Çocuk Uğur yönünden iştirak nafakasının artışı ile ilgili verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunda; Bu çocuk için belirlenen iştirak nafakasının işlemeye başladığı tarih boşanma ilamının kesinleşme tarihi olan 13.05.2019 tarihidir.Davada iştirak nafakasının artırımı talep edildiğine ve çocuk Uğur için nafaka bu tarihte iştirak nafakası olduğuna göre eldeki dava tarihi ile 13.05.2019 tarihleri arasındaki üfe oranları yanında değişen gelişen durumların dikkate alınması gerekir....
Mahkemece; davacının yoksulluk nafakasının azaltılması ve kaldırılması davasının reddine, davacının iştirak nafakasının azaltılması davasının kısmen kabulü ile; daha önceden müşterek çocuk için takdir edilen 450,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 250,00 TL’ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir....
Davada; tarafların 2006 yılında anlaşmalı olarak boşandıkları davacı eş kadın için aylık 800 TL yoksulluk nafakasına hükmolunduğu, müşterek çocuk ...'ın velayetinin davacı anneye verildiği, ancak çocuk için iştirak nafakasına hükmolunmadığını aradan geçen zaman içerisinde mevcut yoksulluk nafakasının yetersiz kaldığı, çocuk içinde iştirak nafakasına ihtiyaç duyulduğu ileri sürülerek yoksulluk nafakasının aylık 800 TL'dan 1000 TL'ye yükseltilmesi, çocuk içinde 500 TL iştirak nafakasına hükmolunması talep ve dava edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, HUMK'nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 09.11.2016 günü oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece davacı-karşı davalının davasının kısmen kabulü ile müşterek çocuk için hükmedilen aylık 150,00 TL iştirak nafakasının 150,00 TL artırılarak aylık 300,00 TL'ye çıkartılmasına, yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine; davalı-karşı davacının davasının kabulü ile davacı için hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılması nedeniyle temyiz edilmiştir. Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılmasına, karşı dava yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4 maddesi hükmüne göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına karar verilebilir. Bu hüküm gereğince mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı gerektirmesi gerekmektedir. ......
Karşı davada aylık 3.000,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, Esin'in velayetinin değiştirilmesi talebi reddedilmiş, Ege'nin velayetinin değiştirilmesi talebi kabul edilerek Ege yönünden iştirak nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılmasına karar verilmiş, Esin'in iştirak nafakasının aylık 300,00 TL azaltılması talebi yönünden olumlu olumsuz karar verilmemiştir. Karşı davada iştirak nafakasının azaltılması, yoksulluk nafakasının kaldırılması, velayetin değiştirilmesi talep edildiği halde tek peşin harç yatırılmış, nafaka talepleri yönünden nispi peşin harç tamamlatılmadan karar verilmiş, harçlar karar ile de tamamlatılmamıştır. Harç kamu düzenindendir. Dava açılırken alınan başvuru harcı, dava dilekçesindeki isteklerin tümünü kapsar. Davalı-karşı davacı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirilmesi talepleri velayetin değiştirilmesi davasının feri niteliğinde olmadığı gibi nisbi harca tabidir....
Aile Mahkemesinin 2017/255 E. - 2018/687 K. sayılı ilamı ile boşandığını, iş bu ilam ile müşterek çocuk Saki lehine 400,00 TL iştirak nafakasına, davacı lehine ise 700,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, kararın istinaf edilmeksizin 25/07/2018 tarihinde kesinleştiğini, nafakanın hükmedildiği tarihten itibaren uzun bir zamanın geçtiğini, hükmedilen nafakanın davacı ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarını karşılamadığını bu nedenle İstanbul Anadolu 9. Aile Mahkemesinin 2017/255 E.- 2018/687 K. sayılı ilamı ile davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının 2.000,00 TL'ye, müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının ise 1.000,00 TL ye yükseltilmesini ve hükmedilecek nafakanın her yıl ÜFE - TEFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İlk Derece Mahkemesine erkeğin, iştirak nafakasının ayrı ayrı 250,00'şer TL'ye indirilmesi talebi kabul edilmiş, davalı kadın lehine bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi reddedilip yoksulluk nafakası 250,00 TL'ye indirilmiştir. Davacı erkek yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması gerektiği gerekçesiyle hükmü istinaf etmiş olup, erkeğin reddedilen talebi aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasından ibarettir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.4.2005 tarih ve 2005/3- 169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Davacı erkek vekili istinafa konu yerel mahkeme kararını sadece yoksulluk nafakası yönünden istinaf etmiştir....
Dosyadaki delillere ve kurulan hükme göre yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkin olarak kurulan hükümde bir isabetsizlik yoktur. Yoksulluk nafakası yönünden hükmün ONANMASINA, İştirak nafakaları yönünden ise, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, iştirak nafakasının niteliği, müşterek çocukların yaşları ve ihtiyaçları, eğitim durumları ve eğitim giderleri, davalının belirlenen gelir durumu nazara alındığında, artırılan iştirak nafakalarının miktarları az olup, TMK'nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış olup iştirak nafakaları yönünden hükmün bozulması gerekmiştir. Diğer yandan, yargılama giderleri ile ilgili olarak hüküm kurulmamış olmasıda doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafakanın arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, tarafların 27/10/2008 tarih ve 2007/270 Esas 2008/440 Karar sayılı ilam ile boşandıklarını, bu karar ile 150,00-TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, kararın 27/04/2010 tarihinde kesinleştiğini, 2008 yılında hükmedilen nafakanın günümüz şartlarında yeterli olmadığını belirterek davacı lehine hükmedilen 150,00-TL yoksulluk nafakasının 700,00-TL'ye çıkartılmasına, her yıl %15 oranında artırım yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....