Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde; kendisi ile davalının 2005 yılında boşandıklarını, davalı ve müşterek çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 200,00 TL olmak üzere toplam 600,00 TL yoksulluk ve iştirak nafakasının hüküm altına alındığını, kendisinin yeniden evlenip çocuk sahibi olması, davalının da işe girip çalışmaya başlaması nedeniyle yoksulluk halinin ortadan kalktığını belirterek, mahkemece hüküm altına alınan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocuklar için hükmedilen iştirak nafakalarının da aylık 100,00 TL'ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesinin 2016/76 Esas, 2016/1029 Karar sayılı 31/01/2017 kesinleşme tarihli ilamı ile davacı lehine hükmedilen aylık 250,00- TL. yoksulluk nafakasının dava tarihinden başlamak ve mükerrer ödemeye yer vermemek üzere aylık 900,00- TL.ye çıkartılarak davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Kayseri 2. Aile Mahkemesinin 2016/76 Esas 2016/1029 Karar sayılı 31/01/2017 kesinleşme tarihli ilamı ile müşterek çocuk Nuran lehine hükmedilen aylık 200,00- TL. iştirak nafakasının dava tarihinden başlamak ve mükerrer ödemeye yer vermemek üzere aylık 800,00- TL.ye çıkartılarak davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, müşterek çocuk Nisanur için dava tarihinden başlamak ve mükerrer ödemeye yer vermemek üzere aylık 800,00- TL. iştirak nafakasının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/07/2019 NUMARASI : 2018/832 ESAS 2019/470 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların Eskil Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/62 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, bu dosyada davacı lehine aylık 200,00 TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuklar İbrahim Efe ve Ali Osman lehine ayrı ayrı aylık 100,00'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini belirterek yoksulluk nafakasının aylık 1.000,00 TL'ye, iştirak nafakalarının aylık 750,00'şer TL'ye çıkartılmasını talep etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/11/2022 NUMARASI : 2021/685 2022/917 DAVA KONUSU : İştirak Nafakasının Artırılması-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı-karşı davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri 3.Aile Mahkemesi 29/03/2018 tarihli ve 2017/1084 Esas ve 2018/318 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, müşterek çocuk Aleyna için 200 TL iştirak nafakasına hüküm kurulduğunu, aradan geçen zaman ve artan ihtiyaçlar nedeniyle iştirak nafakasının 800 TL arttıralarak 1.000 TL ye çıkartılmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Dava tarihi itibariyle boşanma dosyasının henüz kesinleşmediği, Mahkemenin 2011/192 esas sayılı dosyası incelendiğinde, 24/04/2013 tarihinde davacı ve davalı tarafın 2 yıl süreyle ayrılıklarına, ayrılık süresince çocuğun velayetinin davacıda bırakılmasına, ayrılık nedeniyle 100,00 TL yoksulluk nafakası, 150,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği ve hükmün 10/07/2013 tarihinde kesinleştiği, 2014/132 esas sayılı dosyasında ise 100,00 TL yoksulluk nafakasının 250,00 TL'ye, 150,00 TL iştirak nafakasının 250,00 TL'ye çıkarılmasına karar verildiği, söz konusu kararın 14/12/2015 tarihinde kesinleştiği, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının evliliğin boşanma kararı ile bitmesi neticesinde verilebilecek nafakalardan olduğu, ayrılık davasında verilen tedbir nafakasının ayrılık için tayin edilen süre sonunda kendiliğinden sona erdiğini, dolayısıyla daha önce verilip devam eden bir yoksulluk ve iştirak nafakası olmadığı...
Aile Mahkemesinin 2010/1009 Esas 2010/1321 Karar sayılı kararı ile 11.11.2010 tarihinde boşandıklarını, boşanma kararı ile müşterek çocuk Yusuf Ekrem Demirtaş'ın velayetinin davacı anneye verildiğini, müşterek çocuk için aylık 200,00 TL iştarak nafakası bağlandığını, 2010 tarihinde hükmedilen 200,00 TL iştirak nafakasının günün ekonomik koşulları ve müşterek çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması sonucu yetersiz kaldığını, müvekkili için 2010 yılında 100,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini ancak müvekkili için bu paranın gerek çocuğun bakımı ve gerekse ev gereksinimlerini karşılamakta yetersiz kaldığını, davanın kabulü ile müvekkili için hükmedilen 100,00 TL yoksulluk nafakasının 500,00 TL'ye müşterek çocuk için hükmedilen 200,00 TL iştirak nafakasının 500,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı, müşterek çocuk için aylık 500,00 lira iştirak nafakası, kendisi için aylık 300,00 lira yoksulluk nafakası bağlanmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece, iştirak nafakası talebinin kabulü ile dava tarihinden itibaren ... Fatma için aylık 500,00 lira iştirak nafakasının davalıdan tahsiline, yoksulluk nafakası talebinin kısmen kabulü ile davacı lehine aylık 250,00 liradan tüm yoksulluk nafakası haklarını karşılamak üzere toplam 27.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından yoksulluk nafakasına ilişkin olarak temyiz edilmiştir. Davacının dava dilekçesinde yoksulluk nafakasının toplu ödenmesi talebi yoktur. HUMK'nun 74 ve devamı maddelerince hakim taleple bağlı olup talep dışında veya talebi aşacak şekilde karar veremez. Talep olmadığı halde mahkemece yoksulluk nafakasına ilişkin tüm haklarını karşılayacak şekilde 27.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesi ... görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Aile Mahkemesinin 2010/11 Esas 2011/124 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, söz konusu karar ile davacı lehine aylık 250,00.TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk ....lehine aylık 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini,aradan geçen zamanda takdir edilen nafakaların ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını bu nedenle, yoksulluk nafakasının 5.000. TL'ye; iştirak nafakasının müşterek çocuk için 5.000. TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı ,davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk müşterek çocuk.... için iştirak nafakasının aylık 400,00 TL'ye, davacı için yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL ye yükseltilmesine karar verilmiş,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Davalı karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; davacı lehine boşanma neticesinde aylık 300 TL'lik yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının yeniden evlendiğini, bu evliliğinden de bir çocuğu daha olduğunu, aylık 1.017,24 TL maaşı olup, aylık 450 TL de kira ödemesi bulunduğunu, çocuğunun aylık 600 TL de kreş masrafı olduğunu, davacının ise maddi durumunun iyi olduğunu savunarak davanın reddini istemiş; karşı dava olarak da müşterek çocuklar lehine hükmedilen iştirak nafakalarının kaldırılması ya da aylık 100'er TL'ye indirilmesini ve davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını ya da aylık 100 TL'ye indirilmesini talep ve dava etmiştir....
nın yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, müşterek çocuk İshak adına iştirak nafakasının artırılması talebinin reddine, aylık 200,00 TL iştirak nafakasının aynen devamına, davacı M. P. adına iştirak nafakasının artırılması talebinin reddine, Sakarya 2. Aile Mahkemesinin 2009/469 Esas 2011/209 Karar sayılı ilamıyla hükmedilen 200,00 TL iştirak nafakasının yardım nafakası olarak devamına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Müşterek çocuk İshak yönünden iştirak nafakasının artırılmasına yönelik temyiz itirazlarına incelendiğinde; Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....