WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre, davacılar aleyhine 06/07/2018 düzenleme tarihli 1 adet bonodan dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacıların usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte yetki itirazında bulundukları, ayrıca takibe konu senedin teminat senedi olduğu iddiası ile borca itiraz ettikleri, takibin iptalini talep ettikleri, mahkeme tarafından ödeme emrinin davacılara usulsüz tebliğ edildiği, davanın süresinde açıldığı kabul edilerek yetki itirazının kabulüne karar verildiği, mahkemece verilen 22/06/2020 tarihli asıl kararda yetki itirazının kabulüne karar verildikten sonra yetkili İcra Müdürlüğünün Akçaabat İcra Müdürlüğü olduğunun tespitine karar verildiği, aynı tarihli ek karar da ise yetki itirazının kabulüne, yetkili İcra Müdürlüğünün İnegöl/Bursa İcra Müdürlüğü olduğunun tespitine karar verildiği, davalı tarafın yetki itirazının kabulü kararı yerinde olmadığından bahisle istinaf yoluna başvurduğu, her ne kadar ilk derece...

İ.İ.K.’nun 168/5. maddesi hükmü gereğince, borçlunun, yetki itirazını sebepleri ile birlikte ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi zorunludur. Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince; tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Öte yandan, borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı maddenin 1. fıkrası gereğince borçlunun bu şikayetini, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir. Somut olayda, örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 31.05.2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise 07.06.2017 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, 06.10.2017 tarihinde cevaba cevap dilekçesi ile ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayetini ileri sürdüğü anlaşılmıştır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayetiyle birlikte imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin ve imza itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. Usulsüz tebligat şikayeti yönünden yapılan incelemede; Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30/1. maddeleri uyarınca; yapılacak tebliğ işleminde muhatap adreste bulunmaz ise, adreste bulunmama nedeninin yönetmelikte belirtilen kişilerden beyanının alınması, beyanda bulunan kişinin mutlaka adı ve soyadının ve sıfatının tebligat parçasına yazılması gerekir. Aksi halde yapılan tebliğ işlemi geçersiz olur. (HGK'nun 05/06/1991 tarih ve 91/12- 258 E. - 91/344 K. sayılı kararı)....

    Alacaklı tarafından sadece yetki itirazının kaldırılması talep edilmiş, borca ve faize itirazın kaldırılması için istemde bulunulmamıştır. Bu sebeple taleple bağlılık ilkesi gereği, Mahkemece yetki itirazının kaldırılmasına karar verilmesiyle birlikte takibin devamına hükmedilmesi yerinde değildir. Zira borca ve faize itirazın kaldırılması talep edilmediğinden, borca ve faize ilişkin itiraz kaldırılıncaya ya da iptal edilinceye kadar takip durmaya devam eder. O halde, mahkemece, yetki itirazının kaldırılmasıyla beraber takibin devamına karar verilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile .... 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 02.07.2015 tarih ve 2015/.....

      İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacının gecikmiş itiraz borca ve faize ve takibe itiraz amacı ile bu davayı açtığını, dava dilekçesinin sonuç ve istem kısmında da İİK.nun 65.maddesi hükümlerine göre gecikmeli olarak yapılan itirazlarımızın kabulü ile icra dairesine yapmış olduğumuz itirazın süresinde yapılmış sayılmasına karar verilmesinin talep edildiğini, davacının 65.maddeden faydalanabilmesi için zamanında itiraz etmesine engel olan hususun borçlunun kusuruna dayanmaması ve icra dairesine başvuruyu önleyecek nitelikte olması gerektiğini, gecikmiş itiraz sebeplerinin kanuna uygun olmadığını, davacıya yapılan tebligatın usulüne uygun olduğunu, davanın süresinde açılmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkilinin yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1953 KARAR NO : 2023/968 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2022 NUMARASI : 2022/29 ESAS, 2022/387 KARAR DAVA KONUSU : KAMBİYO ŞİKAYETİ-YETKİ, İMZA VE BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 13....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/06/2021 NUMARASI : 2021/315 ESAS 2021/287 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti- İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından müvekkilleri aleyhine Bursa 8....

      İcra Müdürlüğü'nün 2018/3902 E. sayılı dosyasında davalı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacıya 20/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ mazbatasının incelenmesinde muhatabın tevziat saatlerinde hanede olmadığını ve işinden dolayı akşam eve geleceğini beyan eden aynı çatı altında oturan evrakı almaya ehil olan eşi Mine Kesik'e tebliğ edildiğinin yazıldığı, bu şekilde tebligatın TK hükümlerine uygun olarak yapıldığı, bu nedenle usulsüz tebligat şikayetinin yerinde olmadığı, bu şekilde ödeme emrinin davacıya 20/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, iş bu davanın ise 30/07/2018 tarihinde açıldığı, kambiyo senetlerine özgü takipte itiraz süresinin tebliğden itibaren 5 gün olduğu, itiraz için son günün 25/02/2018 olduğu, dolayısıyla davacı borçluların yasal 5 günlük süreden sonra kambiyo takibinde borca itiraz etmesi nedeniyle borca itirazının süresinde olmadığı gerekçesiyle kambiyo takibine itirazın süre yönünden reddine karar vermiştir...

      Ancak borçlu, maninin kalktığı günden itibaren üç gün içinde, mazeretini gösterir delillerle birlikte itiraz ve sebeplerini ve müstenidatını bildirmeye... mecburdur" hükmüne yer verilmiştir. Anılan hükmün uygulanabilmesi için, borçluya, usulüne uygun olarak tebligatın yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır. Borçlunun mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanması, HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, borçlunun başvurusu bu hali ile 7201 sayılı Yasa'nın 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir (HGK'nun 05/10/2001 tarih ve 2001/12-258 esas, 20018344 sayılı kararı). İcra mahkemesinde borçlunun isteminin tebligat usulsüzlüğü şikayeti olarak nitelendirildiği görülmektedir....

        Davalı şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, her ne kadar icra mahkemesince yetkisizlik kararı verilmiş ise de, iş bu kararın borcu ödenmiş bir icra dosyasının başkaca bir icra dairesine gönderilmesine ve o icra dairesinde yeniden işlem görmesine sebebiyet vereceğini, bu durumun usul ekonomisi ve icra hukuk ilkelerine aykırılık teşkil ettiğini belirterek, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, kambiyo senetlerine özgü takipte usulsüz tebligat şikayeti,yetkiye ,imzaya ve borca itiraza ilişkindir....

        UYAP Entegrasyonu