Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, İlk Derece Mahkemesi tarafından kadın lehine yoksulluk nafakası hükmedilmesinin ve hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının hakkaniyete uygun olduğu görüldüğünden erkeğin davacı kadın lehine yoksulluk nafakası takdiri ve miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin reddine, İlk derece mahkemesinin ilk kararında kadın yararına hüküm altına alınan aylık 200,00 TL tedbir, aylık 500,00 TL yoksulluk nafakası, çocuk yararına hükmedilen aylık 200,00 TL tedbir ve aylık 500,00 TL iştirak nafakasının davacı kadın tarafından istinaf edilmemesi nedeniyle, miktarlar yönünden davalı erkek yararına usuli kazanılmış hak oluşturduğu, bu sebeple kadının tedbir iştirak ve yoksulluk nafakalarına yönelik istinaf talebinin reddine, İlk derece mahkemesinin 24.09.2021 tarihli ilk kararında tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü ile davacının...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakası, velâyet düzenlemesi, kişisel ilişki ve iştirak nafakasına artış uygulanmaması yönünden davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarı, vekalet ücretine hükmedilmemesi ile kişisel ilişkinin süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı- karşı davalı erkeğin velayet ve kişisel ilişki yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde; İlk derece mahkemesince 31.10.2018 tarihli ilk karar ile tarafların ortak çocuklarının velayeti anneye verilmiş, baba ile kişisel ilişki kurulmuştur....
BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı, reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tedbir nafakaları, iştirak nafakası ve tazminatlar, ortak çocuk ile kişisel ilişkinin süresi, ortak konutun tedbiren davacı-karşı davalı kadına özgülenmesi, davacı-karşı davalı kadının tazminat taleplerinin reddedilen kısmı için vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz isteminde bulunmuştur. 2....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, kişisel ilişki, tazminatların miktarı, reddedilen yoksulluk nafakası ve çocuk yararına hükmedilen tedbir nafakası yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, reddedilen davası, reddedilen tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası talepleri, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 176.60'ar TL. temyiz başvuru harcı...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, ortak çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişki yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, nafakalar ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-İlk derece mahkemesince verilen hüküm davacı kadın tarafından tazminatlar ve nafakaların miktarı ile kişisel ilişki yönünden istinaf edilmiş olup, davalı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmadığından, davalı erkeğin kusur belirlemesi, davacı kadın ve çocuk lehine hükmedilen tedbir nafakaları, yoksulluk nafakası ve ortak çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişkiye yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı...
olacak şekilde kişisel ilişki tesisine, müşterek çocuk yararına aylık 350,00 TL tedbir ve davamında iştirak nafakası ödenmesine, tarafların gelir durumunun eşit olmaması nedeniyle kadın lehine aylık 300,00 TL tedbir ve devamında aynı miktar üzerinden yoksulluk nafakası ödenmesine, kusuru daha ağır ve eşit olmayan, boşanmakla mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen, bu olaylar nedeniyle kişilik hakları saldırıya uğrayan davacı-karşı davalı kadın lehine 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, kadının ziynet alacağı davasının reddine ve ağır kusurlu erkeğin koşulları oluşmayan maddî-manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....
yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarı yönünden usuli kazanılmış hak bulunduğu hususu da dikkate alınarak hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarlarında herhangi bir isabetsizlik görülmediği, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davacı kadın vekili ile davalı erkeğin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince kusur belirlemesinin doğru yapıldığı ve buna bağlı olarak davanın kabulüne karar verilmesinin isabetli olduğu, kadın yararına tedbir nafakası ile maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinde ve bunların miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı ancak kadını yargılama aşamasında asgari ücret düzeyinde gelir elde edecek şekilde çalışmaya başlayarak sürekli ve düzenli gelir elde ettiği ve halen çalıştığı, buna karşılık davalı erkeğin işsiz olduğu, böylelikle kadının yoksulluk nafakası talebine ilişkin koşulların oluşmadığı, davalı erkek aşamalarda tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat talebinde bulunduğu halde bu hususlarda İlk Derece mahkemesince olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği yönünde yapılan değerlendirme ile erkek vekilinin davacı kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası ile kendi yoksulluk ve tedbir nafakası ile maddî ve manevî tazminat talepleri...
İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili kusur belirlemesi, velâyet düzenlemesi, kişisel ilişkinin süresi, yoksulluk nafakası ve tazminatlar yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 11.05.2022 tarihli ve 2020/1779 Esas, 2022/731 Karar sayılı kararıyla; davalı erkek vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A....
Davacı- karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğu, buna bağlı olarak aleyhe hükmedilen tazminat ve yoksulluk nafakasının hatalı olduğu, iştirak nafakası miktarının yüksek olduğu, ziynet alacağı davasının reddi gerektiği gerekçeleri ile kusur belirlemesi, aleyhe hükmedilen tazminat ve yoksulluk nafakası ile iştirak nafakası miktarı ve ziynet alacağı davası yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2. Davalı- karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddî-manevî tazminat miktarlarının yetersiz olduğu gerekçeleri ile iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddî-manevî tazminat miktarları yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....