Asliye Ticaret Mahkemesinin 03.03.2021 Tarih 2021/40 Değ.İş. sayılı kararı ile ihtiyati haczin kaldırılmasına mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, 31.08.2021 tarihinde açılan dava ile borca gecikmiş itiraz talep edilmiş ayrıca hacizlerin ve tüm işlemlerin kaldırılması istenmiş, mahkemece şikayetin reddine karar verilmiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 65. maddesinde; "Borçlu, kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir. Ancak borçlu, maninin kalktığı günden itibaren 3 gün içinde, mazeretini gösterir delillerle birlikte itiraz ve sebeplerini ve müstenidatını bildirmeye ve müteakip fıkra için yapılacak duruşmaya taalluk eden harç ve masrafları ödemeye mecburdur. İtiraz üzerine, icra mahkemesi ancak gecikme sebebinin mahiyetine ve hadisenin özelliklerine göre takibin talikini tensip edebilir. İcra mahkemesi tetkikatını evrak üzerinde yapar....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki şikayet hukukuna ilişkin davada Hanak Asliye (İcra Mahkemesi Sıfatıyla) Hukuk ve Hanak Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, borca ve yaşlılık maaşına konulan hacze itiraza ilişkindir. Asliye (İcra Mahkemesi sıfatıyla) Hukuk Mahkemesince, davanın menfi tespit davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, dosya içeriğine ve davacının yaşlılık maaşına haciz konulmasının kanuna uygun olmadığı yönündeki beyanının icra işlemlerine karşı şikayet olduğunu belirterek, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, davacı borca kısmen itiraz ederek, yaşlılık aylığına konulan haczin haczedilmezlik itirazıyla kaldırılması için şikayette bulunmuştur....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklısı bulundukları Gümüşhane İcra Dairesinin 2019/291 Esas sayılı dosyasında borçlunun borca ve yetkiye itiraz ettiğini, dosyada düzenlenen 10/04/2019 tarihli tensip tutanağında takibin öncelikle yetki yönünden durdurulmasına karar verildiğini, davalının itiraz dilekçesinde sadece yetki itirazında bulunduğunu ve hangi icra dairesinin yetkili olduğunu belirtmediğini, bu nedenle itirazın geçersiz olduğunu ve Gümüşhane İcra Dairesinin yetkili hale geldiğini beyan ederek 2019/291 esas sayılı dosyasında 10/04/2019 tarihli kararının kaldırılarak icra takibinin devamına karar verilmesini talep etmiştir....
Ancak borçlu tarafından borca kısmi itirazda bulunularak alacaklı ile aralarındaki hukuki ilişki kabul edildiğine göre artık takip dayanağı belgenin İİK'nun 68/1. maddesindeki belgelerden olması aranmaz. Çünkü, anılan maddede yazılı belgelerle ispatlanacak olan hukuki ilişki borç olup, bu husus da kabul edildiğine göre ayrıca ispatına gerek bulunmamaktadır. Bu ilke HGK.nun 01/12/1985 tarih ve 1984/12- 257 E. - 984 K. sayılı kararında da aynen benimsenmiştir. O halde, ödeme olgusu ve yine ispat yükünün borçluya geçtiği, borçlunun ödeme iddiasını icra ve iflas kanununda öngörülen biçimde ve yazılı şekilde ispat etmediği, borca itiraz dilekçesinde ileri sürülmeyen hususların daha sonra ileri sürülemeyeceği, takibin usul ve yasaya uygun bulunduğu anlaşılmakla istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir....
Haciz yoluyla ilamsız icra takibinde ödeme emrini alan borçlu icra dairesinin yetkisine, takip konusu borca ve takip dayanağı belgedeki imzaya itiraz edebilir. İtiraz dilekçesinde yetkiye, borca ve imzaya itirazını açıkça belirtmesi gerekir. Somut olayda borçlu 22/10/2009 tarihli itiraz dilekçesinin konu bölümünde yetkiye ve takibe itiraz şeklinde itirazda bulunduğunu bildirmiş ise de açıklama bölümünde takip yapılan İzmir İcra Müdürlüğü'nün değil Karşıyaka İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunu belirterek bu sebeple icra takibine ve yetkiye itiraz etttiğini bildirmiştir. İtiraz dilekçesinin içeriğinden itirazın sadece icra dairesinin yetkisine yönelik olduğu, borçlunun takip konusu borca itirazının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Borçlu sadece icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ise görevli mahkeme icra mahkemesidir. Mahkemece bu yön gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken itirazın içeriğinde yanılgıya düşülerek işin esası ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/01/2019 NUMARASI : 2018/621 ESAS 2019/14 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Mersin 1....
Ödeme emriyle birlikte takip dayanağı senet suretinin eklenmediğine ilişkin şikayet İİK'nun 16. Maddesi kapsamında olup, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde ileri sürülebilir. Somut olayda, borçluya ödeme emri 15/10/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, 7 günlük yasal şikayet süresi 22/10/2019 salı günü dolmaktadır. İlk derece mahkemesince söz konusu şikayetin yasal 7 günlük süreden sonra 23/10/2019 tarihinde yapılmış olması sebebiyle istemin süreden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek istemin reddedilmesi isabetli değil ise de, hüküm sonucu itibariyle doğrudur. Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte İİK'nun 168/3. maddesi uyarınca takip dayanağı senedin kambiyo vasfına haiz olmadığına ilişkin şikayet ve 168/5. Maddesi uyarıca da her türlü borca ve yetkiye itiraz ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılabilir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkiline gönderilen ödeme emrinin 01/02/2022 tarihinde muhtara teslim edildiğini, bu ödeme emrine karşı 07/02/2022 tarihinde şikayet ve itiraz yoluna gidildiğini, itirazın son gününün resmi tatile isabet etmesi sebebi ile eldeki davanın süresinde olduğunu, mahkemece verilen kararın yasal olmadığını beyanla, dava dilekçesindeki borca ve kambiyo takibi şikayetine ilişkin tüm iddia ve beyanlarını tekrar ederek istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, İİK' nın 169. Maddesine dayalı yetkiye ve borca itiraz ile İİK'nın 170/a maddesine dayalı kambiyo takibi şikayetine ilişkindir. Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2021/6885 Esas sayılı dosyası ile takip alacaklısı davalı vekilince davacı borçlu aleyhine 20.000,00 TL asıl alacağın ferileri ile birlikte tahsili talebi ile kambiyo senetlerine mahsus takip yapılmış, davacıya ödeme emri TK 21/2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine süresinde yetkiye, borca ve faize itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, alacaklının yetki itirazının kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, Mahkemece istemin kabulüne, yetki itirazının kaldırılmasına ve takibin devamına karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra dairesine sunduğu itiraz dilekçesinde, yetkiye itirazının yanında borca ve faize de itiraz ettiği görülmektedir....
Davacı tarafça dava açılırken imzaya, borca ve faize itirazın yanında yetkiye itirazda ve kambiyo şikayetinde de bulunulmuş, mahkemece 26/09/2019 tarihinde yetki itirazı ve kambiyo şikayeti taleplerinin tefrikine, diğer talepler yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 11/10/2019 tarihli karar ile de imzaya, borca ve faize itiraz yönünden açılan davanın HMK'nın 320/4 maddesi gereği açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İİK.nun 170/a-2 maddesi gereğince hakim, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verir. Ancak bunun için, icra mahkemesine yapılan itiraz veya şikayetin beş günlük sürede olması gerekir....