İİK 50/2’nci maddesinde, Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır, icra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara zaptolunur, hükmü yer almaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06.10.2004 tarih 2004/19-410-471 sayılı Kararında belirtildiği üzere; itirazın iptali davasının görülebilmesi için, öncelikle ortada takip hukuku kuralları çerçevesinde yasaya ve yöntemine uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gerekir. Bir icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise, bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadığı sürece, açıklanan nitelikte bir icra takibinin varlığından söz edilemez. Bu nedenle, itirazın iptali davasını gören mahkeme, öncelikle bu yönü inceleyip karara bağlamalıdır. Esasen, itirazın iptali davasına bakma yetkisi takibin yapıldığı yer mahkemesine ait olduğundan, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi zorunludur. ...
Esas sayılı icra dosyası üzerinden başlatıldığı, takip borçlusu olan davalının ödeme emrine karşı yasal süre içinde 11/02/2014 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, öte yandan ödeme emrine karşı itiraz dilekçesinde davalının ayrıca ve açıkça yetki itirazında bulunduğu, yetkili icra müdürlüğünün genel yetki kuralları uyarınca yerleşim yeri olan ... İcra Müdürlükleri olduğunu bildirmiştir. Davalı takip borçlusunun ... İcra Müdürlüğü yönünden mevcut yetki itirazına rağmen, takip alacaklısı olan davacı / alacaklı vekili Av. ... ve bu vekilin yetkilendirmesi ile alacaklı vekili ... 21/02/2017 tarihli dilekçesinde "yetki itirazını kabul ettiklerini" icra müdürlüğüne bildirmiş ve dosyanın yetkili icra müdürlüğü olan ... İcra Müdürlüklerine gönderilmesini talep etmiştir. Alacaklı vekili yetki itirazına uygun şekilde dosyanın ... İcra Müdürlüklerine gönderilmesi yerine, bizzat kendi beyanı ve imzasıyla dosyanın yine yetki itirazında hiç belirtilmeyen ......
Ön inceleme duruşmasında davalının yetki itirazı incelenmiştir. Yapılan incelemede; davalının yasal sürede vermiş olduğu cevap dilekçesinde usulüne uygun yetki itirazında bulunduğu, yetki itirazı üzerine davaya konu ---- yapılan incelemede; --- tarihli sözleşmenin -----yetki şartı konulduğu ve taraflar arasında ihtilaf halinde ihtilafı çözmeye----------- mahkemelerinin ve icra dairelerinin yetkili olduğu hususunda anlaşmaya varıldığı anlaşılmıştır. Davalının----- süresinde vermiş olduğu dilekçe ile borca itiraz ettiği ancak icra müdürlüğünün yetkisine herhangi bir itirazda bulunmadığı anlaşılmıştır....
Yetki itirazı kaldırıldıktan sonra avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; MTS üzerinden “Yetki İtirazının Kaldırılması” seçeneğini seçerek işlem yapması ve varsa harçları ikmal etmesi zorunludur. …” şeklinde düzenlendiği, görüleceği üzere yönetmelikte borca itiraz durumunda 2004 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı; yetkiye itiraz durumunda sistem üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğinin seçileceğinin belirtildiği, yani hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmemiş olduğu, hem yetki hem de borca itiraz durumunda takibin yetkili icra dairesine gönderilmesi gibi bir buton veya seçenek bulunmadığı, davalı tarafından yetkili icra müdürlüğü İstanbul olarak gösterildiği göz önünde bulundurularak İstanbul mahkemelerinde işbu davayı açma zaruretinin hasıl olduğu, dolayısıyla yerel mahkemece yetkili İstanbul icra müdürlüğünde itirazın iptaline konu takip bulunmadığı gerekçesiyle reddine dair kurulan kararın hatalı bulunduğu, Ayrıca, sözleşmeden...
Yetki itirazı kaldırıldıktan sonra avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; MTS üzerinden “Yetki İtirazının Kaldırılması” seçeneğini seçerek işlem yapması ve varsa harçları ikmal etmesi zorunludur. …” şeklinde düzenlendiği, görüleceği üzere yönetmelikte borca itiraz durumunda 2004 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı; yetkiye itiraz durumunda sistem üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğinin seçileceğinin belirtildiği, yani hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmemiş olduğu, hem yetki hem de borca itiraz durumunda takibin yetkili icra dairesine gönderilmesi gibi bir buton veya seçenek bulunmadığı, davalı tarafından yetkili icra müdürlüğü İstanbul olarak gösterildiği göz önünde bulundurularak İstanbul mahkemelerinde işbu davayı açma zaruretinin hasıl olduğu, dolayısıyla yerel mahkemece yetkili İstanbul icra müdürlüğünde itirazın iptaline konu takip bulunmadığı gerekçesiyle reddine dair kurulan kararın hatalı bulunduğu, Ayrıca, sözleşmeden...
İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." Somut olayda başvuru, borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. O halde mahkemece duruşma açılarak ve tarafların iddia ve savunmaları tesbit edilip varsa delilleri toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, evrak üzerinde yapılan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından yapılan bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçlunun kambiyo şikayeti ile birlikte borca itiraz (ve yetki itirazı) ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; icra dosyasının infaz edildiğine dair bilgi olduğu, borçlunun genel mahkemelerde istirdat davası açması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." İİK.nun 170. maddesinde ise imzaya itiraz düzenlenmiş olup, anılan madde gereğince imzaya itirazın da duruşma açılarak incelenmesi zorunludur. Somut olayda başvuru, borca ve imzaya itiraz niteliğinde olup, anılan maddeler gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinde yapılan inceleme ile sonuca gidilemez. O halde mahkemece, duruşma açılarak ve varsa tarafların gösterecekleri deliller toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinde yapılan inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Esas sayılı takip dosyasında davalı süresinde borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ise de icra dosyasında davacı alacaklının davalının yetki itirazını kabul ettiğine ilişkin beyanı bulunmamaktadır. Kaldıki yetki itirazının mutlaka alacaklı tarafından kabulü de gerekmemektedir.Diğer taraftan davalının borca veya yetkiye ilişkin itirazlarının iptali (veya kaldırılması) davasının açılabilmesi için kanunda düzenlenen sürelerin itirazın tebliği tarihinden başlayacağı da dikkate alındığında yetki itirazı kesinleşmeden İİK m.50/1 ve HMK m.20/1'de belirtilen iki haftalık süresinin başlaması söz konusu olmayacaktır. İcra dosyasında borçlulardan ...Ltd Şti'nin itirazı, davacı alacaklıya tebliğ edilmiş ise de davalı sigorta şirketinin itirazının tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptaline davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili şirkete kasko sigortalı araca, davalının maliki olduğu aracın tam kusurlu çarparak hasara neden olduğunu, sigortalısına ödenen 3.260.YTL'nin tahsili için başlatılan icra takibinin davalının borca ve yetkiye itirazı üzerine durduğunu, müteselsil borçlulardan diğerinin itiraz etmemesi nedeniyle icra dairesinin yetkili hale geldiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatı ödenmesini talep etmiştir....