WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak ödeme emrine itiraz süresi içinde açılacak menfi tespit davası ile ilamsız icra takibinin itirazla durdurulmasından sonra açılacak menfi tespit davasında hukuki yararın mevcut olup olmadığını tespit etmek ise zordur. 1-Ödeme Emrine İtiraz Süresi İçinde Açılan Menfi Tespit Davasında Hukuki Yarar Alacaklının kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip yapması halinde borçlunun şikayet ve itirazı kural olarak takibi durdurmadığı. için borçlunun itiraz süresi içinde menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Alacaklının genel haciz yoluyla ilamsız takip yapması halinde ödeme emrini alan borçlu ödeme emrine itiraz süresi içinde ödeme emrine itiraz edebilir veya menfi tespit davası açabilir veyahutta her iki yola birlikte başvurabilir....

    Davalıların icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiklerinden, öncelikle, yetki konusu incelenmiş, İİK 50.maddesinden atıfla, HMK 17.maddesine göre belirlenmiş bir icra müdürlüğü olup olmadığı irdelenmiş, genel kredi sözleşmesinin 61.madde uyarınca İstanbul (merkez) mahkemelerinin yetkili kılındığı tespit edildiğinden, davalıların yetki itirazının reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin 14/04/2021 tarihinde dosyaya sunmuş olduğu beyan dilekçesi ile İcra takibine konu borcun ödendiğini, .... İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasının haricen tahsili nedeniyle kapandığını, yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesini, davanın konusuz kaldığını bildirmiştir. Mahkememiz dosyası arasında alınan .......

      Ne var ki somut olayda, davalı borçlu tarafından icra dairesinin yetkisine itiraz edilmediği dosya içeriği ile sabittir. Davalı taraf, esasa cevap süresi içerisinde mahkemenin yetkisine itiraz ederek yetkili mahkemenin icra takibinin yapıldığı yerin bağlı bulunduğu Bakırköy Ticaret Mahkemeleri olduğunu ileri sürmüştür. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 19/2.maddesinin son cümlesi gereğince yetki itirazında bulunan davalının yetkili mahkemeyi doğru olarak göstermesi gerekir. Aksi halde bu itiraz yapılmamış hükmündedir. Kesin yetki olmayan hallerde; usulüne uygun olarak süresi içerisinde ileri sürülen yetki itirazı olması durumunda, mahkemece HMK ve diğer özel kanunlarda yetkili kılınan mahkemelere göre yapılan inceleme sonucunda; mahkemenin yetkisiz olduğunun anlaşılması durumunda, davanın yetki yönünden reddi ile dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verilir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi’nce, somut olaydaki gibi İcra Dairesi’nin yetkisine itiraz edilmediği, Mahkeme’nin yetkisine itiraz edildiği durumlarda itirazın iptali davalarının icra takibinin yapıldığı yer Mahkemesi’nde yapılacağına ilişkin bir yasal düzenleme bulunmaması nedeniyle, icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemesi o yerdeki mahkemeyi, itirazın iptali davası yönünden yetkili hale getirmeyeceğinden, genel hükümlere göre yetkili mahkeme olan davalının yerleşim yeri yetkili olacağından ve davalı tarafından süresinde verilen cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunulduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İstanbul 22....

          İcra Müdürlüğü aracılığıyla ödeme emrine itirazda bulunduğunu, borçlunun davayı açmasının ödeme emrine itiraz etmesinin kendi aleyhine başlatılan icra takibine mutalli olduğunu gösterdiğini, borçlunun 18/10/2019 tarihli dilekçesinde kendi aleyhine başlatılan icra takibinin haricen öğrendiğini, tebligatın usulüne uygun tebliğ edilmişse bile muhatabın tebliğe muttali olmuş ise muteber sayıldığını, yani borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiğinin kabul edilmesi gerektiğini, borçlunun Kayseri 4....

          - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili şirketten inşaat malzemesi aldığını, bakiye borcunu ödememesi üzerine alacağın tahsili için yapılan icra takibinin haksız itiraz nedeniyle durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, ancak davacının iddia ettiği şekilde bir alacağın varlığından haberdar olmadıklarını beyan ederek davanın reddini savunmuş, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece Kütahya 2.İcra Müdürlüğünün 2002/1565 sayılı dosyasında ödeme emrine itiraz eden Avukat ...'nun kendisine yetki veren Avukat ...'...

            ın borcunun gerek yönetimi ait defterlerden, gerekse siteye ait banka hesabından açıkça anlaşıldığını, davalının hakkında başlatılan sayılı takibine haksız bir şekilde itiraz ettiğini, davalı ...'...

              takip sayılı icra dosyasının tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine kablo hasarı nedeniyle tazminat alacağına istinaden faizler dahil toplam 955,82 TL alacağın yasal faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalıların vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine ve icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Dava; ... İcra Müdürlüğünün 2020/ ... esas sayılı dosyasında 24/07/2018 tarihinde davacı şirket kablolarının ve kablo direklerinin hasarlanmasına sebep olan kaza nedeniyle tazminat talebiyle başlatılan icra takibine davalı yanların itirazlarının iptali isteminden ibarettir. Dava şartları kamu düzeninden olup, yargılamanın her aşamasında re'sen dikkate alınması gerekir....

                İcra Müdürlüğünün 2015/5335 sayılı dosyadan başlattığı icra takibine davalıların itirazı üzerine, duran takibin devamına yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı taraflar, vekilleri aracığıyla icra ödeme emrine süresinde itiraz ederek öncelikle takibin yetkisiz icra dairesinde açıldığını, yetkili icra dairesinin borçluların ikametgahının bulunduğu yer icra dairesi olan Koçarlı İcra Dairesi veya iade davasına konu kazanın meydana geldiği yer olan Bodrum İcra Müdürlüğü olduğunu bildirirek İzmir 18. İcra Müdürlüğünün yetkisine ve takibin esası ile ilgili ana para ve faiz olmak üzere borca da itiraz etmişler, İcra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiştir....

                  Kanunun açık düzenlemesi "Borçlu itirazında, kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse" şeklinde olup anlaşılacağı üzere borcun bulunmadığı yönünde itiraz edilmesi yeterli olmayıp yazılı sözleşmenin mevcut olması durumunda bu sözleşme altındaki imzanın da inkar edilmesi gerekmektedir. Davalı tarafın kira ilişkisine ve imzaya itirazı bulunmadığından itirazının borca itiraz olarak değerlendirilmesi gerekecektir. Her ne kadar mahkemece davacı alacaklı tarafından yetkili icra dairesinde takip başlatılmadığı gerekçesi ile davalı borçlunun yetki itirazı yerinde görülerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; mahkemenin ulaştığı sonuç usul ve yasaya aykırıdır. Şöyle ki; uyuşmazlık kira sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkin olup kamu düzenine ilişkin kesin bir yetki kuralı bulunmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu