iptali için idare mahkemesinde dava açıldığını, davanın reddine karar verildiğini, yersiz ödemenin tahsili amacıyla davalı aleyhine ... 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 31/10/2014 gününde verilen dilekçe ile davalıya yapılan yersiz ödeme nedeniyle alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; yargı yolu nedeniyle davanın usulden reddine dair verilen 29/03/2017 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, davalıya yapılan yersiz ödemenin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, yargı yolu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, sınıf öğretmeni olarak görev yapan davalıya hakkı olmadığı halde sürekli görev yolluğu ödendiğini belirterek, yapılan ödemenin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
fazla mesai ücreti ödenmesinde davalının kusurlu bir davranışı, idareyi yanıltıcı, hataya yöneltici eylemi bulunmadığı, idarenin kendi tasarrufu ile yapılan bu hatalı ödemenin, yanlış idare işlemi ile oluşturulduğu ve iptali için gerekli sürenin geçtiği, bu nedenle yanlış işlemin geriye yürür şekilde geri alınmasının söz konusu olamayacağı, davalı yararına kazanılmış hak oluşturduğu, Danıştay ve Yargıtay kararlarının bu yönde olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir.Davada; davacı idarenin davalıya mükerrer ve yersiz olarak merkezi bütçeden fazla çalışma ücreti ödendiği ileri sürülerek, tahsili için girişilen icra takibine davalının itirazının iptali istenmiştir....
Davalı cevabında, açık hata olmadığını, dava konusu işlemin 2005-2006 yıllarında ödenen fazla mesai ücretine ilişkin olduğunu, dava konusu işlemin idari olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; davalıya mükerrer ve yersiz fazla mesai ücreti ödenmesinde davalının kusurlu bir davranışı, idareyi yanıltıcı, hataya yöneltici eylemi bulunmadığı, idarenin kendi tasarrufu ile yapılan bu hatalı ödemenin, yanlış idare işlemi ile oluşturulduğu ve iptali için gerekli sürenin geçtiği, bu nedenle yanlış işlemin geriye yürür şekilde geri alınmasının söz konusu olamayacağı, davalı yararına kazanılmış hak oluşturduğu, Danıştay ve Yargıtay kararlarının bu yönde olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir. Davada; davacı idarenin davalıya mükerrer ve yersiz olarak merkezi bütçeden fazla çalışma ücreti ödendiği ileri sürülerek, tahsili için girişilen icra takibine davalının itirazının iptali istenmiştir....
İş Mahkemesinin 2005/1033 E. 2006/523 K. sayılı hükmü ile davalılar murisi ile ... arasındaki ilişkinin istisna akti olduğundan bahisle ... adına kayıtlı işyeri tescilinin iptaline karar verildiği ve bu kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, buna göre davalılara ödenen ölüm gelirleri yersiz olduğundan 16/08/2002-21/11/2007 tarihleri arasında ödenmiş olan aylıkların temerrüt tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsili için iş bu davanın açıldığı, mahkemece, yersiz yapılan ödemenin iadesi için gönderilen belge ibraz edilemediğinden temerrüt tarihi olarak dava tarihi esas alınarak, davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. 5510 sayılı Yasanın geçici maddelerinde, yersiz ödemelerin tahsili konusunda önceki hükümlerin uygulanması gereğini öngören herhangi bir kural yer almamakta olduğundan, 5510 sayılı Yasanın 96. maddesi hükmünün, Kurumun yersiz ödemeden kaynaklanan alacakları konusunda süren uyuşmazlıklara uygulanması gerekmektedir....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle; davalıya 01.02.1993-01.06.1993 tarihleri arasında bağlanan yersiz yaşlılık aylıklarının tahsili gerekiyor ise de, Kurumun yersiz ödemeyi öğrendiği 28.08.2009 tarihinden itibaren, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun, 66’ıncı maddesinde belirtilen zamanaşımı süresinin dolduğu, öte yandan, Kurumca, yersiz ödeme döneminin 20.04.1999-19.07.2009 olarak belirlenmesi karşısında, davalıdan tahsili gereken herhangi bir ödemenin bulunmadığı anlaşılmakla, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 07.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davalıya yapılan ödemenin yersiz olduğu gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davada, davalıya mevzuatın yanlış uygulaması sonunda yersiz olarak denetim tazminatı ödendiğinden bahisle, yersiz ödenen miktarın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili istenilmiştir.Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davalı tarafından, yersiz olarak ödendiği tespit edilen denetim tazminatının geri ödenmesine ilişkin 08.05.2009 tarih ve 403 sayılı işlem ve olur’un, işlemin dayanağı olarak gösterilen Maliye Bakanlığının 20.04.2009 tarih ve 5084 sayılı işleminin ve bu işlemlere yapılan itirazın reddine dair 27.05.2009 tarih ve 642 sayılı işlemin iptali amacıyla ... 13....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/2071 KARAR NO : 2020/2449 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : AMASYA İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 17/05/2019 NUMARASI : 2017/329 ESAS - 2019/190 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Kurumlarına yapılan ihbar neticesinde yapılan denetimde davalının boşandığı eşi Yaşar Çelik ile birlikte yaşadığının tespiti üzerine aylıklarının toplamında yersiz yapılmadan dolayı yersiz ödemenin yasal faizi ile birlikte tahsilinin gerektiğini, davalıya yersiz ödemenin tahsili için 24/03/2017 tarihinde tebligat yapılmasına rağmen kurumlarına herhangi bir ödeme yapılmadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 63.148,50- TL ödemenin davalıdan ödenen her aylık tutarının ödendiği tarihten itibaren işlemiş yasal faizi ile işleyecek değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin...
Mahkemece; Danıştay İ.B.K.nun 22.12.1973 tarih ve 1968/8 E.1973/14 K.sayılı kararı uyarınca, idarenin yokluk, açık hata, memurun gerçek dışı beyanı veya hilesi hallerinde süre aranmaksızın hatalı işleme dayalı olarak ödediği miktarı her zaman geri alabileceği, bu haller dışında ise hatalı ödemenin ilk yapıldığı tarihten itibaren dava açma süresinin 60 gün ile sınırlandırıldığı, dava dilekçesinde belirtildiği gibi yorumda hata ile sehven yapılan ödemenin süresiz olarak geri istenemeyeceği, 60 günlük sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili taarfından temyiz edilmiştir. Davada, davacı idarenin (sözleşmeli personel olmasına rağmen) hataen denetim tazminatı adı altında ödemede bulunduğu ileri sürülerek; yersiz ödenen miktarın faiziyle birlikte tahsili istenilmektedir. Dosya kapsamından, davalıların murisine yapılan ödemenin daha önce bu yolda alınmış bir karara dayanmadığı anlaşılmaktadır....
alacağının tahsili mümkün iken bu süre geçirildikten sonra açık hata kapsam dışında kabul edilen fazla ödemenin talep edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....