WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde "davacı müvekkilim için şimdilik tedbir nafakası olarak 1000 TL ödenmesine ilk duruşmada karar verilmesini talep ediyorum" şeklinde beyanda bulunmuştur. Türk Medeni Kanununun 175. maddesi uyarınca yoksulluk Nafakasına hükmedebilmek için nafaka talep edenin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması yanında bu konuda açık talebinin de bulunması gerekmektedir. Dava dilekçesinde "başka türlü geçinmelerini sağlaması ve iş bulup çalışmasının olanaksız" olması şeklinde açıklamalar, yoksulluk nafakası isteği olarak değerlendirilemez. Açıkça tedbir nafakası talebinde bulunulup, yoksulluk nafakası isteği bulunmadığından, davacı-davalı kadına yoksulluk nafakası verilmesi yönündeki bozma doğru bulunmamıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, velayet, tedbir ve iştirak nafakaları ile kadın yararına hükmedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, bozma öncesi verilen 20/10/2015 tarihli ilk hükümde kadın yararına aylık 250,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile ortak çocuk yararına aylık 150,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmiştir....

      Mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda; müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, davacı lehine hükmedilen tedbir nafakasının devamına, yoksulluk nafakası talebinin reddine, müşterek çocuk lehine 300,00 TL tedbir, 500,00 TL iştirak nafakasına, 7.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili kararı; kusur belirlemesi, velayet, iştirak nafakası ve kadın lehine hükmedilen tazminatlar yönünden istinaf etmiştir. Davacı vekili kararı; iştirak nafakası ve tazminat miktarları, yoksulluk nafakası talebinin reddi yönünden istinaf etmiştir. GEREKÇE: Dava, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Mahkemece verilen boşanma kararı istinaf edilmemek sureti ile kesinleşmiştir....

      nın velayetinin davacı anneye verildiğini ve davacı için aylık 500 TL yoksulluk, müşterek çocuk için ise aylık 300 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, davalını....e müdür olarak çalıştığını, maddi durumunun çok iyi olduğunu, müşterek çocuğun ise rahatsızlıkları olduğunu, halihazırda 16 yaşında olup lisede eğitimine devam ettiğini, aradan geçen süre de gözetildiğinde masraflarının arttığını belirterek, müşterek çocuk ve davacı için takdir edilen iştirak ve yoksulluk nafakalarının dava tarihinden itibaren aylık 2.000'er TL'ye yükseltilerek yasal faizi ile davalıdan tahsilini ve hükmedilecek nafakalara her yıl ... oranında artış uygulanmasını talep ve dava etmiştir....

        İcra Müdürlüğü'nün 2010/3843 esas sayılı icra takip dosyası ile boşanma ilamına ilişkin maddi - manevi tazminat, iştirak nafakası - yoksulluk nafakası, yargılama gideri, işlemiş faiz ve devam eden yoksulluk - iştirak nafakalarına ilişkin takip talebinde bulunduğu, davacı kadının icra takip dosyasına vermiş olduğu 24/04/2017 tarihli dilekçe ile bu dosyaya ilişkin tüm alacağını haricen tahsil ettiğini, dosya harcının ödenerek dosyanın infazını talep ettiği, ayrıca kendine ait olan nafakadan feragat ettiğini, çocuğunun nafakasının ise banka hesabına yatırılacağını belirttiği, davacı kadının söz konusu dilekçe ile kendisi için verilen yoksulluk nafakası alacağından ileriye yönelik olarak feragat ettiği anlaşıldığından yoksulluk nafakası artırım talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının doğru ve yerinde olduğundan davacı kadın vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

        Aile Mahkemesinin 2017/196- 245 E-K sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, ortak çocuk 2010 d.lu Yağmur İlke'nin velayetinin kendisine verildiğini, çocuk yararına aylık 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, talep etmediğinden kendisi için yoksulluk nafakasına karar verilmediğini, çocuğun ihtiyaçlarının arttığını, eğitimin gerektirdiği zorunlu masraflar olduğunu, boşandıktan sonra yoksulluk sınırı altında yaşadığını, şu an çalışmadığını belirterek kendisi için aylık 1.500 TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk Yağmur İlke için mevcut 250 TL iştirak nafakasının aylık 1.000 TL'ye çıkartılmasını dava ve talep etmiştir....

        Aile Mahkemesinin 2017/196- 245 E-K sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, ortak çocuk 2010 d.lu Yağmur İlke'nin velayetinin kendisine verildiğini, çocuk yararına aylık 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, talep etmediğinden kendisi için yoksulluk nafakasına karar verilmediğini, çocuğun ihtiyaçlarının arttığını, eğitimin gerektirdiği zorunlu masraflar olduğunu, boşandıktan sonra yoksulluk sınırı altında yaşadığını, şu an çalışmadığını belirterek kendisi için aylık 1.500 TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk Yağmur İlke için mevcut 250 TL iştirak nafakasının aylık 1.000 TL'ye çıkartılmasını dava ve talep etmiştir....

        Taraflar arasındaki iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının kaldırılması – indirilmesi (asıl dava), iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması (karşı dava) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı (karşı davalı) vekilince temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde 2011 yılında davalı eski eş için hükmolunan 200 TL yoksulluk, müşterek çocuklar yararına hükmolunan 200 TL iştirak nafakalarının değişen koşullar nedeniyle kaldırılması veya indirilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini talep etmiş; ve karşı dava dilekçesi ile de davacı tarafından davalıya ödenmekte olan yoksulluk nafakası ile iştirak nafakalarının aylık 300,00'er TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında takdir edilen miktar çok olup, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasında yazılı bulunan “200 TL yoksulluk nafakası ile 175 TL ve 150 TL iştirak nafakası" rakamlarının silinerek yerine sırası ile “150 TL yoksulluk nafakası ve her iki çocuk için ayrı ayrı 125'er TL iştirak nafakası” rakamlarının yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 19.10.2010 günü oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece yeniden usulünce ekonomik ve sosyal durum araştırması yapılması, kadının çalışıp çalışmadığının belirlenmesi, çalıştığının anlaşılması halinde ise, geliri sorulmak suretiyle düzenli ve sürekli olup olmadığı, kendisini yoksulluktan kurtaracak düzeyde bulunup bulunmadığı araştırılarak, gerçekleşecek sonuca göre, davacı kadının yoksulluk nafakası (TMK m. 175) talebi hakkında ve aleyhine iştirak nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği hususunda karar verilmesi gerekirken, bu konuda eksik incelemeyle yazılı şekilde yoksulluk nafakasının reddi ile kadın aleyhine iştirak nafakasına hükmedilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

              UYAP Entegrasyonu