"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; yoksulluk nafakasının artırılması davası ile davalı lehine 700 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının babasının vefat etmesi nedeniyle davalıya yetim maaşı bağlandığını ve taşınmazlar kaldığını, davalının yoksulluğunun ortadan kalktığını belirterek yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalıya yetim maaşı almaya başladığını, kanser tedavisi gördüğünü, yoksulluğunun kalkmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Somut olayda davacı-davalı çocuklar için aylık toplam 5.900,00 TL tedbir nafakasının ödenmesine karar verilmiş olup, bu karara karşı davalı-davacı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Davalı-davacı erkek tarafından da kabul edilen aylık 5.900,00 TL iştirak nafakasının yıllık ödenecek nafaka miktarı 70.800,00 TL’dir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Artırılması ve Yoksulluk Nafakasının Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm *yoksulluk nafakasının ve iştirak nafakasının artırılmasına ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay *3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 21.02.2008...
Dosyanın incelenmesinde; tarafların boşanması sonucunda velayeti davacıya verilen 2008 doğumlu Nur Sena, 2010 doğumlu Elif Seher, 2015 doğumlu Zeynep Su için 200'er TL iştirak nafakasına, davacı kadın için aylık 250 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, davacı tarafından çocukların nafakasının aylık 300'er TL artırılarak 500'er TL'ye yükseltilmesi, kendisi için yoksulluk nafakasının aylık 750 TL artırım ile 1.000 TL'ye yükseltilmesi için dava açıldığı, mahkemece talebin kısmen kabulü ile iştirak nafakalarının aylık 40'ar TL artırımı ile aylık 240'ar TL'ye yükseltilmesine, davacı için yoksulluk nafakasının aylık 30 TL artırım ile 280 TL'ye yükseltilmesine karar verildiği anlaşılmıştır. 1- Davacının iştirak nafakasının artırılması talebinin kısmen reddi yönünden istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; 6763 sayılı yasanın 41.maddesi ile değişik HMK'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
Aile Mahkemesi'nin 31.03.2022 tarih, 2021/330 esas ve 2022/234 karar sayılı kararının hüküm kısmındaki 1 ve 2 no'lu bentlerin KALDIRILMASINA, diğer bentler muhafaza edilerek kaldırılan bentler yerine geçmek üzere Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b.2. maddesi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm tesisine, 1 no'lu bent; Davacı T1'ın yoksulluk nafakasının artırılması davasının KISMEN KABULÜ ile; Antalya 8....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2014 NUMARASI : 2014/189-2014/733 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması/azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile davacı ve ortak çocuk için ödenen nafakaların yeterli olmadığını ileri sürerek aylık 500.00 TL olan iştirak nafakasının ve aylık 400.00'TL olan yoksulluk nafakasının 2.000.00'er TL ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesi ile davanın reddini istemiştir....
Davacı taraf kendi adına yoksulluk nafakasının, müşterek çocuklar adına da iştirak nafakasının artırılmasını talep etmiştir.Davacı ve müşterek çocuklar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğundan kesinlik sınırı her biri açısından ayrı ayrı hesaplanır....
TMK'nun 176/4. maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda ; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakasının hakkaniyete uygun olarak artırılmalı böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosyanın incelenmesinden, tarafların 29/03/2019 tarihinde kesinleşen karar ile anlaşmalı olarak boşandıkları, davacı lehine aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği anlaşılmaktadır....
Dosya kapsamından; tarafların 31.01.2011 tarihinde kesinleşen kararla boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine 200 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, artırım davası neticesi yoksulluk nafakasının aylık 250 TL’ye yükseltildiği, ilk açılan artırım davasından bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık üç yıllık süre geçtiği anlaşılmaktadır. Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
TMK'nun176/4.maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....