WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı- davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, asıl davanın reddini, birleşen boşanma davasının kabulünü ve ek kararı, birleşen önlem nafakası davasının kabulünü, kadın için tedbir-yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat verilmesini, çocuk için tedbir-iştirak nafakası verilmesini, kişisel ilişki süresini istinaf etmiştir. Davalı- davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, tedbir-yoksulluk-iştirak nafakası ve maddi-manevi tazminat miktarlarını, birleşen önlem nafakası talebinde nafaka miktarlarını, tasarruf yetkisinin sınırlandırılmamasını ve karşı tarafa vekalet ücreti verilmesini istinaf etmiştir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı- davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, asıl davanın reddini, birleşen boşanma davasının kabulünü ve ek kararı, birleşen önlem nafakası davasının kabulünü, kadın için tedbir-yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat verilmesini, çocuk için tedbir-iştirak nafakası verilmesini, kişisel ilişki süresini istinaf etmiştir. Davalı- davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, tedbir-yoksulluk-iştirak nafakası ve maddi-manevi tazminat miktarlarını, birleşen önlem nafakası talebinde nafaka miktarlarını, tasarruf yetkisinin sınırlandırılmamasını ve karşı tarafa vekalet ücreti verilmesini istinaf etmiştir....

Taraflar arasında görülen boşanma davası sonucunda davacı kadın için 150 TL yoksulluk nafakasına, müşterek 2 çocuk için 100'er TL iştirak nafakasına karar verilmiş, hüküm 20.06.2012 tarihinde kesinleşmiş olup, bu dava ise 21.08.2014 tarihinde açılmıştır. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı kadın hakkında hükmedilen yoksulluk nafakası miktarı yerinde görüldüğünden, davalının sair temyiz itirazlarının reddine karar verildi....

    Davacı karşı davalı kadın vekili; maddi manevi tazminat iştirak ve yoksulluk nafakası miktarlarının az olması kusur, karşı davanın red edilmesine rağmen lehlerine vekalet ücreti verilmemesi, yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı davacı erkek vekili; kusur, maddi manevi tazminat takdiri ve miktarı ile iştirak ve yoksuluk nafakası miktarının fazla olması, kararın kaldırılarak davalarının kabulüne yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    İstinaf Sebepleri 1.Davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından kadın yararına tedbir nafakası ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin hatalı olduğu, kadının, istinaf dilekçesinde yoksulluk nafakası miktarını 1.000,00 TL'ye arttırmasının iddiayı genişletme kapsamında kaldığı ve reddi gerektiği belirtilerek; kadın yararına hükmedilen nafakalar yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. 2.Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından iştirak nafakası talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, kadının, hem kendi ihtiyaçlarını hem de ortak çocuğun ihtiyaçlarını karşıladığını, ortak çocuk ergin olsa da engelli olduğu ve davacı babanın ihtiyaçlarını karşılamadığı ve ortak çocuk Mert yararına iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği, aksi kanaatte olunacak olması durumunda ise kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının 1.000,00 TL'ye arttırılmasını belirtilerek; nafakalar yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur...

      Temyiz Sebepleri 1.Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının sigortasız çalışmaya devam ettiği, maddî durumu iyi olduğu halde yoksulluk nafakası almak için durumunu farklı gösterdiği, kendisinin şirket sahibi değil maaşlı çalışan olması sebebi ile aleyhine yüklenen yoksulluk nafakası ve tazminatları ödeyemeyeceğini belirterek; kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası ve maddî manevî tazminat yönünden kararı temyiz etmiştir. 2.Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmolunan yoksulluk nafakası ve tazminat miktarlarının günün ekonomik koşulları içinde yeterli olmadığı, sadece enflasyon nedeni ile oluşan farkın belki kapandığını, iştirak nafakasının da az olduğunu belirterek; yararına hükmolunan yoksulluk nafakası ve tazminat miktarları ile ortak çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakası miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....

        İlk hükümde kadın tarafından tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakaları temyiz edilmeyerek nafakaların miktarı yönünden davalı-karşı davacı erkek yararına usulü kazanılmış hak oluşmuştur. Ayrıca dava dilekçesinde kadın kendisi için aylık 150 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, ortak çocuklardan herbiri için aylık 100’er TL tedbir ve iştirak nafakası istemiş olup 20.11.2018 tarihli hükümde taleplerin aşıldığı anlaşılmaktadır. Hakim, taleple bağlı olup fazlaya karar veremez (HMK m.26). Açıklanan sebeplerle bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usuli kazanılmış hakka aykırı şekilde ve talep aşılarak aylık 200 TL yoksulluk nafakası ile ortak çocuklardan her biri yararına aylık 150’şer tedbir ve aylık 200’er iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Artırılmasına ilişkin olup İlk derece mahkemesince verilen karara karşı; davalı hükmedilen iştirak nafakası miktarı ile, reddedilen yoksulluk nafakası yönünden lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi, davacı taraf, reddedilen yoksulluk nafakasının artırılması ile hükmedilen iştirak nafakalarının miktarı yönünden istinaf talebinde bulunmuştur. Müşterek çocuklar için artırılan iştirak nafakası miktarına yönelik itirazların değerlendirilmesinde , Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararında da değinildiği gibi "nafaka davalarında kanun yolu başvuru sınırı yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanır." 6763 sayılı yasanın 41.maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....

          Sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma ilamı ile birlikte davacı için aylık 100 TL yoksulluk ve velayeti anneye verilen müşterek çocuk için aylık 50,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini ancak ödenen yoksulluk ve iştirak nafakalarının çok düşük kaldığını iddia ederek; yoksulluk nafakasının aylık 750,00 TL’ye, iştirak nafakasının aylık 500,00 TL’ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilerek, davacı tarafa ödenen yoksulluk nafakasının aylık 400 TL'ye, müşterek çocuk için ödenen iştirak nafakasının aylık 300 TL'ye çıkartılması yönünde hüküm tesis edilmiş; hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....

            Bu açıklamalar karşısında davalı-davacı kadının yararına hükmedilen yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat ile ortak çocuklar yararına hükmolunan iştirak nafakası miktarlarına ilişkin istinaf talebinin kabulüne, kararın 4 ve 5 nolu bentlerinin kaldırılmasına, 6 nolu bendindeki " tahsilde tekerrüre yol açmamak koşulu ile nafakanın boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren aynı miktar bakımından yoksulluk nafakası olarak devamına, ", 7 nolu bendindeki " hüküm kesinleştiğinde ise aynı miktarda iştirak nafakasının davacı-karşı davalı babadan alınarak müşterek çocuklara velayeten davalı-karşı davacı anneye verilmesine," cümlelerinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına, sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki karar tesis edilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu