WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine bono alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacının takibe konu senette keşideci, davalının ise ciranta olduğu, davacı tarafın imzaya ve borca itiraz ettiği, imzaya itirazla ilgili alınan kapsam ve sonucuna itibar edilen hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporlarına göre senetteki keşideci imzasının davacının eli ürünü olduğu, borca yönelik itirazla ilgili davacı tarafından İİK 169/a maddesi kapsamında kesin delil ibraz edilmediği, bu nedenle davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ödeme emrinin mavi zarf yerine beyaz zarfla tebliğ edilmesi, zarf üzerinde memurun, ad ,soyad ve imzasının bulunmaması, kapıya 2 nolu haber kağıdının yapıştırılmaması nedeniyle tebliğin usulsüz olduğunu, Mahkemece tebliğin usulsüz olduğunun kabul edilerek imzaya ve borca yönelik itirazlarının incelenmesi gerekirken usulsüz tebliğ şikayeti reddedilerek imzaya ve borca itirazları incelenmeden davanın süre yönünden reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu öne sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. 7201 sayılı Kanunun 23. maddesinde, tebliğ mazbatasında yer alması gereken hususlar sayılmış olup, mazbatada tebliği çıkaran mercinin imzasının bulunması koşuluna yer verilmemiştir....

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Yetkili İcra Müdürlüğünün İstanbul İcra Müdürlükleri olduğunu, bu hususta yetki itirazlarının bulunduğunu, takibe konu çekteki imzanın müvekkile ait olmadığını, çek üzerindeki keşideci ve ciro sahiplerini müvekkilinin hiçbir şekilde tanımadığını ve bu firmalarla hiç bir surette ticari ilişkisi bulunmadığını, takibe konu borca ve tüm fer'ilerine de itiraz ettiklerini, çekin kasaya alınmaması halinde ödeme emrinin iptalini de talep ettiklerini ifade ve özetle; öncelikle yetki itirazlarının dikkate alınarak yetkisiz İcra Müdürlüğünde açılan işbu takibin iptaline, mahkeme aksi kanaatteyse takibe dayanak çekteki imzanın müvekkili şirkete ait olmaması sebebi ile imzaya itirazlarımız cihetinde davanın kabulü ile takibin müvekkil şirket yönünden durdurulmasına ve iptaline, dava sonuçlanıncaya kadar tedbiren Bursa 14....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 19.09.2014 tarihi olarak düzeltilmesini istediği ve ayrıca imzaya ve borca itiraz ederek takibin iptali talebinde bulunduğu; mahkemece, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu karar gerekçesinde belirtildikten sonra, imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir.İİK.nun 168/4-5.maddesi hükmü gereği borçlunun, borca ve imzaya itirazını ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren 5 gün içinde icra...

    Dava, imzaya itirazın yanısıra takibe dayanak çekin tek imza ile keşide edildiği iddiasına dayalı borca itiraza ilişkin olup mahkemece karar gerekçesinde hem çekteki imzanın davacı şirket yetkililerinin eli ürünü olmadığı yönündeki bilirkişi raporuna dayanılarak, hem de çekin borçlu şirketin her iki temsilcisinin müşterek imzalarını taşımadığı gerekçe gösterilerek davanın kabulü ile takibin iptali cihetine gidilmiştir. İmzaya itirazın niteliği itibariyle, imzanın borçluya ait olduğunu kanıtlama külfeti alacaklıya aittir. Zira, takibe başlayan ve icra dosyasına sunduğu senetteki imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklı olup; bu iddianın ispat yükü de alacaklıya düşer (Hukuk Genel Kurulu'nun 26/04/2006 tarih, 2006/12- 259 esas ve 2006/231 karar sayılı ilamı)....

    İcra Müdürlüğünün 2010/511 Esas sayılı dosyada kambiyo senedi ile borçlu gözüken .... açısından borca ve imzaya itiraz edildiği, mahkemece 13.01.2016 tarihli 2014/40 -2016/4 Esas Karar sayılı karar ile ödeme emrinin iptaline karar verildiği, alacaklı vekilinin icra müdürlüğünün 2010/511 Esas sayılı dosyasında alacağı olan 125.000,00 TL'yi haricen aldığına, hiçbir alacağı kalmadığına ve borçluları ibra ettiğine dair 06.02.2017 tarihli ibraname ve protokol sunması üzerine davacılar tarafından davadan feragat edilmesi sonucunda mahkemece; 15.09.2017 tarih 2014/40 - 2016/4 Esas-Karar sayılı ek kararla davanın feragat nedeni ile reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece; dava, İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkin olduğundan ve icra hukuk mahkemesinden davalıların murisi ... .... ve mirasçılardan davalı ...’ın ........

      Borçlunun kambiyo hukuku bakımından imzaya ve borca itirazını İİK'nın 168/4 ve 5. maddeleri uyarınca ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, ödeme emrinin davacı borçluya 02/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlunun yasal beş günlük süreden sonra, 09/09/2020 tarihinde borca ve imzaya itiraz ettiği anlaşılmakla davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusu üzerine kamu düzeni yönünden yapılan incelemeye göre ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, imzaya ve borca itirazın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir....

      Tüm dosya kapsamına göre; Davacının imzaya ve borca itirazlarına yönelik olarak bilirkişi raporunun kesin kanaat içerir hüküm kurmaya ve denetime elverişli rapor olduğu, söz konusu rapor gereğince dayanak senetlerdeki imzaların şirket yetkilisine ait olduğunun anlaşılması nedeniyle imzaya itirazın reddine ilişkin kararda isabetsizlik bulunmadığı, kesin kanaat içeren rapor nedeniyle icra mahkemelerince ek rapor alınmasının gerekmediği, davacının borca itirazlarını kanunda yazılı delillerle usulünce ispatlayamadığı, her ne kadar mahkemece haksız olarak davacı mazeret dilekçesi sunduğu halde dosya işlemden kaldırılmış ise de, yapılan bu usuli hatanın sonuca etkili olmadığı, imzaya ve borca itiraz davalarında takibin iptaline yönelik daha önce açılmış olan davaların bekletici mesele yapılması mümkün olmadığından, ara karardan rücu edilmesinin isabetli olduğu ve davacının bu yöndeki istinaf istemlerinin isabetli olmadığı anlaşılmıştır....

      ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığının ve davacı tarafından alınan ihtiyati haciz kararının usul ve yasaya aykırı olduğunun belirtilmiş olmasının borca itiraz edildiği anlamına gelmediğini, davalılara karşı ...bank T.A.Ş.- Lara Şubesi tarafından Antalya 15....

        ve hukuki başvuru hakları saklı tutularak yetki itirazlarının kabulü ile Soma İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine, yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılan takibin iptaline, takibe konu alacak için Bigadiç İcra Müdürlükleri’nin yetkili olduğunun tespitine, imzaya ve borca itirazın kabulü ile takibin iptaline, davalı alacaklının %20’tan az olmamak üzere tazminat ve %10 oranında para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu