WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, çeke dayalı kambiyo takibinde, çekteki banka ibraz şerhinde tarih yoksa da, keşide tarihinin 24/08/2020 ve takip tarihinin 03/09/2020 olduğu, dolayısı ile çekin bankaya ibraz edildiği ve 1 aylık ibraz süresi içerisinde takip başlatıldığı, bu nedenle ibrazın süresinde olduğunun kabulü gerekeceği, takibe dayanak çek kambiyo vasfında olduğundan, ilk derece mahkemesince borçlunun ödeme emrinin iptali şikayeti ile yetki ve borca itirazları incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde takibin iptaline karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

DAVA KONUSU : İCRA TAKİBİNE İTİRAZ (BORCA İTİRAZ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; aleyhine Bakırköy 12. İcra müdürlüğünün 2019/18806 E sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını, alacaklıya borcunun bulunmadığını, takibe, borca, faize ve tüm fer'ilerine itiraz ettiğini, itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına ve senedin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 14/02/2020 gün 2019/600 E. 2020/111 K sayılı kararla "Davanın süresinde açılmadığı anlaşılmakla davacının taleplerinin REDDİNE " karar verilmiştir....

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin mobilya ve beyaz eşyacı olan davalı şirketten takip dayanağı senet miktarınca herhangi bir alışverişinin bulunmadığını, müvekkilinin böyle bir borcu olmadığının açık olduğunu beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borca itiraz, ödeme emri ve takibin iptaline ilişkindir....

Davalı alacaklı T3 tarafından borçlular T1 ve Ahmet Öztürk aleyhine 15/07/2015 tanzim 01/01/2016 vade tarihli 10.000 TL bedelli, 19/08/2015 tanzim 29/08/2015 vade tarihli 40.000 TL bedelli iki adet senede dayanarak kambiyo takibi yapılmış, davacıya ödeme emri 14/08/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, 20/08/2018 tarihinde açılan dava ile takibe konu borcun Ahmet Öztürk ve T3 banka kanalı ile ödendiği, senetlerin iade edilmediği belirtilerek borca, faize ve diğer ferilere itiraz edilmiş, mahkemece faize itiraz yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılarak faize itiraz yönünden davanın kısmen kabulüne, diğer yönlerden reddine karar verilmiştir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe yönelik borca itiraz halinde, İİK.nun 169/a.-1.maddesi gereğince, icra mahkemesi, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. Takibe konu senetlerde keşideci T1, lehtar ve 1. ciranta Ahmet Öztürk, 2. ciranta T3'dır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet, borca ve faize itiraz Taraflar arasındaki uyuşmazlık kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipten kaynaklanan şikayete ilişkindir. Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli Daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 27/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece şikayetçi borçlunun özel hukuk tüzel kişisi olduğu ve tebligatta yetkili temsilcinin bulunmama sebebi belirtilmeden doğrudan daimi çalışanına yapılan tebligatın Tebligat Kanununun 12. ve 13. maddelerine aykırı bulunduğu belirtilerek tebliğ tarihinin düzeltilmesine, TTK.nun 1235 ve 1236 maddelerine dayanılarak zorunlu takip arkadaşı olması gereken gemi maliki hakkında takip yapılmadığından bahisle takibin iptaline karar verilmiştir. Takip alacaklısı tarafından, geminin yakıt borcu nedeniyle taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığı, şikayetçi borçlunun icra dairesinde verdiği itiraz dilekçesi ile 30.04.2012 tarihinde borca ve rehin hakkına itiraz ettiği görülmektedir. İİK.nun 65. maddesine göre gecikmiş itirazda bulunulabilmesi için tebligatın usulüne uygun yapılmış olması koşulu arandığından somut olayda başvurunun gecikmiş itiraz olarak nitelendirilmesi mümkün değildir....

      borca karşı öncelikle ipoteğin/rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe girişmesi, şayet rehin açığı veya ipotek bedelinin borcu karşılamaya yetmemesi hali ortaya çıkar ise bu durumda aynı alacağa istinaden fakat kalan bakiye üzerinden ilamsız takip yoluna başvurabildiğini, davalı tarafından beyaza imzanın kötüye kullanılmasına sebep olacak şekilde ve ayrıca resmi belgede sahtecilik olacak şekilde doldurulup icraya konulduğunu, kefalete dayalı olarak imza edildiği iddia olunan bononun da geçersiz olduğunu, icraya konulan senet metnine de itiraz ettiklerini, icra takibinde yasaya aykırı fazlaca oranda faiz işletildiğini, bono komisyonuna da itiraz ettiklerini belirterek, mükerrer takip nedeniyle takibin iptaline, borca, faize ve faiz oranına itirazın kabulü ile takibin tamamen iptaline, davalının, % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Davacı Şenay Yılmaz'a ödeme emri 28/12/2019 tarihinde, davacı Oğuz Yılmaz'a ödeme emri 27/12/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davacılar mahkememizde usulsüz tebliğ şikayeti ile borca itiraz davalarını 09/08/2020 tarihinde açmıştır. İİK 168/4. Maddesi gereğince borca ve imzaya itiraz etmek isteyen borçlu yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak borca itirazını bildirmek durumundadır. Davacı takip borçlusu Şenay Yılmaz'a ödeme emri 28/12/2019 tarihinde bizzat tebliğ edilmiş olup, mahkememizde borca itiraz davasını 09/08/2020 tarihinde açtığından süresinde olmayan borca itirazın reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı Oğuz Yılmaz'ın usulsüz tebliğ şikayeti olup, AKS sisteminde kayıtlı olan "Merkez Mah. Güldemet Sok. No:2 İç kapı no:1 Gaziosmanpaşa İstanbul" adresine gönderilen tebligatın iade olması nedeniyle aynı adrese TK 21/2 maddesi şerhli olarak tebligat çıkarıldığı anlaşılmıştır....

      İcra Müdürlüğü'nün 2020/1497 Esas sayılı takip dosyasında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, dayanak çekte imzasının bulunduğunu, ancak bu çeki diğer dosya borçlusu Adem Deryahan'ın kendisine iş karşılığı verdiğini, borcun Adem Deryahan'a ait olduğunu, Adem Deryahan'ın da borcun kendisine ait olduğunu kabul ettiğini ve icra dosyasına taksit talebinde bulunduğunu, ödeme emrine, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini belirterek takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, borçlunun ödeme nedeniyle borca kısmen itiraz ile birlikte faize de itiraz ettiği, mahkemece iddia ispat edilemediğinden davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.Borçlu icra mahkemesine başvurusunda, takipte talep edilen işlemiş faiz miktarına ve işleyecek faiz oranına da itiraz ettiği halde, mahkemece bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi doğru olmayıp kararın belirtilen nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ : Borçlunun...

        UYAP Entegrasyonu