârın tespiti Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat ve yoksun kalınan kârın tespiti davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av. ... geldi. Hazır bulunanın sözlü beyanı dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına, 03.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
i öldürmeye teşebbüs etmek nedeniyle davacılar tarafından maddi ve manevi tazminat istemli eldeki dava açılmıştır. Mahkemece; eylemlerin davalı ... tarafından gerçekleştirildiği, davalı ...'ın sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle, davalı ... yönünden davanın reddine, davalı ... yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacılardan ..., destek ......l'in eşi olup, eşinin öldürülmesi nedeniyle yoksun kaldığı destek zararını istemiştir.Mahkemece, desteğin ölmeseydi 38 yıl daha davacı eşe destek olacağı belirtilerek hesaplama yapan bilirkişi raporu doğrultusunda isteğin kabulüne karar verilmişse de, anılan davacı eş......'ın dosya içerisindeki nüfus kaydına göre 01/07/2009 tarihinde yeniden evlendiği anlaşıldığına göre destekten yoksun kalınan zarar hesabı bu tarihe kadar yapılmalıdır....