Alacaklı ancak, ödeme emrinin tebliğinden itibaren işlemeye başlamış olan bir yıllık sürenin, varsa kalan kısmında, yeniden haciz talebinde bulunabilir (md. 78/5). Anılan sürelerin geçirilmesi halinde alacaklının "haciz isteme hakkı" düşer. Alacaklı, yeniden haciz isteyebilmek için yenileme talebinde bulunmalı ve bu talep borçluya tebliğ edilmelidir. İlâma dayalı olmayan takiplerde, yenileme talebi üzerine harç alınır (md.78/5). Yukarıda anılan İİK'nun 78. maddesi gereğince, somut olayda alacaklı ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık süre içerisinde haciz talebinde bulunduğuna göre yenileme harcı ödemesine gerek bulunmamaktadır. Bu nedenle 25.10.2013 tarihli takip dosyasının harçsız olarak yenilenmesi talebi zamanaşımını keser nitelikte olup, borçlunun zamanaşımı itirazı bu nedenle yerinde bulunmamıştır....
No. 14/iç kapı no 12 Bahçelievler/ İstanbul adresine yenileme emri gönderildiği ,muhatabın adresten ayrıldığı açıklaması ile .bila tebliğ döndüğü, aynı adrese TK 21/2 maddesine göre yenileme emri gönderildiği , yenileme emrinin adreste tebliğe haiz kimse bulunmadığı alıcının işe gittiğine dair komşusunun beyanı ile 06.08.2018 tarihinde muhtara teslim edildiği, 20.12.2018 tarihinde davacı tarafından şikayette bulunulduğu anlaşılmıştır. Yenileme emrinin davacının mernis adresine usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olması nedeni ile yenileme emrinin tebliğinden itibaren süresi içerisinde usulsüz tebligt şikayetinde bulunulmadığından istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın süreden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davalının istinaf talebinin KABULÜ ile İSTANBUL 9....
Davacı dava dilekçesinde, yenileme emri tebliğ edilmeden takibin kesinleştirilerek haciz işlemi yapılmasının usulsüz olduğunu ileri sürmüş ise de; İİK'nın 78. maddesi gereğince, alacaklı, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık süre içerisinde, borçlu hakkında haciz talebinde bulunduğundan, takip dosyası işlemden kaldırılamaz ve borçlulara yenileme emrinin tebliğine gerek olmadan takibe devam edebilir. Bu nedenle yenileme emri düzenlemesine gerek olmadığı gibi borçluya tebliği de zorunlu olmadığından, alacaklının takibe devam etmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Davacı dava dilekçesinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürmediğinden, İİK'nın 357. maddesi uyarınca istinaf aşamasında ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına dayanamaz. Bu nedenle davacının ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu iddiasının dinlenilmesi mümkün değildir....
Alacaklı ancak, ödeme emrinin tebliğinden itibaren işlemeye başlamış olan bir yıllık sürenin, varsa kalan kısmında, yeniden haciz talebinde bulunabilir (md. 78/5). Anılan sürelerin geçirilmesi halinde alacaklının "haciz isteme hakkı" düşer. Alacaklı, yeniden haciz isteyebilmek için yenileme talebinde bulunmalı ve bu talep borçluya tebliğ edilmelidir. İlâma dayalı olmayan takiplerde, yenileme talebi üzerine harç alınır (md.78/5). Somut olayda; İİK'nun 78. maddesi gereğince, alacaklı ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık süre içerisinde haciz talebinde bulunduğuna göre, bu haczin düşmesinden sonra takibe devam edebilmek için takibin yenilenmesine ve yenileme harcı ödenmesine gerek bulunmamaktadır. Öte yandan, İcra İflas Kanunu'nda açaçıkça yollama olması durumunda, ya da uygun düştüğü ölçüde HMK'nun davaya ilişkin hükümleri icra takipleri hakkında da uygulanabilir....
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; tarafa gönderilen ödeme emrinin hiçbir şekilde kendisine veya eşine tebliğ edilmediğini, yenileme emrinin de tarafa tebliğ edilmediğini, ayrıca dosyada belirtilen 26/12/2005 tarihli mal beyanı dilekçesinin kendisine ait olmadığını, 2005 tarihinde yapılan takibe yönelik bankanın göndermesi gereken hesap kat ihtarnamesinin tarafa tebliğ edilmediği nedenleri ile kararın bozulması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, usulsüz tebligat şikayeti ve ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
Alacaklı, yeniden haciz isteyebilmek için yenileme talebinde bulunmalı ve bu talep borçluya tebliğ edilmelidir. İlâma dayalı olmayan takiplerde, yenileme talebi üzerine harç alınır (md.78/5). Somut olayda borçlu hakkında genel haciz yoluyla takip yapıldığı, örnek 7 nolu ödeme emrinin 31.03.2011 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, alacaklının 31.03.2011 tarihinde haciz talep ettiği ve borçlunun taşınmazına 04.04.2011 tarihinde haciz konulduğu, alacaklının 28/02/2014 tarihinde yeniden haciz talebinde bulunduğu görülmektedir. Yukarıda anılan İİK'nun 78. maddesi gereğince, alacaklı ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık süre içerisinde haciz talebinde bulunduğuna göre bu haczin düşmesinden sonra yeniden haciz isteyebilmek için yenileme harcı ödemesine gerek bulunmamaktadır. O halde mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
iptali halindede takip dayanığı bononun zamanaşımına uğradığının açık olduğunu beyanla yenileme işleminin ve bu işlem sonrası yapılan bütün icra işlemlerinin iptaline, üç yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olduğundan icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
bulunduğu zarfta sadece “yenileme ve ödeme emri” şerhinin bulunduğunu, takip dayanağı belge suretinin ödeme emri ekinde gönderildiğine ilişkin bir açıklama tebligat parçası üzerinde yer almadığını, takip dayanağı belgeler müvekkile tebliğ edilmediğini ve ödeme emrinin iptali gerektiğini, yerel mahkeme müvekkile yapılan tebliğin usulüne uygun olduğu haksız sonucuna vardığını, icra dosyasından müvekkil T1 09.01.2018 tarihinde tebligat yapıldığının gözüktüğünü, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, müvekkil T1 açısından usulsüz tebligatın iptali ve takip dayanağı belgelerin müvekkile tebliğ edilmemesi sebepleri ile ödeme emrinin iptali ile süresinde itiraz edildiğinden, çek ve senetler zamanaşımına uğradığını ve bu sebeple takibin iptal edilmesi gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu 06.02.2012 tarihli haciz üzerine 06.11.2012 tarihinde İcra Mahkemesi'nce haczedilen evinhaline münasip tek konutu olduğunu; ayrıca talep ile yenileme emrinin vekil yerine asile bildirildiğini evsiz olduğu şikayetinde bulunmuş, İcra Mahkemesi'nce; şikayet kabul edildiği halde yenileme emrinin borçlu vekiline tebliğine karar verilmiş, meskeniyet şikayeti hakkında hüküm oluşturulmamıştır....
K A R A R Borçlu vekili, icra emri tebliğinden sonra nafaka borcunu ödediğini, borcu bittiği halde yenileme yoluna gidilerek vekiledeni aleyhine 50.000 TL bakiye borç çıkartıldığını belirterek yenileme emrinin iptalini istedi. Mahkeme’ce, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre borçlunun 5.555 TL nafaka borcu bulunduğu bu nedenle şikayetinde haksız olduğu gerekçe gösterilerek şikayetin reddine karar verilmiştir. Hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir. İİK'nun 17/1. maddesinde "Şikayet, icra mahkemesince kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur yahut düzeltilir" hükmü yer almaktadır. Somut olayda; Mahkeme’ce, şikayete konu yapılan 28.11.2013 tarihli yenileme emrinin, hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen borç miktarına göre düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle şikayetin reddine karar verilmesi hatalı olmuştur....