Davalı vekili cevap dilekçesinde müvekkilinin yerleşim yeri adresinin İstanbul olduğunu belirterek yetki itirazında bulunmuş ve davaya bakmaya yetkili mahkemenin İstanbul (... ) Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu belirtmiştir. Davalının yetki ilk itirazı süresinde yapılmıştır ve haklıdır. Somut uyuşmazlıkta davalının yetki ilk itirazı bulunmakla öncelikle yetki ile ilgili hususların açıklığa kavuşturulması, incelenmesi ve dosya kapsamında irdelenmesi gereklidir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında iki özel yetki kuralı öngörülmüştür. Bunlardan birincisi; davalının yerleşim yeri mahkemesi, ikincisi ise; icra takibinin açıldığı yer mahkemesidir(İİK madde 72/8). Borçlu, dilediği iki yer mahkemesinden birinde bu davayı açabilir. Menfi tespit davasında yetki kuralları kamu düzenine ilişkin değildir. Mahkemece resen yetkisizlik kararı verilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun; takip dayanağı çekin kambiyo vasfını haiz olmadığı şikayeti ve çekin keşidecisi şirketin isminin altında şirket yetkilisi olarak iki kişinin birlikte imzası olması gerekirken tek imzanın olduğu itirazıyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, davanın kabulüne, davacı hakkındaki takibin iptaline hükmedildiği anlaşılmaktadır....
İİK'nun 168/1. maddesi; “İcra memuru senedin kambiyo senedi olduğunu ve vadesinin geldiğini görürse, borçluya senet sureti ile birlikte hemen bir ödeme emri gönderir...” şeklinde düzenlenmiştir. Somut olayda, borçlu, takibe dayanak senet suretinin ödeme emrine eklenerek kendisine tebliğ edilmediğini ileri sürdüğü halde bu konuda mahkemece bir değerlendirme yapılmaksızın borca itirazların esasının incelendiği görülmektedir. Mahkemece, borçlunun İİK'nun 168/1. maddesine aykırı olarak dayanak belgenin kendisine gönderilmediğine ilişkin şikayeti incelenerek, oluşacak sonuca göre diğer itirazların incelenmesi gerekirken, bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir....
Tüm dosya kapsamına göre; mahkemenin de gerekçesinde belirttiği şekilde takibe konu bononun davalı banka ile davacı şirket arasında düzenlenmiş olduğu, her iki tarafın tacir olduğu, tarafların tacir olması nedeniyle kambiyo senedindeki yetkiye ilişkin düzenlemenin HMK 17 maddesi gereğince geçerli olduğu, kambiyo senedinin özelliği göz önüne alındığında taraflar arasında düzenlenen yetki sözleşmesi avalisti de bağlayacağından kambiyo senedindeki yetki şartı gereğince davacıların yetki itirazının kabulüne yönelik kararda isabetsizlik bulunmadığı, ileri sürülen istinaf sebepleri yerinde olmadığından, davalının istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte borçlunun şikayeti üzerine, mahkemece istemin kısmen kabulüne kısmen reddine karar verildiği halde, kendisini vekille temsil ettiren alacaklı lehine, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekalet ücreti takdiri gerekirken bu hususun gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Temyiz edenin sıfatına, şikayet dilekçesinde ileri sürülmeyen kambiyo şikayetinin tebligat usulsüzlüğü şikayeti üzerine verilen kararın temyiz aşamasında dikkate alınamayacağının tabii bulunmasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 27,70 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın...
senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığını, davalının ise bu takip için çeklerin yasal süresinde ibrazının yapılmadığı gerekçesiyle şikayet yoluna başvurduğunu, icra mahkemesinin şikayeti kabul ettiğini ve kararının Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, ancak çeklerin muhatap bankaya yasal süresi içerisinde ibraz edildiğini ve yasal sorumluluk bedellerinin muhatap bankadan tahsil edildiğini, icra mahkemesinin sınırlı yetki ve inceleme sonucu vermiş olduğu kararın işbu alacak davasında delil olamayacağını ileri sürerek 97.910,00 TL alacağın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, borçlu icra mahkemesine yaptığı başvuruda; sair, iddiaların yanında usulsüz tebliğ şikayetinde bulunduğu ve İcra Müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiği, mahkemece, usulsüz tebliğ şikayeti ve yetki itirazının reddine, zamanaşımı itirazının kabulüyle icranın geri bırakılmasına karar verildiği, kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince sadece alacaklı tarafın istinaf başvurusu değerlendirilerek karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusu hakkında değerlendirme yapılmadığı hükmün taraflarca...
Genel İspat Kuralının istisnası Kambiyo Senetleridir. Kambiyo senedine dayalı, menfi tespit davasında ispat yükü davacı/borçludadır. Davacı bedelsizlik, sahtelik, hile, ifa gibi nedenlerle borçlu olmadığını ispatlaması gerekir. Bu minvalde, davacının çek nedeniyle borçlu olmadığını ispatlaması gerekir. Davacı, davalının tefecilikte yaptığına dair iddialarda bulunmuşsa da bu husustaki şikayeti noktasında yukarıda açıklandığı üzere ----- takipsizlik kararı verildiği, davacının ------ para karşılığında çeki verdiğini ve parayı alamaması nedeniyle çekten kaynaklı borçlu olmadığı iddiasını ispatlayamadığından, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir....
Zira, B.K.nun 453/2.maddesine göre, ticari vekil, açık yetki verilmedikçe kambiyo taahhütlerinde bulunamayacağı halde aynı yasanın 450/1.maddesi uyarınca, ticari mümessil, iyi niyetli üçüncü kişilere karşı müessese sahibi hesabına kambiyo taahhütlerinde bulunmak yetkisini haiz sayılır. Yukarıda sözü edilen vekaletname kapsamına göre, bonoyu düzenleyen ...'ın, davacı şirketin ticari mümessili olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda B.K.nun 450/1.maddesi uyarınca kambiyo senedi düzenleme yetkisinin bulunduğu kuşkusuzdur. Her ne kadar Kuşadası 1.Noterliği'nin 5.12.2007 tarihli azilnamesi ile, adı geçen temsilcilikten azledilmiş ise de, bu azilnamenin bonoların tanzim tarihi olan 19.04.2007 tarihinden sonra olduğu ve ticaret siciline kayıt ve ilan edilmediği anlaşılmaktadır....