"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde, borçlu vekilinin örnek (10) numaralı ödeme emri tebliği üzerine yasal süre içerisinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, mahkemece tartışılıp yerinde bulunmayan sair şikayet nedenleri yanında, takip dayanağı senedin teminat ve mahsup amaçlı verildiğini, maddi hukuk yönünden bir borcu olmadığını beyanla borca itiraz ettiği; mahkemece, dosya üzerinde inceleme yapılarak istemin reddine karar verildiği görülmektedir.İİK'nun 169/a-1. maddesinde; "İcra hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki...
İcra Hukuk mahkemesinin 2022/73 esas sayılı dosyasında TMK 606.maddesine dayalı şikayetlerinin kabul edildiğini ve takibin iptaline karar verildiğini, bu karara yönelik istinaf başvurusu yapıldığını, 2022/74 esas dosyada ise icra takibine itiraz edip borçlarının bulunmadıklarını iddia ettiklerini, mahkemenin şikayet davasına dayanarak icra takibine itiraz davasını derdestlikten ret etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkillerinin reddi miras davası açtıklarını, yerel mahkeme tarafından şikayet davasının bekletici mesele yapılması gerekirken derdestlikten reddinin hatalı olduğunu, her iki davanında aynı anda açıldığını, itiraz davasında karar verilmesi için şikayet davasının kesinleşmesinin beklenmesi gerektiğini, kesinleştiği takdirde itiraz davasının esasına yönelik bir hüküm kurulmasına gerek kalmayacağını belirterek kararın kaldırılmasını, borca ve faizlere itirazlarının kabulünü talep etmiştir. Davalı istinaf cevap dilekçesinde özetle; Yargıtay 12....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, borçlu, senet bedelinde tahrifat ve sair iddialarla borca itiraz ederek icra mahkemesine başvurmuş, mahkemece istemin reddi ile borçlu aleyhine tazminata hükmedildiği görülmüştür....
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine borç ödemeden aciz vesikasına dayalı olarak takip başlatıldığı, borçlunun icra dairesinde yaptığı borca itirazında, alacağa ilişkin 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek borca itiraz ettiği ve zamanaşımına dayanan borca itirazın alacağın esasına yönelik bir itiraz olmadığından dolayı itirazın kaldırılması istemi de esasa ilişkin olmayan bir nedene dayanmamaktadır. İtirazın kaldırılması istemi esasa ilişkin olmayan nedenle yerinde bir gerekçe ile kabul edildiğine göre, borçlu aleyhine tazminatı hükmedilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekmekle beraber anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile.... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 17.06.2014 gün, 2014/166E.-2014/675K....
İcra Müdürlüğü'nün 2021/12700 esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacı tarafından borçlu Cemal Uzun mirasçıları aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 ödeme emrinin davalı borçlu T3 08.01.2022 tarihinde tebliğ edildiği, dosya içerisinde davalı borçlu T3 tarafından imzalanmış olduğu görülen 17.01.2022 havale tarihli borca itiraz dilekçesinin mevcut olduğu, dilekçenin alt kısmında annesi T3'un 84 yaşında ve hasta olması sebebiyle annesinin imzaladığı borca itiraz dilekçesini teslim ettiğine ilişkin açıklama ve ayrıca imza bulunduğu, borca itiraz üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklı vekili tarafından borçlu T3 tarafından yapılan itirazın yasal olmaması nedeniyle bu borçlu yönünden takibin kesinleştirilmesinin talep edildiği ve icra müdürlüğü tarafından 23.01.2022 tarihli tensip karar tutanağı ile talebin reddine karar verildiği, alacaklı tarafından bu karara karşı şikayet yoluna başvurulduğu görülmüştür...
konu senetten doğan bir borcu olmadığını, bu nedenle ödeme emrine konu borca da itiraz ettiklerini belirtmiş, açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, yetki itirazlarının kabulüne, dosyanın yetkili Alanya İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine, borca itirazımızın kabulüne, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca itiraz Uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine borca itiraza ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay ... Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurarak borca itirazda bulunduğu, ilk derece mahkemesince itirazın reddine karar verildiği, bu karara karşı borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulduğu, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği görülmektedir. Başvuru, İİK'nun 169/a maddesine kapsamında borca itiraz olup, itirazın İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca yasal 5 günlük süre içinde icra mahkemesi nezdinde ileri sürülmesi gerekir....
Somut olayda, borçlu vekilinin başvurusu, borca ve yetkiye itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. Ancak yetki itirazının incelenmesinde anılan madde hükümleri uygulanmayıp, taraflar gelmese bile gereken kararın verilmesi zorunludur. O halde mahkemece, duruşma açılarak ve varsa tarafların delilleri toplanıp değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İİK'nun 169/a-1. maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." Somut olayda, başvuru borca ve yetkiye itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. Ancak yetki itirazının incelenmesinde anılan madde hükümleri uygulanmayıp, taraflar gelmese dahi gereken kararın verilmesi zorunludur....