HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davalı/davacı T4 vekilinin, T4'ın reddedilen yoksulluk nafakası talebine yönelik istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile; Antalya 6. Aile Mahkemesinin 14.01.2022 tarih, 2020/771 Esas ve 2022/42 Karar sayılı ilamının T4'ın reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönünden KALDIRILMASINA ve HMK'nın 353/1- b,2 maddesi uyarınca bu yönden esas hakkında yeniden hüküm tesisine....
Türk Medeni Kanununun 178. maddesine göre açılan yoksulluk nafakası talebi için yeni vakıa ve delillere dayanılması, yeniden kusur belirlemesi mümkün değildir. Hakim kesinleşen boşanma davasındaki tarafların kusur dağılım ve derecesine bakıp, nafaka isteğini buna göre karara bağlayacaktır. Bu bağlamda, yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için, boşanma hükmünün kesinleşmesi ve nafaka talep eden eşin, boşanmaya neden olan olaylarda, diğer eşe nazaran daha ağır kusurlu bulunmaması gerekir. Eşit kusur halinde, yoksulluk nafakasının diğer koşulları oluşmuş ise yoksulluk nafakası talep edilebilir. Boşanmaya neden olan olaylarda, tamamen veya daha fazla kusurlu olan eş, yoksulluk nafakası talep edemez....
Bu durumda az kusurlu olan davacı-davalı kadının maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerinin reddi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan sebeple maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 02.12.2021 (Per.)...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından, yoksulluk nafakası yönünden; davalı kadın tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-İlk derece mahkemesince, davacı erkek tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile, tarafların boşanmalarına, davalı kadın lehine aylık 250,00 TL yoksulluk nafakası takdirine, davalı kadının manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiş, ilk derece mahkemesince verilen bu karara karşı davalı kadın tarafından hükmün tamamına yönelik, davacı erkek tarafından ise yoksulluk nafakasına...
Mahkemece verilen ilk hüküm davalı kadın tarafından tüm yönleriyle temyiz edilmiş, karar sadece yoksulluk nafakası yönünden bozulmuş, tedbir nafakası dahil diğer yönleri ile onanmış, tarafların karar düzeltme yoluna başvurmamaları üzerine kesinleşmiştir. Tedbir nafakasına dava tarihinden karar kesinleşinceye kadar, yoksulluk nafakasına ise karar kesinleştikten sonra hükmedilir. Mahkemenin davalı kadın yararına takdir ettiği tedbir nafakası kesinleştiğine göre, davalı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasına dava açıldığı tarihten itibaren hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki, bu husus ilk inceleme sırasında gözden kaçırıldığından davacı erkeğin karar düzeltme isteğinin kısmen kabulüne, Dairemizin 12.02.2018 tarih, 2017/3722 esas, 2018/1697 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına, hükmün açıklanan sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece verilen önceki hüküm, Dairemizin 03.05.2017 tarih, E.2016/487-K.2017/5206 sayılı ilamı ile; yoksulluk ve iştirak nafakalarının gelecek yıllar artış talebi hakkında olumlu-olumsuz hüküm kurulmaması, davacı kadın ve ortak çocuklar lehine hükmolunan tedbir nafakalarının başlangıç tarihleri, davacı kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası ve maddi tazminat miktarları yönünden bozulmuş, davacı kadın lehine hükmolunan tedbir nafakası miktarı yönünden bir bozma yapılmamış, hükmün bu bölümü onanmıştır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kayseri 1.Aile Mahkemesinin 2015/126 Esas ve 2015/460 Karar sayılı dosyasıyla boşanma davasında davacıya tedbir nafakası verildiğini ancak davacının mahkeme kararı kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası talep etmediğini, yoksulluk nafakasının talebinin zamanaşımına uğradığını, davacının yönünden yoksulluk nafakası şartlarının gerçekleşmediğini bildirerek yerel mahkeme kararının kaldırılasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava Yoksulluk Nafakasına ilişkindir. Davalı taraf, kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; I- Davacı-karşı davalı T1 vekilinin; kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakasına yönelik istinaf başvurusunun KABULÜ ile Manavgat Aile Mahkemesi'nin 07.05.2019 tarih, 2017/432 esas ve 2019/518 karar sayılı kararının yoksulluk nafakası açısından KALDIRILMASINA ve bu yönden esas hakkında yeniden hüküm tesisine, "Davalı-karşı davacı T3 yoksulluk nafakası talebinin reddine." II- Manavgat Aile Mahkemesi'nin 07.05.2019 tarih, 2017/432 esas ve 2019/518 karar sayılı kararına yönelik davacı-karşı davalı T1 vekilinin sair hususlara ilişkin istinaf taleplerinin ESASTAN REDDİNE (HMK.m.353/1.b-1)....
Açıklanan sebeple davalı-karşı davacı erkeğin yoksulluk nafakasına yönelik bulunan karar düzeltme isteğinin kabulü ile dairemizin 23/02/2016 tarih, 2016/12957 esas ve 2016/3235 karar sayılı bozma kararının yoksulluk nafakasına ilişkin 4 nolu bendinin kaldırılmasına, hükmün ; "davacı-karşı davalı kadının taşınmazlarının değerinin ve varsa kira gelirinin, kirada değilse kiraya verilmesi durumunda getireceği kira gelirinin gerektiğinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle belirlenerek, davacı-karşı davalı kadının boşanma ile yoksulluğa düşüp düşmeyeceği (TMK m.175) araştırılarak yoksulluk nafakası yönünden hüküm kurulması gerekirken, bu hususlar dikkate alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu" gerekçesiyle yoksulluk nafakasına ilişkin bölümünün değişik gerekçe ile bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....
nafakası talebinde bulunmuştur....