İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda özetle; davacının asgari ücretle çalıştığı, kredi borcunun olduğu, davalıdan olma çocuğuna 200,00 TL, boşandığı ikinci eşinden olan çocuğuna da 200,00 TL iştirak nafakası ödediği, davalının ise 2100 TL maaş aldığı, kendisine ait evde oturduğu, bu haliyle davalının yoksulluğunun ortadan kalktığı, nafakanın ödenmeye devam edilmesi durumunda davacının yoksulluğa düşeceği ve zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayamacağı, müşterek çocuğun reşit olduğu ve eğitimi boyunca babasından yardım nafakası talep edebileceği, bu durumun yoksulluk nafakasının konusu olmadığı, reşit çocuk tarafından açılabilecek yardım nafakası davasında değerlendirilebileceği gerekçesi ile davacının davasının kabulüne, davalıya verilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasınakarar verilmiştir....
Mahkemece; taraflar anlaşmalı olarak boşanmış olup, davacı taraf yoksulluk nafakası istemediğini bildirdiğinden davacı tarafın yoksulluk nafası isteminin reddine, müşterek çocuk ... ... Yılmaz için 1.000-TL olan iştirak nafakasının aylık 1.500-TL'ye çıkarılarak dava tarihinden baba ile kalmaya başladığı 01/06/2013 tarihine kadar davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırılması ve yoksulluk nafakası talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Somut uyuşmazlıkta dosya içeriğinden; ... 17. Aile Mahkemesinin 28.08.2014 tarih, 2013/895 Esas, 2014/545 Karar sayılı ilamıyla müşterek çocuk ... ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; bu haliyle boşanmanın 13/12/2021 tarihinde, nafaka ve sair hususların 13/04/2022 tarihinde kesinleştiği, iş bu davanın 06/12/2021 tarihinde açıldığı, mahkemece boşanma ile birlikte müşterek çocuk lehine takdir olunan iştirak nafakasının istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği, iştirak nafakasının boşanmanın kesinleşme tarihi olan 13/12/2021 tarihinden itibaren geçerli olduğu, iş bu dava tarihinin ise kısa bir süre önce 06/12/2021 olduğu, kaldı ki takdir olunan iştirak nafakasının istinaf denetiminden geçerek 13/04/2022 tarihinde kesinleştiği, geçen sürenin çok kısa olması ve iştirak nafakasının iş bu dava tarihinden sonra kesinleşmesi nedeniyle nafakanın arttırım şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davacının açmış olduğu davanın reddine karar verilmiştir....
güçte olduğunu belirterek müvekkili için aylık 300 TL olan yoksulluk nafakasının 750 TL'ye, müşterek çocuk için aylık 100 TL olan iştirak nafakasının ise 750 TL'ye arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
ayrı ayrı aylık 450,00'şer TL'ye, Yusuf Emin için hükmedilen iştirak nafakasının aylık 800,00 TL'ye, davacı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının ise aylık 300,00 TL'ye arttırılmasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalının yoksulluk nafakasının kısmen artırılması kararına dair istinaf başvurusu yönünden, TMK.nun 175.maddesi uyarınca lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmiş olan davacı ve nafaka yükümlüsü davalının tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, davacı kadının zorunlu ihtiyaçları, nafaka ödedikten sonra geri kalan geliri ile davalının geçimini sağlama imkanı ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, yoksulluk nafakasının 1.000,00- TL. yükseltilmesinde ve yoksulluk nafakasının 1.500,00- TL. olarak belirlenmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Mahkemece; yoksulluk nafakasının takdiri ve artırılması kişilerin ekonomik güçleri oranında yapılması gerektiğinden, davalının 1167 TL aylık maaşının bulunduğu; ancak, nafaka ödemesi ve diğer kesintilerle davalının maaş almadığının anlaşıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı tarafından temyiz edilmektedir. Dava, daha önce hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı lehine ... Aile Mahkemesinin 12.02.2013 tarih ve 2011/601 E. 2013/73K. Sayılı kararı ile hükmedilen aylık 650 TL olan yoksulluk nafakasının 200 TL artırılarak aylık 850 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakası artırımı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı- karşı davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı isteminde; 250 TL yoksulluk nafakasının 500 TL ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı (karşı davacı) karşı davasında; nafaka miktarının her yıl ... oranında artırılmasını ve asıl davanın reddini talep etmiştir....
Bu nedenle davacı kadın ve müşterek çocuklar için takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının TÜİK tarafından belirlenen yıllık ÜFE oranı üzerinden artışı gerekir. İlk Derece Mahkemesince yapılan iştirak ve yoksulluk nafakası artışlarının ÜFE artış oranının altında kaldığı, bu nedenle davacının istinaf talebinin kısmen kabulü ile ÜFE artış oranına göre tespit edilen 1.000 TL yoksulluk nafakası ve ayrı ayrı 500'er TL iştirak nafakasının her yıl ÜFE oranında artışı ile birlikte davalıdan tahsiline dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-)Davacı vekilinin, istinaf talebinin HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KISMEN KABULÜ ile; İlk Derece Mahkemesi kararının KALDIRILARAK, YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, BUNA GÖRE; 1- Davanın KABULÜ ile; Konya 1....