Anılan yasa hükümlerine göre imzaya, borca, yetkiye itiraz ve kambiyo hukuku bakımından şikayet ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süreye tabidir. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Diğer taraftan ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası, TK'nın 32. ve İİK'nın 16. maddesi uyarınca takipten haberdar olunduğu tarihten itibaren 7 gün, ödeme emrine yönelik itirazların da İİK'nın 16. maddesi uyarınca aynı süre içerisinde İcra Mahkemesinde ileri sürülmesi gerekir. Borca itiraz ve sair şikayetlerle birlikte borçlu, usulsüz tebliğ iddiasında bulunmuş ise, usulsüz tebliğ iddiasının kabulü veya reddine göre sair şikayet ve itirazların yasal süresinde olup olmadığı değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmelidir. Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 07.04.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 13.04.2021 tarihinde açıldığı görülmüştür....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davacının iddialarını kabul etmediklerini, yapılan tebliğin T.K. ve Yönetmeliğe uygun olduğunu söyleyerek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; Tüm dosya kapsamı ve icra dosyası birlikte değerlendirildiğinde; talep yetkiye, takibe, borca, faize ve alacağın tüm ferilerine itiraz olup, mahkememizin görevli olduğu görüldü....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2020 NUMARASI : 2020/1022 ESAS- 2020/1274 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine İstanbul 14. İcra Müdürlüğü’nün 2020/16302 e sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin müvekkilinin adresine tebliğ edildiği tarihten önce müvekkilinin adresten taşındığını, muhtara yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, davalının müvekkilinin eski işvereni olduğunu, haksız ve kötü niyetli takip başlattığını, müvekkilinin maaş hesabı dahil tüm malvarlığına el konulduğunu, satış işlemlerine de başladığını beyanla takibin ve hacizlerin durdurulması ile davanın kabulüne ve usulsüz yapılan tebligatın iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
E.sayılı dosyası ile usulsüz tebligat yapıldığına dair itiraz yapılarak teminat karşılığında takibin durdurulduğunu, davalı tarafın itirazınını reddetdildiğini, kararın davalı tarafça istinaf edildiğini, istinaf neticesinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin ....... dosya numarası ile verilen karada usulsüz tebligata ilişkin tebligatın 35....
DAVA Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; ödeme emrinin usulsüz olduğu, borca ve fer'ilerine itiraz ettikleri, Ticaret Sicil Gazetesi evrakından anlaşılacağı üzere borçlu şirketin yetkililerinin...ve ... olduğu, belirtilen kişilerin 20 yıl süre ile yetkili kılınmış olduğu, başkaca bir yetkili bulunmadığı, anılan senet metninde bulunan imzanın borçlu şirket yetkililerine dolayısıyla borçlu tüzel kişiliğine ait olmadığı iddiaları ile usulsüz tebligat nedeniyle 27.11.2017 öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne, borca konu takibin iptaline, karşı taraf aleyhine İİK'nın 170. maddesi uyarınca %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II....
Somut olayda, kararın gerekçesinde sadece usulsüz tebligat şikayetine ilişkin değerlendirmede bulunulmuş ve bu talep hakkında gerekçe oluşturulmuş, davacının İİK'nın 58. maddesi kapsamında yabancı para alacağının Türk Lirası kuru ve faizin başlangıcı yönündeki şikayeti yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmadığı, kararın bu talep hakkında gerekçe içermediği ve hüküm kurulmadığı belirlenmiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, kararın usul ve yasaya uygun olmadığı, davacı vekilinin istinaf başvurusunun yerinde olduğu anlaşılmakla, esasa ilişkin diğer yönler incelenmeksizin HMK'nın 353/1- a/6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....
CEVAP: Davalı taraf vekili cevap dilekçesi ile özetle; Usulsüz tebligat itirazı bulunduğunu, 11 ocak 2021'de sağlanan taraf teşkiline kadar dosyada esasa ilişkin yapılan iş ve işlemlerin hükme esas alınamayacağını, davacı tarafından başlatılan icra takibine taraflarınca vekil olarak itiraz edilmesine rağmen, huzurdaki davada 11.01.2021 tarihine kadar taraflarına tebligat yapılmadığını, icra dosyasında vekaletleri olmasına ve huzurdaki davada iptali istenen itirazı söz konusu vekalete binaen yapmış olmalarına rağmen davada taraflarına tebligat yapılmamasının hukuka aykırı olduğunu, yokluklarında bilirkişi incelemesi dahi yapıldığını, adil yargılanma haklarının ortadan kaldırıldığını, taraflarına tebligat yapılmadan ve taraf teşkili sağlanmadan yapılan işlemlerin hükme esas alınamayacağını, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, borçlu olduğu iddia edilen müvekkilinin mernis adresinin İstanbul olduğunu, bu nedenle yetkisizlik kararı verilmesini ve dosyanın yetkili İstanbul Asliye Ticaret...
CEVAP: Davalı taraf vekili cevap dilekçesi ile özetle; Usulsüz tebligat itirazı bulunduğunu, 11 ocak 2021'de sağlanan taraf teşkiline kadar dosyada esasa ilişkin yapılan iş ve işlemlerin hükme esas alınamayacağını, davacı tarafından başlatılan icra takibine taraflarınca vekil olarak itiraz edilmesine rağmen, huzurdaki davada 11.01.2021 tarihine kadar taraflarına tebligat yapılmadığını, icra dosyasında vekaletleri olmasına ve huzurdaki davada iptali istenen itirazı söz konusu vekalete binaen yapmış olmalarına rağmen davada taraflarına tebligat yapılmamasının hukuka aykırı olduğunu, yokluklarında bilirkişi incelemesi dahi yapıldığını, adil yargılanma haklarının ortadan kaldırıldığını, taraflarına tebligat yapılmadan ve taraf teşkili sağlanmadan yapılan işlemlerin hükme esas alınamayacağını, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, borçlu olduğu iddia edilen müvekkilinin mernis adresinin İstanbul olduğunu, bu nedenle yetkisizlik kararı verilmesini ve dosyanın yetkili İstanbul Asliye Ticaret...
İcra Müdürlüğü’nün 2017/33899 Esas sayılı dosyasında diğer itiraz sebepleri ile birlikte yetki itirazı da olduğundan, birleşen dosyaya konu İstanbul 11. İcra Müdürlüğü’nün 2017/27124 Esas sayılı icra dosyasında ilamsız icra yoluyla yapılan takibe, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiği,yetki itirazının sözkonusu olmadığı,kamu düzenine ilişkin resen incelemeyi gerektiren bir yetki de sözkonusu olmadığı gözetilerek birleştirme kararı verilen dava dosyası tefrik edilerek her bir icra dosyalarına ayrı ayrı itiraz sebeplerine göre tarafların itirazlarının değerlendirilerek yargılamaya devam edilmesi hususunda dosyanın kararı veren İSTANBUL 16....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2020 NUMARASI : 2019/557 ESAS, 2020/459 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine bono alacağından dolayı takip başlatıldığını, takip dosyasından müvekkiline yapılmış bir tebligat bulunmadığını, dosya içerisinde tebliğ mazbatasının da olmadığını, TK 12 ve 13 maddeleri ile Tebligat Tüzüğünün 18....