İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde geçerli bir yetki itirazı bulunmadığını, davacı taraf terditli olarak yetki itirazında bulunurken hem Çağlayan hem de Kemer İcra Müdürlüklerini yetkili olarak gösterdiğini, geçerli bir yetki itirazının olmadığını, mahkemece davacının yetki itirazı talebi kabul edildiğini ve takip dosyası bakımından İstanbul Anadolu Adliyesi İcra Müdürlüklerinin yetkisizliğine kararı verildiğini, bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, borçlu yetkiye itiraz ederken yetkili icra dairesini göstermek durumunda olduğunu, yetkili icra dairesinin gösterilmemesi veya yanlış gösterilmesininde yetki itirazının geçersiz olduğunu, davacının yetki itirazının geçersiz olması ve kötü niyetle yapılmış olduğunu bu sebeple alacak miktarının yüzde 20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yetki itirazı K A R A R Dava konusu uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipten kaynaklanan şikayete ilişkin olup, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 25.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yetki itirazı Dava konusu uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipten kaynaklanan şikayete ilişkin olup, belirgin biçimde Dairemiz'in inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi’nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 17.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Öte yandan, keşide yeri bulunmayan dayanak belge bono olarak kabul edilemeyeceğinden, TTK'nun 776/1- f maddesinde öngörülen koşulu taşımayan bu belgeye dayanarak borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılması da mümkün değildir. İİK' nun 170/a-2. maddesine göre; ''İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı husularını re' sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.'' 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde, yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir....
ileri sürerek imzaya itirazda bulunduğu, alacaklının cevap dilekçesinde borçlu ...’in, eşi ...’e vekaletname verdiğini, bononun ... tarafından imzalandığını beyan ettiği, mahkemece; yetki itirazının reddi ile borçlu ...’in verdiği vekaletnamede bono düzenlemeye yönelik açık bir yetki verilmediği gerekçesi ile borçlu ... yönünden takibin iptaline tazminat talebinin ise reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Bu durumda, HMK'nun 17. maddesi gereğince tacirler arasında düzenlendiği belirlenen yetki sözleşmesi geçerli olup, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin güncel içtihatlarına göre, kambiyo senetlerinin özelliği gözetildiğinde anılan yetki sözleşmesi avalisti de bağlar. İİK.nun 261. Maddesi ihtiyati hacizdeki yetkiyi düzenlemekte olup, esas hakkında uygulanması mümkün olmadığından yetki itirazının kabulüne karar verilmelidir. Netice olarak, yukarıda yazılı açıklamalar doğrultusunda, itiraz eden borçluların yetki itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi yönünde hüküm tesis eden ilk derece mahkeme kararı yerinde görülmediğinden, davacı borçlunun istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1.b.2 maddesi gereği ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davacıların yetki itirazının kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; I-Davacı borçluların istinaf talebinin KABULÜ İLE, 6100 sayılı HMK.nun 353/1- b-2 maddesi uyarınca, Konya 5....
Yetki itirazı konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden esasa ilişkin itiraz nedenleri incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlunun örnek (10) numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine İİK'nun 168/5. maddesinde öngörülen yasal süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak, borca itirazının yanısıra icra dairesinin yetkisine de itiraz ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda, öncelikle borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazı hakkında bir karar verilmesi, yetki itirazının yerinde görülmemesi halinde diğer itiraz nedenlerinin değerlendirilmesi gerekir....
Somut olayda alacaklı vekili tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, keşideci ve kefil konumundaki borçluların, yasal süresi içerisinde yetki itirazı ile birlikte diğer itiraz sebeplerini de ileri sürerek icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece borçlunun yetki itirazı konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden, bono üzerinde inceleme yapılarak takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. Takip dayanağı senedin takip tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 1086 Sayılı HUMK.nun 22. maddesinde, tarafların yetki sözleşmesi yapmak suretiyle yetkili olmayan bir mahkemenin yetkisini kabul edebilecekleri belirtilmiştir. T.T.K.nun 690. maddesi göndermesiyle bonolar hakında da uygulanması gereken, T.T.K.nun 615. maddesine göre, bonoda paraflanmayan düzeltmeler tahrifat niteliğinde olup, yapılmamış sayılacaktır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2021 NUMARASI : 2021/1075 ESAS 2021/1373 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket aleyhine İstanbul 37. İcra Dairesinin 2021/20781 sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin şirket adresi "Yakut mah. Akmescit cad. no:40 Kocasinan/ Kayseri" olduğunu, genel yetki kuralı gereği Kayseri icra Müdürlükleri yetkili olduğunu, takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, beyan ederek, davanın kabulüne, icra dosyasının yetkili Kayseri icra müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmesini istemiştir....