WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2020/4287 talimat sayılı dosyasıyla müvekkili şirkete hacze gidildiğini, müvekkili şirketinin adresleri itibarıyla İstanbul icra müdürlüklerinin yetkisiz olup takipte yetkili icra müdürlüklerinin İzmir İcra Müdürlükleri olduğundan bahisle yetkiye itiraz ettiklerini, ayrıca takibe konu çekin muhataba ibraz edilmeksizin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe konu edildiğini, bu haliyle çekin kambiyo vasfı bulunmadığından takibin iptali gerektiğini bunun yanı sıra yetkiye itiraz yönünden Mahkememizin 2021/ 3 E. sayılı dosyası ile dava açtıklarını, borca itirazlarını içerir itirazlarını yetki itirazlarına konu Mahkememizin 2021/ 3 E. sayılı dosyası ile birleştirilmesini gerektiğini belirterek davanın kabulüne ve davalının %20'den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Somut olayda; takibe dayanak teşkil eden bononun tanzim yerinin Karamürsel olduğunun anlaşılması karşısında davacının yetki itirazının reddine karar verilerek borca itiraza yönelik incelemenin yapılması gerektiği halde yerinde olmayan gerekçeyle yetki itirazının kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunduğundan davalı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesinin yetki itirazının kabulüne yönelik kararın kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

Kooperatif ile ortağı arasındaki davalarda, HMK'nın 14/2 maddesi uyarınca kooperatifin muaamele merkezi kesin yetkili olup, kamu düzenine ilişkin olduğundan yetki hususunun mahkemece re'sen gözetilmesi gerekir. Ancak icra iflas daireleriyle ilgili kesin yetki kuralını belirleyen kanun hükmü bulunmamaktadır. Somut olayda davacı kooperatifin muamelee merkezi olan Adana İcra Dairesinde yapılan takibe davalının yetki yönünden yaptığı itiraz İcra ve İflas Kanunu'nun 50. maddesi yollaması ile itiraz tarihinde yürürlükte bulunan 1086 Sayılı HMUK'nın 23. maddesince uygun bir yetki itirazının olmadığı gerekçesiyle Dairemizin 2014/9505 Esas, 20015/240 Karar saılı ilam ile bozulmuş, bozma ilamına uyulmasıyla takibin yetki yönünden kesin bir hal aldığı anlaşılmıştır....

    Somut olayda, borçlu, takibe itiraz dilekçesinde, yetki itirazı yanında, borca da itiraz etmiş olup, bu hali ile akdi ilişki borçlu tarafından kabul edilmediğinden 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 89. (Eski BK.nun 73.) maddesinin uygulanması imkanı bulunmamaktadır. Bu durumda borçlunun ikametgahı olan Akçay'ın bağlı olduğu Edremit İcra Müdürlüğü yetkili olduğundan; alacaklı, ödeme zamanındaki kendi yerleşim yerinde bulunan icra müdürlüğünde takip yapamaz. O halde mahkemece, borçlunun yetki itirazı yerinde olduğundan alacaklının yetki itirazının kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, yapılan takibe yetki itirazının bulunduğunu, borca ve miktara itirazının söz konusu olmadığını, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinde haklı olmadığından bahisle davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, ilamsız icrada yetki konusunun ilamlı icradakinin aksine HUMK'ndaki yetki kurallarının esas alınarak kıyasen belirleneceği, İİK'nun 50. maddesi uyarınca genel yetkili icra dairesinin borçlunun yerleşim yeri icra dairesi olduğu, nafaka alacaklısının mutlaka nafaka borçlusunun yerleşim yeri icra dairesinde takip yapmak zorunda olduğu, ancak bu yetkinin kamu düzenine ilişkin olmadığı ve icra dairesi yetkisizliğini mahkemenin kendiliğinden gözetemeyeceği, borçlunun takip yapılan icra dairesinin yetkisine süresinde yetki itirazında bulunduğu gerekçesiyle yetkili icra dairesinin ... İcra Dairesi olması ve ... İcra Dairesi'nin yetkisizliği nedeniyle davanın reddine karar vermiştir.Uyuşmazlık konusu takibe konu edilen alacak ......

        Davacının takibe konu fatura için Konya 5. İcra Dairesinin 20021/8118 Esas sayılı dosyası ile takip başlattığı, davalının takibe itiraz ettiği, itiraz dilekçesinde yetkili icra dairesini açıkça Yozgat İcra Dairesi olarak belirtiği,yani yetkili icra dairesi yönünden seçimlik hakkını Yozgat icra dairesi yönünden kullandığı, alacaklı tarafça da borçulunun işbu yetki itirazının kabul edildiği,itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verilerek dosyanın yetkili Yozgat İcra dairesine gönderildiği görülmüştür. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 19. Maddesinde "(2) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz" düzenlemesi mevcut olup davalının Konya 5....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından," Takibe konu bononun tetkikinde, İstanbul mahkemelerinin yetkili kılındığına dair yetki şartı olduğu görülmüş ise de; HMK 17. Maddesi gereği "Tacirler veya kamu tüzel kişileri aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlıklar hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler." hükmü göz önünde bulundurulduğunda takibe konu senedin keşidecisinin davacı takip borçlusu, lehtarının diğer takip borçlusu olduğu görülmekle, her iki tarafın tacir olması gerektiğinden yetki şartı geçersizdir. HMK 19/2 maddesi gereğince yetki itirazında bulunan taraf yetkili mahkemeye; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir, aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. Davacı tarafından yetkili mahkeme olarak yetki şartında bildirilen ve şirket adresi olan Tekirdağ İcra Müdürlükleri yetkili olarak seçilmiştir....

        Somut olayda, takibe konu çekin keşide yeri ve muhatap bankanın bulunduğu yerin Kaş/Antalya olduğu, borçlular ... ve ...'nun adresinin... olduğu, Borçlu ... ... olduğu, borçlular ödeme emrinin 12.11.2014 tarihinde tebliğ edildiği ve bu borçluların yasal süre içerisinde yetkiye itiraz ettikleri yetki itirazlarında yetkili icra dairesini... olarak belirttikleri görülmektedir. Mahkemenin yetki itirazının kabulü için HMK'nun 18/2 fıkrasına göre icra takibinin başlatıldığı icra dairesinin yetkisiz olmasından başka, borçluların yetkili olarak gösterdikleri icra dairesinin o borçlu yönünden yetkili olması gereklidir. Bu durumda yetkili olarak gösterilen Fethiye İcra Dairelerinin borçlulardan sadece ... ...'nin ikamet adresi olduğundan bu borçlu yönünden yetki itirazının kabulü ile icra takip dosyasının tefrik edilerek......

          Davacı tarafından 08/02/2022 tarihinde başlatılan icra takibi ile 1.300 TL asıl alacak, 15,71 TL işlemiş faiz alacağının tahsili talep edilmiş, davalı borçlu itirazında, yekiye itiraz ettiğini bildirmiş ancak yetkili icra dairesini göstermemiştir. HMK'nın 19/2. maddesi gereğince yetki itirazında bulunan tarafın yetkili icra dairesini doğru olarak göstermesi gerekir. Aksi halde bu itiraz dikkate alınmaz. Davalı borçlu, itirazında yetkili icra müdürlüğü bildirmemiştir....

            Mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak öncelikle icra takibindeki yetkiye ilişkin itiraz davalılar vekilinin cevap dilekçesindeki yetki itirazı incelenmiştir. Davalılar vekili tarafından hem bahse konu icra takibinde icra dairesinin yetkisine hem de cevap dilekçesinde mahkememizin yetkisine itiraz edilmiştir. ------ karar içeriğinde de işaret edildiği üzere; Hukukumuzda borçtan kurtulma davası (İİK. m. 69/II, ) menfi tespit ve istirdat davaları (İİK. m. 72/VIII ve İİK. m. 89/III) için özel yetki hükümleri kabul edilmiş, bu davaların icra takibinin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği düzenlenmiş olmasına karşın, itirazın iptali davası için özel bir yetki kuralı düzenlenmemiştir. Bu nedenle itirazın iptali davalarında HMK'nın yetkiye ilişkin düzenlemelerinin uygulanması gerekmektedir. Usul yasasında da bu davalar bakımından kesin bir yetki kuralı düzenlenmemiştir....

              UYAP Entegrasyonu