Davacı ..., ........2010 tarihli dava dilekçesi ile davanın ve hükmün kendisine "bizzat" tebliğ edilmiş gibi işlem yapıldığını, oysa kendisine herhangi bir tebligat yapılmadığını, karşı tarafın hilesi ile usulsüz yapılan tebligatlardan yeni haberdar olduğunu ileri sürerek yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunmuştur. Mahkemece, Dairemizin usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yargılamanın yenilenmesi istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın 374. maddesi uyarınca, yargılamanın yenilenmesi yoluna ancak "kesin olarak verilen veya kesinleşmiş olan hükümlere karşı" başvurulabilir....
Tüm dosya kapsamından, Dairemizin mahkemece de uyularak benimsenen 09.09.2015 tarih, 2015/13787 esas ve 2015/15367 karar sayılı bozma ilamında belirtildiği üzere davacı-karşı davalı erkeğin yargılamanın yenilenmesi talebinin dava şeklinde incelenmesinin zorunlu olduğu, bu nedenle davacı-karşı davalının yargılamanın yenilenmesi talebini içerir dilekçesinin boşanma davası dosyasından ayrılarak ayrı esasa kaydedilmesi gerektiği dikkate alınmaksızın, bozma ilamının gereğinin yerine getirilmeden, aynı dosya üzerinden yargılamaya devam olunarak davacı-karşı davalı erkeğin yargılamanın yenilenmesi talebi yönünden yeniden işin esasına girilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, duruşma için takdir olunan 1.630 TL vekalet ücretinin ...'dan alınarak, ...'...
Ziynet alacağı davası, bağımsız bir dava niteliğindedir. Bağımsız nitelikteki davalardan biri hakkında taraflardan birinin temyizi, o tarafın temyiz etmediği dava yönünden, diğer tarafa katılma yoluyla temyiz hakkı vermez. Davacı, ziynet alacağı davası hakkında verilen hükmü temyiz etmediğine göre, davalının boşanma davasına ilişkin temyizi üzerine, temyize cevabında artık ziynet alacağı davası hakkında kurulan hükme karşı temyiz itirazlarını ileri sürme hakkını kaybetmiştir. Bu sebeple davacının, ziynet alacağı kararına ilişkin katılma yoluyla temyiz isteğinin reddine karar verilmesi gerekmiştir" şeklinde hüküm kurulmuştur. Yapılan incelemede davacı kadına 20.5.2014 tarihinde mahkeme kararı tebliğ edilmiş, davalı erkeğin temyiz dilekçesinin 2.6.2014 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine de davacı kadın aynı gün yani 2.6.2014 tarihinde hükmü temyiz etmiştir. Davacı kadın yasada öngörülen 15 günlük temyiz süresi içinde hükmü doğrudan temyiz etmiş (1086 s....
H.Y.U.Y.’nın 445 ve devamı maddelerinde düzenlenen Yargılamanın yenilenmesi isteği, kesinleşen kararlar aleyhine başvurulabilecek olağanüstü bir kanun yolu olup, hangi hallerde bu kanun yoluna başvurulabileceği 445. maddede 11 bent halinde sayılmıştır. Yargılamanın yenilenmesi isteği H.Y.U.Y.’nın 445 ve devamı maddelerinde açıkça vurgulandığı üzere davanın mesmu (dinlenmeye değer) olup olmadığının, mahkemece kendiliğinden araştırılması gerekir. Bu aşamada genel dava koşullarından ayrı olarak yargılamanın yenilenmesi davasının süresinde açılıp açılmadığının ve yasada sayılan yargılamanın yenilenmesi sebeplerine dayanılıp dayanılmadığının incelenmesi gerekir. Bu koşullardan birisinin mevcut olmadığı sonucuna varılması halinde istem ret edilir. Somut olayda davacı vekili, yargılamanın yenilenmesi sebebi olarak ... Tapulama Mahkemesinin 1969/359-1970/213 sayılı kararına dayanak teşkil eden orman bilirkişisi ... ’nun raporunun gerçeği yansıtmadığı gerekçesine dayanmaktadır....
Davacı, ziynet alacağı davası hakkında verilen hükmü temyiz etmediğine göre, davalının boşanma davasına ilişkin temyizi üzerine, temyize cevabında artık ziynet alacağı davası hakkında kurulan hükme karşı temyiz itirazlarını ileri sürme hakkını kaybetmiştir....
Taraflarca karşılıklı açılan evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davaları ikame edilmiş, ilk derece mahkemesince her iki boşanma davasının kabulü ile boşanmanın ferilerine, kadının ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne ilişkin hüküm kurulmuş, ilk derece mahkemesinin bu kararı, davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ile ziynet alacağı davasının kısmen kabulü yönünden istinaf edilmiş, davalı-karşı davacı kadın tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmamıştır. Bölge adliye mahkemesi, davacı-karşı davalı erkeğin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kadının ziynet alacağı davasının reddine, erkeğin sair istinaf taleplerinin redddine karar vermiştir....
Yargılamanın yenilenmesi davası bağımsız bir dava niteliğindedir. Bu nedenle önceki yargılamada verilen kararın bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verildiği gerekçesiyle yargılamanın yenilenmesi davasında HUMK’nun temyiz ve karar düzeltme hükümlerinin uygulanacağı ileri sürülemez. Eldeki davada, davacı şirket vekili, önceki yargılamanın müvekkilinin tüzel kişiliğini kaybetmesine rağmen yürütülerek karara bağlandığı iddiasıyla yargılamanın yenilenmesini talep etmiş, İlk Derece Mahkemesince yargılamanın yenilenmesi şartlarının oluşmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafın istinaf yoluna başvurması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, önceki yargılamada verilen kararın kesinleşmemiş olması nedeniyle davacının talebinin hukuki niteliğinin yargılamanın yenilenmesi değil, temyiz olarak değerlendirilmesi gerektiği gerekçesi ile temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtaya gönderilmesi için dosyanın iadesine karar verilmiştir....
Ağır Ceza Mahkemesince verilen 03.06.2016 tarihli kararda; 5271 sayılı Kanun'un 23/3. maddesinde yer alan "yargılamanın yenilenmesi hâlinde, önceki yargılamada görev yapan hâkim, aynı işte görev alamaz" hükmünün yargılamanın yenilenmesi isteminin kâbule değer görülmesi hâlinde yeniden yapılacak yargılamada uygulanması gerektiği ve suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen cezanın miktar itibariyle kesin olması dolayısıyla, vasisinin vâki talebinin yargılamanın yenilenmesi talebi olarak değil kanun yararına bozma talebi olarak değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle istem hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 23/3. maddesinde yer alan “Yargılamanın yenilenmesi hâlinde önceki yargılamada görev yapan hâkim aynı işte görev alamaz.” şeklindeki düzenleme ile aynı Kanun’un 318/1. maddesinde ki “Yargılamanın yenilenmesi istemi, hükmü veren mahkemeye sunulur....
İNCELEME VE GEREKÇE: Yargılamanın yenilenmesi; esas hükmün kesinleşmesinden sonra ortaya çıkan bazı durumlarda, haksızlığı telafi etmek amacıyla kanunda tahdiden sayılmış nedenlere dayanılarak esas hükmün kaldırılması ve davanın yeniden incelenmesini sağlayan olağanüstü bir kanun yoludur. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 53. maddesinin 1. fıkrasında da, yargılamanın yenilenmesi sebepleri sayma yolu ile tek tek belirlenmiş olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar, 2577 sayılı Kanun'da sayılan yargılamanın yenilenmesi sebeplerinden hiçbirine uymamaktadır. Bu nedenle, davacının yargılamanın yenilenmesi isteminin reddi gerektiği sonucuna varılmıştır. KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle; 1....
, ziynet alacağı davasına yönelik 59,30 TL istinaf başvuru harcının davacı-karşı davalıdan alınarak, hazineye gelir KAYDINA, D)-1- Davalı-karşı davacının ziynet alacağına yönelik istinaf isteminin 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KISMEN KABUL-KISMEN REDDİ ile, Malatya 1....