Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına ve Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine göre müşterek çocuklar ve davacı kadın yararına daha önce taktir edilen nafakalar geçen zaman içinde yetersiz kalmıştır. Davacı kadın dava dilekçesinde lehine hükmolunan aylık 300,00- TL yoksulluk nafakasının arttırılarak aylık 650,00- TL ye çıkartılmasına, müşterek çocuk Kezban Su için aylık 250,00- TL olarak tespit edilen nafakanın aylık 750,00- TL ye çıkartılmasına ve müşterek çocuk Esila için aylık 250,00- TL olarak tespit edilen nafakanın aylık 700,00- TL ye çıkartılmasını talep ettiği, ancak mahkemece talep aşılarak davacı kadın ve müşterek çocuk Esila lehine hükmolunan nafakaların arttırılması hatalı olmuştur....
Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar 10.10.2006 tarihli ilamla boşanmışlar, boşanma ilamı 12.12.2007 tarihinde kesinleşmiş, boşanma ilamıyla davacı lehine aylık 100 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, eldeki artırım davası 13.10.2015 tarihinde açılmıştır. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, ekonomik göstergelerdeki değişiklikler ve ÜFE artış oranları dikkate alındığında, davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası miktarı fazladır....
Aile Mahkemesi'nin 10/09/2018 tarih, 2016/2362 esas, 2018/1436 karar sayılı ilamı ile yalnız 1.000 TL olan yoksulluk nafakasının 500 TL'ye indirildiğini, çocuklar için ödenen toplam 2.000 TL nafakanın devam ettiğini, yoksulluk nafakası koşullarının bulunmadığını belirterek yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılmasına kabul edilmediği takdirde indirilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı- davacı vekili karşı dava dilekçesi ile iştirak nafakalarının TÜİK tarafından yayımlanan üfe artış oranı uygulanmak suretiyle bulunan 1.866,84 TL'den toplam 3.733,66 TL'ye yükseltilmesini istemiştir....
na göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, nafakaya dair taleplerin kabulünde, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere karar verilmesi gerekirken, mahkemece; nafakanın indirildiği tarihin belirtilmemiş olması doğru değilse de, belirtilen bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün 1.bendinde yer alan; "...400,00 TL yoksulluk nafakasının...", ifadesinden sonra gelmek üzere; "...dava tarihinden geçerli olmak üzere...", ifadesinin yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Aile Mahkemesinin 2017/689 Esas 2018/298 karar sayılı ilamı ile davacı kadın lehine bağlanan aylık 3.000 TL yoksulluk nafakasının 2.000 TL arttırılarak toplam 5.000 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davalı erkekten alınarak, davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 4- Hükmedilen nafakanın her yıl TÜİK tarafından belirlenen TÜFE oranında artırılmasına, 5- Peşin alınan harcın mahsubu ile hükmedilen nafakanın 1 yıllık toplam tutarı üzerinden hesaplanan ve alınması gereken 273,12 TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 153,63 TL'nin düşümü ile eksik kalan 119,49 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 6- Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin harç, 153,63 TL başvuru harcı, 11,50 TL vekalet ücreti ile 111,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 357,33 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya ödenmesine, 7- Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesi ile; tarafların boşandıklarını,.... Mahkemesi'nin .... sayılı kararı ile müvekkili lehine 500TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, 2010 yılında hükmedilen aylık 500TL yoksulluk nafakasının, günün ekonomik koşulları ve müvekkilinin ihtiyaçlarının artması sonucu yetersiz kaldığını iddia ederek aylık 500TL olan nafakanın 500TL artırımı ile aylık 1.000TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin ekonomik durumunda değişiklik olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....
ve refah içerisinde yaşadığını belirterek, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
Davalı cevap dilekçesinde belirttiği sebeplerle; nafakanın artırılmasının kendisini yoksulluğa düşüreceğini, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkisizlik kararı verilerek dosyanın Sincan Aile Mahkemesine gönderilmesini, uygun görülmediği takdirde davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; boşanma kararı ile davacı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının paranın alım gücündeki değer kaybı, tarafların ekonomik ve sosyal durumu ile nafakanın bağlandığı tarihten sonra geçen zaman dilimi de dikkate alındığında üfe artış oranları ile hakkaniyet ölçüsünde artırılması gerektiğinden davanın kısmen kabulü ile; 150 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 500 TL'ye çıkartılarak üfe oranında artırım yapılmasına karar verilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2014 NUMARASI : 2013/918-2014/140 Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının artırılması davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, tarafların 2002 yılında boşandıklarını, boşanma kararı ile birlikte müvekkili lehine aylık 60,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, 2009 yılında yoksulluk nafakasının mahkeme kararı ile aylık 150,00 TL'ye çıkartıldığını, aradan geçen zaman içerisinde hükmedilen nafaka miktarının davacının ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kaldığını ileri sürerek, aylık 150,00 TL olan yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 02/10/2014 NUMARASI : 2014/188-2014/511 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, tarafların 1992 yılında boşandıklarını, boşanma kararı ile birlikte müvekkili lehine yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, 2011 yılında yoksulluk nafakasının mahkeme kararı ile aylık 250TL'ye çıkartıldığını, aradan geçen zaman içerisinde hükmedilen nafaka miktarının davacının ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kaldığını ileri sürerek, aylık 250 TL olan yoksulluk nafakasının aylık 450 TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....