Davacı vekili dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınan aylık 125 TL yoksulluk nafakasının yetersiz kaldığını ileri sürerek 400 TL ye artırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili, davanın boşanma kararının kesinleşmesinden kısa bir süre sonra açıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile hüküm altına alınan yoksulluk nafakasının 325 TL ye artırılmasına karar verilmiştir. TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
Davacı vekili dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınan aylık 500 TL yoksulluk nafakasının yetersiz kaldığını ileri sürerek 1300 TL'ye artırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevabında, aylık 1774 TL maaş aldığını, kirada oturduğunu, davacının ekonomik durumunun iyi olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile hüküm altına alınan yoksulluk nafakasının 750 TL'ye artırılmasına karar verilmiştir. TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Yargıtayın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması yahut indirilmesi talebine ilişkindir.(TMK 176/4 m.si) Davalı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; Tarafların Mersin 5. Aile Mahkemesinin 27/10/2015 tarih, 2015/716- 615 E-K sayılı ilamı ile TMK'nun 166/3 m.sine göre anlaşmalı olarak boşanmalarına, ortak çocuklar 2003 d.lu Sueda ile, 2008 d.lu Rana'nın velayetlerinin anneye verilmesine, davalı kadın yararına aylık 2000 TL yoksulluk nafakası ile ortak çocuklar yararına aylık 1.000'er TL iştirak nafakasına... karar verildiği, kararın 04/11/2015 tarihinde kesinleştiği, eldeki bu dosyada, davacı erkek tarafından mali durumunun giderek kötüleştiğinden bahisle yoksulluk nafakasının kaldırılması yahut indirilmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır. TMK'nun 176/4 m.si uyarınca, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği halde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması yahut indirilmesi talebine ilişkindir.(TMK 176/4 m.si) Davalı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; Tarafların Mersin 5. Aile Mahkemesinin 27/10/2015 tarih, 2015/716- 615 E-K sayılı ilamı ile TMK'nun 166/3 m.sine göre anlaşmalı olarak boşanmalarına, ortak çocuklar 2003 d.lu Sueda ile, 2008 d.lu Rana'nın velayetlerinin anneye verilmesine, davalı kadın yararına aylık 2000 TL yoksulluk nafakası ile ortak çocuklar yararına aylık 1.000'er TL iştirak nafakasına... karar verildiği, kararın 04/11/2015 tarihinde kesinleştiği, eldeki bu dosyada, davacı erkek tarafından mali durumunun giderek kötüleştiğinden bahisle yoksulluk nafakasının kaldırılması yahut indirilmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır. TMK'nun 176/4 m.si uyarınca, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği halde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
Ayrıca boşanma ilamının eklentisi olan yoksulluk nafakası, tazminat, vekalet ücreti ve yargılama gideri de aynı kurala tabidir. Ancak boşanma ilamı daha önce kesinleşmiş ise iştirak, yoksulluk nafakası, tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderinin takibe konulabilmesi için nitelikleri gözetildiğinde kesinleşmeleri gerekli değildir. (HGK'nun 28.2.2001 tarihli, 2001/12- 206 E. - 2001/217 K. sayılı, Yargıtay 12. HD'nin 17.04.2019 tarihli, 2019/2740 E, 2019/6702 K. sayılı içtihadı). Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, tarafların boşanmalarına ilişkin hükmün tarafların temyizden feragat etmesiyle 19.07.2007 tarihinde kesinleştiği, şikayet konusu icra takibinin ise boşanma davasının kesinleşmesinden sonra boşanma protokolünün uyarlanması sonucu yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da TL karşısında azaltılması talebi ile açılan davada ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11....
Mahkemece; davacının yoksulluk nafakasının azaltılması ve kaldırılması davasının reddine, davacının iştirak nafakasının azaltılması davasının kısmen kabulü ile; daha önceden müşterek çocuk için takdir edilen 450,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 250,00 TL’ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalı için mevcut 250,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 150,00 TL olarak, müşterek çocuk Rabia Nida için mevcut 200,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 150,00 TL olarak davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının temyiz itirazları yerinde değildir. 2-) Davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; TMK.nun 176.maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınan iştirak ve yoksulluk nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; nafakaların 250’şer TL'den 750’şer TL'ye artırılmasını ve müşterek çocuğun ergin olduğu tarihten itibaren iştirak nafakasının yardım nafakası olarak devamına karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 450 TL'ye, iştirak nafakasının ise 400 TL'ye artırılmasına ve iştirak nafakasının müşterek çocuğun ergin olduğu tarihten itibaren yardım nafakası olarak devamına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davalı tarafın iştirak (yardım) nafakasına yönelik temyiz itirazları yönünden; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle yargılama sırasında ergin olan müşterek çocuğa ait vekâletnamenin dava dosyasına...
(TMK m.176/4) Bu yasal düzenlemeye göre iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin davalarda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalı, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde artırım yapılmalıdır. Yargıtay'ın bu konudaki yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....