YEREL MAHKEMENİN İHTİYATİ HACİZ TALEBİNE İTİRAZ: İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili dilekçesinde özetle: Alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde icra müdürlüğünün ve mahkemenin yetkisiz olduğunu, müvekkillerinin yerleşim yerinin ...... olduğunu, dosyanın diğer borçlularından kefil olarak dosyada bulunan .... adresinin.....olduğunu, İhtiyati haciz kararına dayanak oluşturan senedin düzenleme yerinin....olduğunu , yetkiye itiraz ettiklerini ayrıca takibe konu edilen senet sebebi ile müvekkillerin ekmek fırınında ekmek yapımında kullanılmayacak derecede bozuk un getirildiğini ve müvekkilinin zarara uğramasına sebebiyet verildiğini, unların alacaklı tarafça geri götürülmesine rağmen bedel iadesi de yapılmadığını, belirterek Mahkemece oluşturulan ihtiyati haciz kararının ve bu karara dayanılarak müvekkillerim aleyhine uygulanan hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir....
Maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK'nın 223/8.maddesi gereğince sanıklar hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 01.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyat haciz kararına itiraz eden ... Ltd.Şti. vekili, çekin keşide yerinin ... olduğunu ve yetkisiz yerde ihtiyati haciz kararı verildiğini ileri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece, ihtiyati haciz talebinin dayanağı olan çekin keşide yeririn ... olması nedeniyle itiraz edenin yetkiye yönelik itirazının kabulüne ve ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm alacaklı ... tarafından temyiz edilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 05.04.2021 tarih ve 2021/70 Esas sayılı karar ile; "...takip dosyası incelendiğinde; borçlu tarafından süresinde hem borca hem de yetkiye itiraz edildiği, taraflar arasında akdedilen sözleşme içeriği incelendiğinde taraflar arasında uyuşmazlığın çözümünde yetkili merciler olarak İstanbul Mahkemeleri ile icra dairelerinin yetkili kılındığının anlaşıldığı, mevcut uyuşmazlıkta tarafların tacir olduğu ve takibin yapıldığı Bakırköy İcra Dairelerini kesin yetkili kılacak bir hâlin bulunmadığı görülmekle yetki şartının geçerli ve usulüne uygun olduğunun anlaşıldığı, davacı tarafından yetkili icra dairesi olan İstanbul İcra Daireleri yerine Bakırköy İcra Dairelerinde takip yapıldığı, davalının yetkiye itirazının yerinde olduğu" gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
İstinaf Sebepleri İtiraz dilekçesindeki sebepleri tekrar ederek kararın kaldırılmasını istemiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borçlu tarafından süresi içinde yetkiye, borca ve faize itiraz edildiği, çekin keşide yerinde İstanbul yazılı olması sebebiyle takibin yetkili yerde başlatıldığı, borca itiraz konusunda İİK'nın 169/a maddesinde sayılı belgelerle borcun olmadığının ispatlanamadığı, mahkeme dosyasında alınan ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre talep edilen faiz miktarı ve oranının yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuran Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
Ödeme emri tebligatını alan davacı borçlunun süresinde yaptığı yetkiye itiraz diğer konular incelenmeksizin kabul edilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.. '' şeklindeki gerekçe ile '' Yetki itirazının Kabulüne, Ankara İcra Dairelerinin yetkisizliğine, yetkili icra dairelerinin Antalya İcra Müdürlüğü olduğunun kararlaştırılmasına, talep halinde dosyanın yetkili Antalya İcra Müdürlüğüne gönderilmesine, yetkiye itiraz kabul edilmekle diğer hususlarda karar verilmesine yer olmadığına'' karar verilmiştir....
Maddesindeki "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir." şeklindeki düzenlemedir. DELİLLER : Celp ve tetkik edilen ----- sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, yetkiye borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği anlaşılmıştır....
İhtiyati haciz kararına itiraz 2004 sayılı İcra İflas Kanunun 265. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre ''Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.'' İİK'nın 258. maddesinde ihtiyati hacze 50. maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verileceği belirtilmiş, aynı Yasa'nın 50. maddesindeki "Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe salahiyetlidir" şeklindeki düzenleme uyarınca, ihtiyati hacizde yetkili mahkemenin belirlenmesi hususunda HMK'nın yetkiye ilişkin hükümlerine atıfta bulunulmuştur....
Davalı vekili cevabında özetle; davanın konusunu oluşturan icra takibinde yetkiye ve borca itiraz ettiklerini, yetkiye ilişkin itirazlarının icra müdürlüğünce kabul edilerek takibin durduğunu, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılmış olması nedeniyle eldeki davanın görülemeyeceğini ileri sürerek, davanın öncelikle bu nedenle reddine karar verilmesini istemiş, ayrıca zaman aşımı itirazında da bulunarak, somut olayda sigortacının rücu hakkının oluşmadığını savunarak, davanın esas yönünden de reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;" 6100 sayılı HMK'nun 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı Kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir....
KARAR Davacı, davalının borç ikrarını içeren belgeye dayalı borcunu ödemediğini, yaptığı icra takibinde yetkiye ve borca haksız olarak itiraz ettiğini belirterek haksız itirazın iptali ile %40 oranında inkar tazminatının tahsilini istemiştir. Davalı, taraflar arasında sözleşme bulunmadığı, dosyaya sunulan belgenin sözleşme niteliği olmadığını, ikametgahının Muğla olduğunu, davanın yetkisizlik nedeniyle ve esas itibarıylede davacıya borcu olmadığı için davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının ...'da yaptığı icra takibine davalının yetkiye ve borca itiraz ettiği borcun esası nizalı ise HUMK 10. maddesindeki yetki kuralının uygulanamayacağı HUMK 9 maddesi gereği takibin davalı ikametgahinda yapılıp, davanında aynı yerde açılması gerektiği, yetkili icra müdürlüğünde yapılmış icra takibi bulunmadığından davanın reddine ilişkin verilen karar, davacı tarafça temyiz edilmiştir....