İcra Dairesi olduğunu ileri sürerek yetkiye ve borca itirazda bulunmuş, mahkemece davalının ikametgahının, taşınmazın bulunduğu yer ve sözleşmenin ifa edileceği yerin Bursa olduğundan, yetkiye itiraz doğru bulunup, davacının yetkiye itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi üzerine, karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz olunmuştur. Davacı alacaklı, icra takibinde yazılı kira sözleşmesine dayanarak kira alacağı isteminde bulunmuştur. 6098 Sayılı TBK nun 89/1. maddesine göre para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde, ödenir. 6100 sayılı HMK nun 10. maddesine göre sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir. İcra takibinin konusu kira sözleşmesinden doğan para borcu olup kira borçlarının alacaklıya götürülecek borçlardan olmasına göre alacaklının ikamet ettiği yerdeki Yenişehir İcra Dairesinde takip yapmasında bir usulsüzlük yoktur....
Geçerli icra takibinin ise borçlunun yetkiye itirazı halinde yetkili icra dairesinde yapılması gerekir. Geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz edildiği hallerde bu itiraz incelenip sonuçlandırılmadığı sürece açıklanan şekilde geçerli bir takibin bulunmayacağı ortadadır. ------sayılı kararları ) Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, itirazın iptali davasını gören mahkeme, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyebilir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, sonuca etkili değildir. Başka bir ifadeyle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle tetkik merciinin (icra hukuk mahkemesinin) yerine geçerek, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır....
Davacı vekilinin istinaf itirazları incelendiğinde; davalı yan işbu dava konusu icra takibinde ödeme emrinin tebliği üzerine hak düşürücü süre içerisinde icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde kefaletin geçersiz olduğunu, borcun bulunmadığını, rehin bulunduğundan önce rehnin paraya çevrilmesi gerektiğini, borcun tamamına, yetkiye, faize ve fer'ilerine itiraz ettiğini belirtmiştir. İtirazın iptali davalarında, usulüne uygun olarak icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmiş olması halinde, yetkili icra müdürlüğünde takip yapılması HMK'nun 114/2. maddesi hükmü uyarınca dava şartı niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekir. Bu durumda İİK'nun 50/2. maddesi uyarınca öncelikle davalının icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının incelenmesi gerekmektedir....
Davacı vekilinin istinaf itirazları incelendiğinde; davalı yan işbu dava konusu icra takibinde ödeme emrinin tebliği üzerine hak düşürücü süre içerisinde icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde kefaletin geçersiz olduğunu, borcun bulunmadığını, rehin bulunduğundan önce rehnin paraya çevrilmesi gerektiğini, borcun tamamına, yetkiye, faize ve fer'ilerine itiraz ettiğini belirtmiştir. İtirazın iptali davalarında, usulüne uygun olarak icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmiş olması halinde, yetkili icra müdürlüğünde takip yapılması HMK'nun 114/2. maddesi hükmü uyarınca dava şartı niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekir. Bu durumda İİK'nun 50/2. maddesi uyarınca öncelikle davalının icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının incelenmesi gerekmektedir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2021 NUMARASI : 2020/39 ESAS 2021/31 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline Kayseri Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğünün 2019/167 esas sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluna dayalı olarak icra emri gönderildiğini, müvekkilinin icra emrini 22/11/2019 tarihinde tebliğ aldığını, icra takibine dair yetkiye, husumete, borca, takibe ve faize itiraz ettiklerini bildirerek takibin iptaline, davalının haksız ve kötü niyetli olduğundan alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
CEVAP: Davalı borçlu Hacı Aydın cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul etmediğini, söz konusu takipte kefil/borçlu olarak bulunduğunu, mernis adresinin Dörtyol/Hatay olması nedeniyle yetkiye itiraz ettiğini, hakkında tefrik kararı verilerek dosyanın Dörtyol İcra Dairesine gönderilmesi gerektiğini, yetki itirazının usulü bir itiraz olduğunu, bu nedenle davacının icra inkar tazminatının reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlulardan otomatik dönem tahakkuku, işlemiş faiz ve KDV olarak toplamda 265.740,76-TL alacağın tahsili talebinde bulunulduğu, davalı borçlu tarafından süresi içerisinde sunulan 29/07/2023 tarihli dilekçe ile ile takibe, borca, işlemiş faize, yetkiye, faiz oranı ve KDV talebine, tüm ferilerine itiraz edildiği ve takibin durduğu, borca itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğine ilişkin bilgi ve belge bulunmamakla birlikte itiraz ve dava tarihlerine nazaran davanın da hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. İtirazın iptali davasının şartlarından biri de geçerli bir icra takibinin bulunmasıdır. Davalı tarafça, icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş, yetkili icra dairesinin Uzunköprü icra daireleri olduğu savunulmuştur. İİK'da yetkili icra dairesinin neresi olduğu belirtilmemiş, İİK'nın 50....
Borçlunun yetkiye itirazı haklıdır. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gereklidir. Davacı tarafça yetkili icra müdürlüğünde icra takibi yapılmadığından ve borçlu usulüne uygun şekilde yetkiye itiraz ettiğinden dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....
İcra Dairesinin 2022/1274 Esas ile yapılan icra takibine de haksız olarak itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. CEVAP: Davalı davaya cevap vermemiştir. H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E - G E R E K Ç E : Dava, itirazın iptali davasıdır. (İİK 67) ... 7. İcra Dairesinin 2022/1274 Esas sayılı dosyasının tetkikinde davacı tarafından davalı aleyhine ihlalli geçiş ücretlerinin tahsili için ilamsız takip yapılmış ödeme emri borçluya 27/01/2022 tarihinde tebliğ edilmiş borçlu vekili tarafından verilen 01/02/2022 itiraz dilekçesinde yetkiye itiraz edilerek Hatay İcra Dairelerinin yetkili olduğu belirtilmiş, borca ve faize de itiraz edilmesi üzerine icra takibi durmuştur. Alacaklı tarafından İİK'nun 67. Maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde itirazın iptali davası açmıştır....
İhtiyati hacze itiraz İİK’nun 265. maddesinde düzenlenmiş olup, borçlu ya da etkilenen 3. şahsın itiraz haklarının şekli ve tahdidi olarak sayıldığı, itiraz eden borçlunun ancak ihtiyati haczin sebebi ile teminata ve yetkiye itiraz edebileceği, bunun dışında menfi tespit davası, istihkak davası veya itirazın iptali davasında ileri sürülebilecek hususların, ihtiyati haciz kararına itiraz olarak ileri sürülemeyeceği, itiraz eden vekili her ne kadar ihtiyati hacze dayanak yapılan senedin ödendiğini ileri sürmüş ise de bu hususun ancak açılacak menfi tespit davasında ileri sürülebileceği açıktır. İhtiyati haciz kararı vadesi geçmiş üzerinde nakden kaydı bulunan senede dayalı olarak verilmiş olup;ilk derece mahkemesinin itirazın reddine yönelik ek kararında hukuka aykırılık bulunmadığından,ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....