WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borca itiraz yönünden yapılan incelemede: Davacı her ne kadar borca itiraz niteliğindeki iddialarını da Mahkememize sunmuş ise de, İ.İ.K.'nun 62. maddesinde: "İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur." denilmiş olup, itiraza konu takibin ilamsız takip olduğu fakat Davacı borçlunun borca yönelik itirazlarını kanunda öngörüldüğü şekilde icra dairesine bildirmeyerek Mahkememize bildirdiği, nitekim davacı borçlunun itiraz dilekçesini 10/10/2018 tarihinde icra müdürlüğüne de sunduğu anlaşılmakla; davacı borçlunun itirazının reddine" dair karar verildiği görümüştür....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafından davacı hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, davacı vekili tarafından ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile şikayette ve icra müdürlüğünün yetkisine, imzaya ve borca itirazda bulunulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından usulsüz tebligat şikayetinin reddine, diğer itirazların süreden reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. İcra dosyasında ödeme emri tebligatlarının bulunmaması nedeni ile davacıya yapılan ödeme emri tebligatları icra müdürlüğünden istenmiş icra müdürlüğü tarafından davacıya TK 21/2 maddesi uyarınca yapılan tebligat parçası gönderilmiş ,davacıya gönderilen ve bila tebliğ dönen ilk tebligat tekrar istenmesine rağmen aynı tebligat tekrar gönderilmiştir....

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; davacı T1 adına çıkan tebligatta borçlunun tevziat saatlerinden sonra dönüp dönmeyeceğinin usulünce belirlenmediği, adreste bulunmama sebebinin araştırmasının yapılmadığı, tebliğ işleminin Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine aykırı olarak yapıldığı ve dolayısıyla usulsüz olduğu, her ne kadar davacı borca itiraz etmiş ise de ilamsız olarak yapılan takibe karşı İİK'nın 62- 66. maddeleri gereği icra müdürlüğüne itiraz edilmesi icap etttiğinden şikayetin kısmen kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin, davacının icra dosyası borcuna itiraz ettiği tarih olarak düzeltilmesine, borca itirazın usulden reddine, şikayetin niteliği gereği yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve taraflar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmiştir....

Davalı vekili katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; davanın süre yönünden reddi gerektiğini, usulsüz tebligat iddiasının da haksız olduğunu, tebligatın usulüne uygun olduğunu, davacının icra dosyasında tebligat tarihini kabul ettiğini, usulsüz tebligat iddiasında da bulunmadığını belirterek, davanın kabulüne ilişkin kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde usulsüz tebliğ şikayeti, ödeme emrine itiraz ve dayanak belge şikayetine ilişkindir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanunun 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler, herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır....

No:34 Darıca Kocaeli" adresine 2 farklı tebligatın tebliğe çıkarıldığı ve her iki tebligat evrakının şirketin adresten taşındığı şerhiyle 09/06/2021 ve 17/06/2021 tarihlerinde bila tebliğ iade edildiği; sonrasında davacının Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı olan aynı adresine çıkarılan ödeme emrinin, 13/07/2021 tarihinde Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre, tebliğ evrakının bir nüshası adresin kapısına asılarak tebliğ edildiği görülmüştür. Bu haliyle davacı borçlu şirkete yapılan tebliğ işlemi TK'nın 35. maddesine ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 57. maddesine göre usulüne uygun olup mahkemece davacı borçlu şirketin usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verilmesi yerindedir. Davacı vekilince istinaf dilekçesinde, müvekkili şirketin adresinin Yeniyalı Mh. Hızırreis Cd....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile birlikte, takibe dayanak yapılan senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, çekin kambiyo vasfının bulunmadığını ileri sürerek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti incelenmeksizin icra takibinin itiraz eden borçlu açısından iptaline karar verildiği görülmektedir....

    Bu halde, yetki itirazının kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya uygun olmayıp, davacının yetki itirazı yanında borca itirazda bulunduğu ve ödeme emrine dayanak belgenin eklenmemesi nedeniyle şikayet yoluna başvurduğu anlaşıldığından, mahkemece davacının bu taleplerinin değerlendirilmesi gerekmektedir." gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verildiği, ilk derece mahkemesince davacının şikayet ve borca itirazı değerlendirilerek reddine karar verildiği, kararın borca itirazın reddi yönünden istinafa konu edildiği anlaşılmıştır. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, itiraz dilekçesinde açıkça yetkili icra müdürlüğünü Erzurum olarak gösterdiklerini belirtmiş ise de, Dairemizin kaldırma kararında da açıklandığı üzere davacının dava dilekçesinde HMK'nın 19/2. maddesinde belirtildiği şekilde açıkça yetkili icra müdürlüğünün neresi olduğunun belirtilmediği, sadece bonoların Erzurum'da düzenlendiğinin belirtildiği anlaşılmakla, bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir....

    İcra Dairesinin 2020/840 esas sayılı dosyasına konu takibin ve tebligatın usulsüzlük nedeniyle iptalini istediğini, takibin ve tebligatın usulüne uygun olduğunu, öncelikle davacının süresinde dava açmadığını, öte yandan davacı vekilinin takibin derdestliğine ilişkin beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, alacak kalemlerinin birbirinden faklı olduğunu, daha önce durdurulan her iki takip ile ilgili itirazın iptali davası açtıklarını ve yargılama sürecinin devam ettiğini, davacı tarafın Tebligat Kanunu'nun 35.maddesine aykırı şekilde usulsüz tebligat yapıldığına ilişkin beyanlarının da gerçeği yansıtmadığını, ilk tebligat iade döndükten sonra talepleri üzerine icra müdürlüğünce Ticaret Sicil Gazetesinden davacının adresinin sorulduğunu ve gelen yazı cevabına göre tebligat yapıldığını, icra dosyasından yapılan tebligatın da usulüne uygun olduğunu beyan ederek, davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    Dava İİK'nun 16. maddesi kapsamında usulsüz tebligat şikayetine ilişkindir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, T.K. 32. maddesine göre tebligatın usulsüz yapılması halinde öğrenme tarihinin tebliğ tarihi sayılmasına, şikayetçinin dava dilekçesinde ödeme emrinden dava dışı takip borçlusu Aydın Öner yönünden borca itiraz ettiklerinde haberdar olduklarını beyan etmesine, icra takip dosyasına göre alacaklı vekili tarafından borçlular T5 ve Ticaret Ltd. Şti. ile Jadem Güzellik Merkezi Kozmetik Ürünleri Gıda Temizlik İnşaat Taahhüt Sanayi ve Tic. Ltd....

    Bu durumda, usulsüzlüğü ileri sürülmeyen 103 davetiyesi ve bilirkişi raporunun 03/07/2021 tarihinde tebliği esas alınmak sureti ile iş bu tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılmayan şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte İİK'nın 62. maddesi uyarınca mükerrerlik ve borca itirazlarını da bildirmiş ise de, Takibin ilamsız icra takibi olduğu gözetildiğinde borca itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekmekte olup, icra mahkemesinin bu itirazı değerlendirme yetkisi bulunmamaktadır. Bu sebeple davacının borca ilişkin itirazının reddine karar verilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. " şeklindeki gerekçelerle; 1- Şikayetçi borçlunun yapmış olduğu usulsüz tebliğ işlemi ve mükerrerlik iddialarına dayalı şikayetinin REDDİNE karar verilmiştir....

    UYAP Entegrasyonu