WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-) Davacı kadın vekilinin, kusur belirlemesine, kadın ve çocuk lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin, davalı erkek vekilinin ise, davanın kabul edilmiş olmasına, velayete, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminata yönelik istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1- b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, B-) Davalı erkek vekilinin, kusur belirlemesine yönelik istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KISMEN KABULÜNE, C-) Davacı kadın vekilinin, müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakası miktarına, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası miktarına ve kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KISMEN KABULÜ ile; İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 5....

nin velâyetinin davacı anneye bırakılmasına, baba ile kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk ... için aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 900,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, davacının talep ettiği maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin 07.07.2020 tarihli kararına karşı; 1. Davacı kadın vekili hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri, tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarları, kişisel ilişki yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2. Davalı erkek vekili hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakası yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. B....

    Davacı vekilinin lehe hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakaları ile maddi ve manevi tazminatların miktar itibarıyla az oluşuna; davalı vekilinin, aleyhe yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminata karar verilmesine yönelik istinaf başvurularının ayrı ayrı incelenmesinde; kusur derecesi, tarafların tespit edilen sosyal-ekonomik durumları, bir kısım tanık ifadeleri ile örtüşen ve davacı delilleri arasında yer alan davalıya ait sosyal medya paylaşımları, paranın alım gücü, velayeti kendisine verilmeyen eşin çocuklara mali gücü oranında bakım borcu, davacı kadının kişisel haklarına ve aile bütünlüğüne yapılan saldırının boyutu, bu evlilikten mevcut ve beklenen menfaatleri, BK 50- 51. m.leri, TMK 169, 174, 175, 182/2, 185, 186, 197, 328 ile 330. m.leri ile hakkaniyet ilkesi de dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince yazılı şekilde davacı kadın ve ortak çocuk Ömer Şahin yararına iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminata karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu...

    e ödenmekte olan yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin reddi ile davalı T.. B..'a ödenmesine karar verilen aylık 300 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 100TL'e indirilmesine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının indirilmesi istemine ilişkindir. TMK. 327/1.maddesinde; “çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır”, 328/1.maddesinde; “ana ve babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam eder” düzenlemeleri yeralmaktadır. TMK’nun 328.maddesinde: “Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder....

      ve iştirak 3000 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile yasal faizi ile birlikte 300 bin TL maddi, 300 bin TL manevi tazminatın davacı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve karşı dava etmiştir....

      davalı babada kalmasını talep etmiş, iştirak nafakası talebinden feragat etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, taraflar arasındaki boşanma davasında kendisi ve müşterek çocuk lehine hüküm altına alınan 100'er TL yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının yetersiz kaldığını ileri sürerek; nafakaların 500'er TL'ye artırılmasını talep etmiştir....

          Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından, son yoksulluk nafakası artırımının 24.11.2005 tarihli dava ile 170TL'den 240TL olarak yapıldığı ve 01.01.2006 tarihinden itibaren nafakanın yıllık TÜFE oranında artırılmasına karar verildiği, davacı Meral'in ev hanımı olduğu, aylık 500TL kira gideri olduğu, davalının ise 3.972TL emekli maaşının bulunduğu, evli ve ikisi üniversitede, biri lisede okuyan çocuklarının olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında en son nafaka artırım davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen mânevî tazminat, kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmesi ve iştirak nafakasının miktarı yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin açtığı asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, tedbir ve iştirak nafakaları ile mânevî tazminatın miktarı, lehine yoksulluk nafakası ve maddî tazminata hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı erkeğin temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Taleplerinin istinaf edilmeyerek kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davalı-karşı davacı kadının temyiz dilekçesinin incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle...

              İddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati hükümleri saklıdır" hükmünü içermektedir. Belirtilen kanun maddesinden açıkça anlaşılabileceği gibi, davalı yoksulluk nafakası ve manevi tazminat konusunda iddiasını (talep sonucunu) süresinden sonra genişletmiş olup; davacının bu konuda açık muvafakati olmadığı gibi bu konuda usulünce yapılmış bir "ıslah" işlemi de mevcut değildir. O halde davalının yoksulluk nafakası ve manevi tazminat talebi hakkında usulüne uygun olarak yapılmış bir talep bulunmadığından, "karar verilmesine yer olmadığı kararı" verilecek yerde, yoksulluk nafakasına yönelik isteğinin reddedilmesi ve manevi tazminata yönelik isteğinin kabul edilip, davalı yararına manevi tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

                UYAP Entegrasyonu