Alacakların yersiz ödemelere mahsubu, en eski borçtan başlanarak borç aslına yapılır, kanunî faiz kalan borca uygulanır. Bu hüküm ilgili hak sahiplerinin muvafakat etmeleri kaydıyla, aynı dosyadan diğer bir hak sahibine yapılan yersiz ödemelere mahsubunda da uygulanır. Yersiz ödemenin gelir ve aylıklardan kesilmesinde, kesintinin başlayacağı ödeme dönemi başı itibarıyla kanunî faizi ile birlikte hesaplanan borç tutarı, gelir ve aylıktan % 25 oranında kesilmek suretiyle uygulanır.” hükmüyle, kurumun yaptığı yersiz ödemeler nedeniyle uğradığı zararının tahsil edilmesine ilişkin esas ve usuller belirlenmiştir. 96. maddenin uygulanmasına ilişkin olarak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 15.06.2011 tarih, 2011/21-362 Esas ve 2011/409 Karar sayılı ilamında benimsendiği üzere; kanunların geriye yürümesi konusunda mevzuatımızda genel bir düzenleme bulunmamaktadır. İlke olarak her kanun yürürlüğe girdiği andan itibaren derhal hukuksal sonuçlarını doğurmaya başlar....
Somut olayda davalı Kurum elemanınca özensiz davranılmak suretiyle sigortalının hizmet süresinin hatalı bildirilmesi sonucu davacı Vakfın sigortalıya yersiz ödeme yapılmak suretiyle yaptığı ödeme, ve bu ödemeleri yapmaması halinde Vakfın yersiz ödenen miktardaki parayı asgari olarak yasal faiz ile değerlendirebileceğininden oluşan faiz zararı nedeniyle maddi zarara uğradığı açıktır. Ne var ki davacı Vakıf davalı Kuruma yazdığı 21.11.2005 tarihli yazıda yersiz ödeme ve faizden yoksun kalma sonucu oluşan maddi zararını talep ettiği halde dava dilekçesinde yalnızca yersiz ödediği miktarı talep ettiği faiz yoksunluğu nedeniyle oluşan zararını talep etmediği ancak faiz yoksunluğu nedeniyle oluşan maddi zararını açabileceği ayrı bir dava ile isteyebileceği açıktır. Uyuşmazlık bu davada talep edilen yersiz ödenen miktara hangi tarihten itibaren faiz yürütülmesi gerektiği noktasındadır....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının kurumdan aylık almakta iken, kurama verilen veya ibraz edilen belgelerle gerçeğe aykırı bildirimde bulunulması nedeniyle aylığının kesildiğini, davalıya 01.07.2011-24.11.2015 tarihleri arasında 63.484 TL yersiz ödeme yapıldığının tespit edildiğini, bu nedenle davalıya ödenen yersiz gelirlerin davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verildiğini ve kendisine borç bildirim belgesi gönderildiğini, borç bildirim belgesinin davalıya tebliğ edildiğini, ancak ödeme yapılmadığını, davalıya 01.07.2011-24.11.2015 tarihleri arasında yersiz ödendiği tespit edilen 63.484 TL'nin ödeme tarihleri itibariyle işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Dava; boşandığı eşi ile birlikte yaşadığı iddiası sebebiyle yersiz ödenen aylıkların tahsili talebine ilişkin olduğu, dava değerinin dilekçede 63.143,78 TL olarak gösterilip, talep kısmında da 63.148,50 TL'nin tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkemece dava dilekçesi ile Mart 2011- Şubat 2017 dönemleri arası talep edildiği gerekçesine kısmen kabulüne dair hüküm kurulmuştur. Mahkemece yapılacak iş; Kurumdan yersiz ödemeye ilişkin tüm dönemleri kapsar aylık ödeme listesi getirtilerek yersiz ödeme miktarının duraksamaya sebebiyet vermeksizin tespiti ile oluşacak sonuca göre karar vermekten ibarettir. Bu nedenle eksik incelemeye dayalı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak mahkemesine iadesi gerekmiştir....
Sebepsiz zenginleşmede zamanaşımı başlangıcı Türk Borçlar Kanunun 82. maddesi uyarınca, verme ya da ödeme tarihi değil, zarar görenin verdiğini geri almaya hakkı olduğunu öğrendiği tarihtir. Resmi kuruluşlarda bu zamanaşımı başlangıcı, dava açmaya yetkili makamın öğrenme tarihidir.Somut olayda, hatalı yersiz ödeme iddiasıyla açılmış bir alacak davası söz konusudur. Davacı idare alacağını isterse idari taleple dava açmadan davalıdan isteyebileceği gibi bu yola başvurmadan da her zaman Borçlar Kanunu gereği sebepsiz zenginleşme kurallarına dayanarak hukuk mahkemelerinde dava edebilir....
YERSİZ ÖDENEN AYLIĞIN İADESİ SEBEPSİZ İKTİSABIN İADESİ DAVALINBIN İYİNİYETLE İKTİSABIZAMANAŞIMININ BAŞLANGIÇ TARİHİ BORÇLAR KANUNU(MÜLGA) (818) Madde 63BORÇLAR KANUNU(MÜLGA) (818) Madde 66 "İçtihat Metni"Davacı S.. B.. vekili Avukat Ö.. tarafından, davalı A.. Ö.. aleyhine 21/05/2012 gününde verilen dilekçe ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımından reddine dair verilen 04/03/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, yersiz ödenen aylığın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Somut uyuşmazlıkta davalı kurum, davacıdan aldığı hizmetler karşılığında fazla ödeme yaptığını iddia ederek 19.022,98 TL yersiz ödemenin iadesini talep etmiş ve davacı da bu iadeyi borcu bulunmadığına dair ihtirazi kayıt ile ödemiş ve bu ödemeye ilişkin açtığı alacak davasında, mahkemece yapılan yargılama sırasında, davalı taraf borcun 2006, 2007 tarihlerinde alınan hizmetlerden kaynaklandığını savunmuş, ancak muhasebe sistemlerinin değişmiş olması nedeniyle alacaklarını gösterir ilgili faturaları, ödeme belgelerini vs. kayıtları sunamamıştır. Alınan bilirkişi raporunda da tespit edildiği gibi sadece üzerinde el yazısı ile alacağa ilişkin kayıtlar oluşturulmuş mahsup fişlerini sunmuştur. Davacı taraf da 2006 defterlerinin saklama yükümlülüğüne ilişkin süresi dolduğundan usulüne uygun tutulmuş 2007 ticari defterlerini sunabilmiştir. Taraflar arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğuna dair bir ihtilaf yoktur....
Yıl Üniversitesi Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesine sevkinden sonra 21.12.2020 tarihinde birliğine katılması gerekirken görevine başlamaması nedeniyle 21.12.2020 itibaren sözleşmesinin feshedildiğini, davalıya ödenen 21.12.2020- 14.01.2021 tarihleri arasında 5.080,86TL, 15.01.2021- 14.02.2021 tarihleri arasında 6.948,77 TL ve 16.01.2021 maaş farkı olarak 214,27 TL olmak üzere toplam 12.243,90 TL ödeme yapıldığını, çalışmadığı halde yapılan maaş ödemelerinin iadesi için davalıya borcunu ödemeye davet yazısı gönderildiğini ancak ödeme yapılmadığını, fazla ödenen 12.243,90 TL nedeniyle kamu zararı meydana geldiğini beyanla fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere, yersiz ödeme nedeniyle meydana gelen 12.243,90 TL kamu zararının 5.080,86 TL'si için 21.12.2020 tarihinden, 6.948,77 TL'si için 15.01.2021 tarihinden itibaren, 214,27 TL'si için 16.01.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hemen belirtilmelidir ki, maddede yazılı “Sosyal Sigorta” sözcüğünün Bağ - Kur Genel Müdürlüğü’nü de içine alacak şekilde anlaşılması zorunludur. Bu nedenle, kendi adına bağımsız çalışması nedeni ile 1479 sayılı Yasa Kapsamında Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescili yapılan ve 1479 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı bağlanan davacının yetim aylıklarının 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığı nedeniyle kesilmesi ve yersiz ödemenin istenmesi yerindedir. Yersiz aylığa konu miktarın ise, Dairemiz Kaldırma kararında belirildiği şekilde belirlendiği, 6111 sayılı Yasanın 44.maddesi ile değişik 5510 sayılı Yasa’nın “Yersiz Ödemelerin Geri Alınması” başlıklı 96....
Dairemizin 10.02.2020 tarihli 2018/5237E-2020/883K. sayılı bozma ilamında “Alacakların yersiz ödemelere mahsubu, en eski borçtan başlanarak borç aslına yapılır, kanunî faiz kalan borca uygulanır. Bu hüküm ilgili hak sahiplerinin muvafakat etmeleri kaydıyla, aynı dosyadan diğer bir hak sahibine yapılan yersiz ödemelere mahsubunda da uygulanır. Yersiz ödemenin gelir ve aylıklardan kesilmesinde, kesintinin başlayacağı ödeme dönemi başı itibarıyla kanunî faizi ile birlikte hesaplanan borç tutarı, gelir ve aylıktan %25 oranında kesilmek suretiyle uygulanır. Yersiz ödemelerin tespiti ile geri alınmasına ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.'' şeklinde düzenlemiştir....