Taraflar arasındaki iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının kaldırılması – indirilmesi (asıl dava), iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması (karşı dava) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı (karşı davalı) vekilince temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde 2011 yılında davalı eski eş için hükmolunan 200 TL yoksulluk, müşterek çocuklar yararına hükmolunan 200 TL iştirak nafakalarının değişen koşullar nedeniyle kaldırılması veya indirilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini talep etmiş; ve karşı dava dilekçesi ile de davacı tarafından davalıya ödenmekte olan yoksulluk nafakası ile iştirak nafakalarının aylık 300,00'er TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından katılma yolu ile lehine hükmedilen tazminatların miktarı, ortak çocuğun velâyeti ile iştirak nafakasının miktarı yönünden; davalı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, davacı erkek lehine hükmedilen tazminatlar, tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı ile yoksulluk nafakasına hükmolunmaması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-İlk derece mahkemesince verilen hüküm davacı erkek tarafından velâyet ve tazminatların miktarı, davalı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, erkek lehine hükmedilen tazminatlar ile tedbir ve iştirak nafakalarının miktarları yönünden istinaf edilmiş olup davalı kadın tarafından yoksulluk nafakası yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmadığından, davalının yoksulluk nafakasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/09/2020 NUMARASI : 2018/509 ESAS - 2020/412 KARAR DAVA KONUSU : İştirak ve Yoksulluk Nafakalarının Kaldırılması KARAR : Taraflar arasındaki İştirak ve Yoksulluk Nafakalarının Kaldırılması davası nedeniyle yapılan yargılaması sırasında, ilk derece mahkemesince verilen, karara karşı davacı tarafından, istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İLK DERECE MAHKEMESİ SAFAHATI: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile Uşak 2....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Açılan davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakası artırımı talebinin reddine, müşterek çocuk Ahmet için nafakanın 600 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Yoksulluk nafakası yönüyle ret kararını istinaf etmiştir. Dairemizin 25/10/2021 tarih 2021/2070 Esas 2021/1715 Karar sayılı ilamı ile harç eklikliği sebebiyle kararın kaldırılmasına karar verildiği, eksikliğin giderildiği anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, yoksulluk ve iştirak nafakası artırımı istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesinin 08/07/2021 tarih 2020/35 Esas 2021/196 Karar sayılı ilamı sadece davacı tarafından yoksulluk nafakası talebinin reddi istemine ilişkin istinaf edilmiş, müşterek çocuk Ahmet için hükmedilen iştirak nafakasının artırımı istemi istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir....
hem de müşterek çocuğun büyümesi ve aynı zamanda okula başlamasından kaynaklanan masraflar sonucu yetersiz kaldığını, bu nedenlerle; davanın kabulü ile müvekkili lehine hükmedilen 250 TL yoksulluk nafakasının 1.250 TL'ye arttırılmasına ve müşterek çocuk Gamze Gündoğdu lehine hükmedilen 200 TL iştirak nafakasının 1.250 TL'ye arttırılmasına ve bu nafakalara her yıl (ÜFE oranında) artırım uygulanmasına, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dosyada kararın gerekçe kısmında, birleşen dava bakımından ebeveynlerin çocukların bakım ve eğitim giderlerine güçleri oranında katılmaları gerektiği hususuna değinilip, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, müşterek çocukların ihtiyaçları, hak ve nesafet ilkeleri gözetilmek sureti ile çocuklar için belirlenen iştirak nafakalarının artırılmasına karar verildiği açıklanmış, ancak HUMK'nun 388/3.maddesi gereğince hükmün gerekçe bölümünde yoksulluk nafakanın kaldırılmasına ilişkin nedenler açıklanmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; tarafların delillerini değerlendirmek ve bunun sonucuna göre ulaştığı yargının gerekçesini kararda göstermek suretiyle hüküm kurmak olmalıdır. Bozma nedenine göre davalının (birleşen dava davacısının) sair temyiz itirazlarının incelemesine şimdilik gerek görülmemiştir....
seneye yakın bir süre geçtiğini, bu süre zarfında hükmedilen nafakanın yetersiz kaldığını belirterek, müvekkili ve müşterek çocuk için takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının aylık 700 TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki boşanma davası sonucunda müşterek çocuklardan Baran lehine aylık 350,00 TL, Beren lehine aylık 200,00 TL iştirak nafakası ve davacı lehine aylık 200,00 TL yoksulluk nafakası takdir edildiğini, geçen zaman içerisinde nafakaların ihtiyaçları karşılayamaz hale geldiğini, müşterek çocukların eğitim çağında olduğunu ve masraflarının bulunduğunu beyanla, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının aylık 1.000,00 TL'ye, müşterek çocuklar lehine hükmedilen iştirak nafakalarının aylık 1.500,00'er TL'ye çıkarılmasına, nafakaların her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, "... Ankara Batı 4....
500,00 'er TL iştirak nafakasının bağlanmasını, her yıl tefe/tüfe oranında artırılmasına karar verilerek yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesinde görülen 2008/58 E. sayılı boşanma davası ile müvekkilinin, davalı eski eşine aylık 350 TL yoksulluk nafakası, müşterek 3 çocuk için ise aylık 150’şer TL iştirak nafakası ödemesine karar verildiğini, ancak iflas eden müvekkili hakkında süregelen birçok ceza davası ile icra takibi bulunduğunu, malvarlığı ve geliri bulunmaması nedeniyle nafaka ve diğer borçlarını ödeyemeyen müvekkilinin ise halen cezaevinde olduğunu ileri sürerek; yardıma muhtaç hale gelen müvekkilinin ödemekle yükümlü olduğu yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılmasını, bunun mümkün olmaması halinde ise toplamı aylık 800 TL olan nafakaların 200 TL ye indirilmesini talep etmiştir.Davalı, davacının hüküm altına alınmış olan nafakaları ödemediğini savunarak davanın reddini dilemiş, bu dava ile birleşen davasında ise; yoksulluk nafakasının 600 TL ye, iştirak nafakalarının ise 250’şer TL ye artırılmasını talep etmiştir.Mahkemece; davacının halen bir kadınla birlikte yaşadığı, çocukları ile ilgilenmediği...