Davacı vekili dava dilekçesinde, boşanma kararı ile davalı kadına 300 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklara 150'şer TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, boşanma kararından sonra davacının asgari ücretle çalışmaya başladığını, gelirinin azaldığını, yeniden evlendiğini belirterek yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılmasını, bu olmadığı taktirde yoksulluk nafakasının 300 TL'den 100 TL'ye, iştirak nafakasının 150'şer TL den 75'er TL'ye indirilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevabında, davacının ekonomik durumunun boşanma davası sırasında nasılsa şimdide aynı olduğunu, çocukların giderlerinin arttığını beyan etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 300 TL'den 100 TL'ye, iştirak nafakasının 150'şer TL den 100'er TL'ye indirilmesine karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Davada, davacının gelirinin azalması nedeniyle, boşanma kararı ile hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, olmadığında indirilmesi talep edilmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : KORKUTELİ ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 25/11/2014 NUMARASI : 2014/109-2014/751 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı - kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-k. davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı karşı davalı vekili dava dilekçesi ile; nafakanın yetersiz olduğunu belirterek, aylık 40 TL olan yoksulluk nafakasının 500 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile; yoksulluk nafakasının kaldırılmasını mahkemenin aksi kanaate hasıl olması durumunda artırımın mümkün olan en az seviyede yapılmasını talep etmiştir....
Erden'e aylık 500 TL yoksulluk nafakası ödemeyi kabul etmiş, anılan protokol boşanmanın eki niteliğinde kabul edilerek mahkemece, davalı kadın lehine 500 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Dosya arasında bulunan tapu kaydı ve belgeler incelendiğinde, davalının yukarıda bahsi geçen ..., ...Köyü, 427 parsel nolu, 17.419,78-m2 yüzölçümlü arsaya 01.04.2008 tarihinden itibaren malik olduğu ve 08.08.2012 tarihinde dava dışı bir şirkete 900.000.TL bedelle sattığı, boşanma davası (28.09.2010) sırasında da bu arsaya malik olduğu ve davacının bunu bilerek, serbest iradesiyle imzaladığı protokol ile davalıya nafaka ödemeyi kabul ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davanın, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi yönünden reddi gerekirken istemin kabulü yönünde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas 2005/235 Karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Somut olayda; iştirak nafakasının kaldırılması davası kapsamında red kararına konu yıllık nafaka miktarı toplamı (200,00 TLx12) olan 2.400,00 TL ve yoksulluk nafakasının kaldırılması davası kapsamında red kararına konu yıllık nafaka miktarı toplamı (300,00 TLx12) olan 3.600,00 TL, 5.880,00 TL'nin altında olduğundan, hüküm davacı yönünden kesin niteliktedir. Öte yandan, iştirak nafakasının kaldırılması davası kapsamında kabul kararına konu yıllık nafaka miktarı (200,00 TLx12) olan 2.400,00 TL de 5.880,00 TL'nin altında olduğundan, hüküm davalı yönünden de kesin niteliktedir. Açıklanan gerekçe ile, hükmün her iki taraf yönünden kesin nitelikli olması nedeniyle, tarafların istinaf kanun yoluna başvurma talebinin usulden reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
Elisa için aylık 200'er TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 350'şer TL'ye yükseltilmesine, nafakaların dava tarihinden bir yıl sonra geçerli olmak üzere gelecek yıllarda ...'in her yıl belirlediği ... oranında artırılmasına ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Asıl dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması; birleşen dava ise yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı-birleşen dava davacısının tüm; davacı-birleşen dava davalısının sair temyiz itirazları yerinde değildir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakalarının ayrı ayrı 500’er TL ye artırılmasına karar verilmiştir. 1- İştirak nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle müşterek çocuğun eğitim durumu ve ihtiyaçlarına göre iştirak nafakasının artırılmasıyla ilgili verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamakta olup, davalı tarafın bu yöne ilişen temyiz itirazlarının reddi ile verilen hükmün ONANMASINA, 2- Yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
Davalı karşı davacı vekili dilekçesi ile; nafakaların kaldırılması ve indirilmesi talebinin reddini, karşı dava ile de; daha evvel hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakasının ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını iddia ederek, aylık 2.250 TL olan yoksulluk nafakasının 2.500 TL'ye, aylık 700 TL olan iştirak nafakasının 1.700 TL'ye arttırılmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece; asıl dava ve karşı davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiş, Dairemizin 24.02.2015 tarih 2014/16210 Esas 2015/2896 Karar sayılı ilamı ile “...davalı-karşı davacı vekilinin talebinin, daha önce, nafaka artırım davası neticesinde, .......
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/09/2014 NUMARASI : 2013/943-2014/499 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması, mümkün olmadığı takdirde azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; İzmir 5. Aile Mahkemesinin 2012/163 esas 2012/165 karar sayılı boşanma ilamı ile hükmedilen 300,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasını mümkün olmadığı taktirde indirilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir....
Tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, davalı kadının ve velayet hakkı davalı annede bulunan ortak çocukların zorunlu ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde iştirak nafakalarının kaldırılması veya azaltılması talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararında bir hata bulunmadığı belirlenmiştir. Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin ise nafakanın 1 yıllık tutarının 17.830 TL nin altında kalması nedeniyle kararın kesin olması nedeni ile yoksulluk nafakasına yönelik istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmiştir. Sonuç olarak ilk derece mahkemesi kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1- b.1 maddesi gereğince reddine aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM : 1- Kayseri 7....
kaldırılması talebi kabul görmez ise davalı için hükmedilen yoksulluk nafakasının 50,00- TL indirilmesini ,yine müşterek çocuk Esra için hükmedilen iştirak nafakasının da 50,00- TL indirilmesini talep ve dava etmiştir....