AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2019 NUMARASI : 2017/1188 ESAS - 2019/921 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin kendisine verilerek, kendisi ve müşterek çocuklar lehine aylık 250,00'şer TL tedbir/yoksulluk-iştirak nafakası ile 15.000,00'er TL maddi ve manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından, boşanma ve fer'ileri yönünden, davacı erkek tarafından ise, katılımla kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının süresinde olmayan vekalet ücretine yönelik ek temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir. 2-Davalı ... 25.01.2017 tarihli dilekçesiyle, boşanma hakmüne ve tedbir nafakalarına yönelik temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden temyiz dilekçesinin boşanma hükmüne ve tedbir nafakalarına yönelik olarak reddine karar verilmesi gerekmiştir. 3-Davalı ... 25.01.2017 tarihli dilekçesiyle maddi-manevi tazminat, iştirak ve yoksulluk nafakası taleplerinden feragat ettiğini bildiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün yoksulluk...
Davacı kadın yararına Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesinde düzenlenen yoksulluk nafakası koşulları oluşmuştur. Hâl böyleyken, yoksulluk nafakası isteminin reddine hükmetmek davacı kadın aleyhine yoksulluk nafakası yönünden kesin hüküm oluşturacaktır. Bir an için ileride koşulların değişmesi durumunda, davacı kadının tekrar yoksulluk nafakası isteyebileceği düşünülse dahi bu kez de zamanaşımı (TMK m. 178) sorunu gündeme gelecek ve sonuçta davacı kadının hakkı ağır şekilde zarar görmüş olacaktır. Bu durumda, davacı kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi hukuka uygundur. Diğer yandan, yoksulluk nafakasının ödenmesine davalının cezaevinden tahliye edileceği tarihten itibaren hükmedilmesi, somut olayın özelliği ve hakkaniyet kurallarına (TMK m. 4) göre isabetli olmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SUNGURLU ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2014 NUMARASI : 2014/30-2014/214 Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesi ile yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz olduğunu belirterek 200.00 TL olan yoksulluk nafakasının 500.00 TL ye, Mücahit için 175.00 TL olan iştirak nafakasının 400.00 TL'ye, Emre için 150.00 TL olan iştirak nafakasının 300.00 TL'ye çıkarılmasını talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi ile davanın reddini istemiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk ve iştirak nafakası yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, erkeğin davasının kabulü, maddî-manevî tazminat ve yoksulluk nafakası talebinin reddi ile tedbir ve iştirak nafakası miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80'......
Aile Mahkemesi TARİHİ :16.04.2014 NUMARASI :Esas no:2013/945 Karar no:2014/506 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (kadın) tarafından, yoksulluk nafakası ile iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı (kadın)'ın talep ettiği yoksulluk nafakası ile ilgili olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir. 2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre küçüğün ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Medeni Kanunun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 20.05.2022 tarihli ve 2022/705 E, 2022/683 K. sayılı kararı ile; tarafların ekonomik ve sosyal durumları, hakkaniyet ilkesi ve kusur durumu dikkate alındığında kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarlarının az olduğu, dava dilekçesinde tazminatlara, yoksulluk nafakasına ve iştirak nafakasına faiz uygulanması talebi olmasına rağmen bu talep ile ilgili karar verilmemesinin hatalı olduğu, kadın tarafından iştirak nafakasına artış talebinde bulunulmamasına rağmen taleple bağlı kalmayarak iştirak nafakasının ÜFE oranında artışına karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; davacı kadın vekilinin, tazminatlara, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası miktarlarına faiz uygulanmamasına, davalı erkeğin ise iştirak nafakasına ÜFE oranında artış uygulanması yönündeki istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kabul edilen bu kısımlar yönünden kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm tesisine, ortak çocuk yararına aylık 1.500,00...
Sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Davacı vekilince dava dilekçesinde müvekkili lehine aylık 700 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk lehine takdir olunan aylık 200 TL iştirak nafakasının 500 TL artırılarak aylık 700 TL nafaka talep ettiği görülmüştür. Mahkemece davacı kadının tedbir nafakası talebinin reddi ile davacı lehine aylık 300TL yoksulluk nafakasına hükmetmiştir, müşterek çocuk lehine 300TL artış ile 500TL iştirak nafakasına hükmedilmiştir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacı borçlu, başlatılan ilamlı takipte birikmiş iştirak nafakasının takip talebinde belirtildiği kadar olmadığını ileri sürerek iştirak nafakasına ve iştirak nafakasına işlemiş faize itiraz etmiştir. Mahkemece yapılması gereken iştirak nafakası yönünden borçlunun ispatladığı ödemeleri mahsup edip, bakiye iştirak nafakası alacağını ve işlemiş faizi tespit etmek ve neticesine göre bir karar vermekten ibarettir....
ve yoksulluk nafakası ile 250.000,000 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....