Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından; kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası talebi, tedbir ve iştirak nafakasının miktarı yönünden davacı-karşı davalı erkek tarafından ise katılma yoluyla kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası, velayet ve kişisel ilişki kararı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Bölge adliye mahkemesince davalı-karşı davacı kadının sürekli ve düzenli gelir ettiği gerekçesiyle yoksulluk nafakası talebinin...
İlk kararda davacı kadın yararına hükmedilen aylık 300 TL tedbir-yoksulluk nafakası, 12.500 TL maddi 12.500 Tl, manevi tazminat ve çocuk için hükmedilen aylık 200 TL tedbir-iştirak nafakası davacı kadın tarafından temyiz edilmeyerek, bu miktarlar yönünden davalı erkek lehine usulü kazanılmış hak oluşmuştur. Bu sebeple bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usulü kazanılmış hakka aykırı olacak şekilde davacı kadın yararına hükmedilen tedbir ile yoksulluk nafakası, tazminatlar ve çocuk için hükmedilen tedbir ile iştirak nafakalarının arttırılması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 17.12.2020 (Prş.)...
Davalı-davacı kadın tarafından açılan tedbir nafakası davasında ise, kadının ayrı yaşamada haklı olduğu kabul edilerek kadın ve yanında kalan ortak çocuk için ara karar ile verilen 100,00 TL tedbir nafakasının, kararın kesinleşmesinden itibaren ayrı ayrı 250,00 TL iştirak ve yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmiştir. Yoksulluk ve iştirak nafakası, boşanma davasının eki niteliğindedir. Somut olayda erkeğin açtığı boşanma davası reddedilmiştir. Bu husus nazara alınmadan kadın yararına yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir (HUMK m. 438/7)....
Davacı kadın dava ve cevaba cevap dilekçelerinde tedbir nafakası talebinde bulunmuş açıkça yoksulluk nafakası yönünden bir beyanda bulunmamış, 09.09.2015 tarihli esasa ilişkin beyan dilekçesiyle yoksulluk nafakası ile talep edilen nafakaların yıllık üfe oranında artırılmasını talep etmiş, davalı tarafın ise bu taleplere açık muvafakati olmamıştır. İşbu talepler iddianın ve savunmanın genişletilmesi niteliğindedir. Davacı tarafından bu konuda usulünce yapılmış bir ıslah işlemi de bulunmamaktadır. O halde, davacının yoksulluk nafakası (TMK. m. 175) ile nafakalara yönelik olarak istenilen yıllık üfe oranında artış talepleri hakkında “karar verilmesine yer olmadığına" karar verilecek yerde yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur....
Mahkeme hükmü, Dairemizin 29.05.2012 tarihli kararıyla tazminat miktarları ve tedbir nafakası yönünden bozulmuştur. Temyize konu olan yoksulluk nafakası ile, hüküm kurulmayan vekalet ücreti yönünden ise bozma yapılmadığına göre, mahkemenin kararı bu yönden kesinleşmiştir. Bozmadan sonra yapılan yargılama sonucu, kesinleşen yönler nazara alınmadan, yoksulluk nafakasının artırılması ve davalı kadın yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümlerinin düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir (HUMK md. 438/7)....
Ancak, mahkemece, oluşturulan hükümde; "Davanın kısmen kabulü ile; 1- Tahsilde tekerrür oluşturmamak şartıyla dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere tarafların müşterek çocuğu için aylık 200,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak, çocuğun infak ve iaşesinde harcanmak üzere davacıya verilmesine, karar kesinleştiğinde iştirak nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, 2- Tahsilde tekerrür oluşturmamak şartıyla dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 200,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, karar kesinleştiğinde yoksulluk nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE," şeklinde hüküm kurulmuştur. Boşanma davası kabul edilince davacı kadın için hükmedilen tebdir nafakası (talep halinde) kararın kesinleşmesi ile birlikte yoksulluk nafakası olarak, çocuk için hükmedilen tedbir nafakası ise iştirak nafakası olarak devam eder....
Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar Mahkemenin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, ... kadın lehine hükmedilen 300,00 TL tedbir nafakasının tahsilde tekerrür olmaksızın aynen devamına, karar kesinleşince nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına, takdir edilen nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuran Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı-davacı erkek vekili; yoksulluk nafakası takdirinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek;yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bozmaya uygun karar verilip verilmediği, yoksulluk nafakası miktarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
Aile Mahkemesinin 2016/1253 Esas 2018/455 Karar Sayılı ilamı ile müşterek çocuk TC Kimlik Numaralı ECRİN SUDE AKSU için hükmedilen aylık 550,00 TL iştirak nafakasının aylık 250,00 TL arttırılarak aylık 800,00 TL iştirak nafakası olarak devamına, davacı TC Kimlik Numaralı FİLİZ AKSU için hükmedilen aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 400,00 TL arttırılarak aylık 600,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine, İştirak ve yoksulluk nafakalarının her yıl ÜFE oranında artırılmasına," şeklinde karar verildiği halde, Gerekçeli kararda; " Davacının davasının kısmen kabulü ile Ankara Batı 2....
yoksulluk nafakası alacak kaleminin tahsili amacıyla emekli maaşının tamamının haczine kanuni ve içtihadi engel bulunmadığını beyanla icra müdürlüğünün 28/10/2019 tarihli kararının kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davalı/davacı T4 vekilinin, T4'ın reddedilen yoksulluk nafakası talebine yönelik istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile; Antalya 6. Aile Mahkemesinin 14.01.2022 tarih, 2020/771 Esas ve 2022/42 Karar sayılı ilamının T4'ın reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönünden KALDIRILMASINA ve HMK'nın 353/1- b,2 maddesi uyarınca bu yönden esas hakkında yeniden hüküm tesisine....