Bu nedenle davacı kadın ve müşterek çocuklar için takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının TÜİK tarafından belirlenen yıllık ÜFE oranı üzerinden artışı gerekir. İlk Derece Mahkemesince yapılan iştirak ve yoksulluk nafakası artışlarının ÜFE artış oranının altında kaldığı, bu nedenle davacının istinaf talebinin kısmen kabulü ile ÜFE artış oranına göre tespit edilen 1.000 TL yoksulluk nafakası ve ayrı ayrı 500'er TL iştirak nafakasının her yıl ÜFE oranında artışı ile birlikte davalıdan tahsiline dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-)Davacı vekilinin, istinaf talebinin HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KISMEN KABULÜ ile; İlk Derece Mahkemesi kararının KALDIRILARAK, YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, BUNA GÖRE; 1- Davanın KABULÜ ile; Konya 1....
Hukuk Dairesinin 18/01/2014 tarih, 2014/8060 esas, 2014/14955 karar ve 26/03/2012 tarih, 2012/4119 esas, 2012/7991 karar sayılı kararlarında da belirtildiği üzere, istinaf sınırı her bir talep yönünden, kabul ve reddedilen nafaka tutarları dikkate alınarak ayrı ayrı belirlenir. Reddedilen iştirak nafakası arttırım talebi yönünden istinaf başvurusunda bulunan davacı aleyhine reddedilen nafakanın yıllık miktarı değerlendirildiğinde, 100,00 TLx12= 1.200,00 TL olup, karar tarihindeki kesinlik sınırının altındadır. Bu sebeple davacının istinaf talebinin iştirak nafakası talebi yönünden reddine dair karar verilmesi gerektiği, Anlaşılmakla, davacının istinaf başvurusunun yoksulluk nafakası yönünden karar usul ve yasaya uygun bulunulmakla esastan, iştirak nafakası yönünden HMK 341/2 maddesi gereğince usulden reddine karar vermek gerekmiştir....
Aile Mahkemesinin 2018/683 esas 2018/630 karar sayılı ilamı ile karar verilen 1.000 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere kaldırılmasına, müşterek çocuk Cansu için karar verilen iştirak nafakasının kaldırılması yönünden davacının davasının reddine, müşterek çocuk Cansu için karar verilen 2.000 TL iştirak nafakasının indirilmesi yönünden davacının davasının reddine karar verilmiştir. Davacı vekili; iştirak nafakasının kaldırılması aksi halde indirilmesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinafa cevap vermemiştir. İlk derece mahkemesinin davacının iştirak nafakasının kaldırılması ya da azaltılması davasının reddine dair karar ve gerekçesinin dosya kapsamı ile uyumlu, usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Davada, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, olmadığında indirilmesi talep edilmiştir. TMK'nun 176/4.maddesinde; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir" hükmü ve TMK'nun 330/1.maddesinde; "Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir" hükmü gereğince mahkeme kararı ile yoksulluk ve iştirak nafakası artırılabilir veya azaltılabilir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması sonucunda davalı kadının ev hanımı olduğu, müşterek çocukların ise 2001, 2007 ve 2009 doğumlu oldukları, henüz reşit olmadıkları, davacının ise kuaför dükkanını kapatıp, radyo programcısı olduğu, 1.200 TL geliri bulunduğu açıklanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalının ... 2.Aile Mahkemesinin 2012/670 Esas ve 2013/368 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, mahkemece davalı lehine aylık 300 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, yoksulluk nafakasının müvekkilini ekonomik açıdan sıkıntıya soktuğunu, müvekkilinin yeniden evlendiği, nafakanın takdir edildiği tarihte davalının çalışmadığını, ancak aradan geçen sürede davalının çalışmaya başladığını ileri sürerek, yoksulluk nafakasının hakkaniyet ölçüleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak öncelikle kaldırılmasını...
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; iştirak nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, bağlanan iştirak nafakasının her yıl ... ... ortalaması oranında arttırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; boşanma davası ile hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek, davacı için hükmedilen aylık 250 TL yoksulluk nafakasının 500 TL'ye, müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakalarının aylık 200 TL'den 400 TL'ye çıkartılmasını istemiştir. Davalı; boşanma ve nafakaya ilişkin verilen karar henüz yeni kesinleşmişken bu davanın açılmasının haklı ve hukuki yanının bulunmadığını ve talep edilen nafakaların fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi; “davanın kısmen kabulüne, iştirak nafakasının aylık 350,00 TL’ye artırılmasına, yoksulluk nafakasının artırılması talebinin ise reddine” hükmetmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı kadın, hükmün tamamına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması istemine ilişkindir. 6763 sayılı Yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
Taraflar arasındaki karşılıklı kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının arttırılması davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kişisel ilişkinin arttırılması davasının kabulüne, yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının arttırılması davalarının ise reddine karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kişisel ilişkinin arttırılması davası yönünden kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kişisel ilişkinin arttırılması davasının reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/03/2014 NUMARASI : 2013/396-2014/166 Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının artırılması ve azaltılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı-k.davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı(karşı davalı); Kartal 5.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 09/05/2002 tarih, 2001/570 Esas ve 2002/275 Karar sayılı kararıyla boşandıklarını, boşanma ilamı ile müvekkili lehine 75,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, mahkemece daha önce verilen yoksulluk nafakasının Pendik 1. Aile Mahkemesi'nin 29/09/2011 tarih, 2009/95 Esas ve 2011/878 Karar sayılı kararıyla 340,00 TL'ye yükseltildiğini, hükmedilen nafakanın yetersiz kaldığını öne sürerek, yoksulluk nafakasının aylık 840,00 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....