Davalı vekili verilen kararı; davaların birlikte görülmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, tedbir nafakasının boşanma davası ile birlikte görülmesi gerektiğini, mahkemece delillerin hatalı değerlendirildiğini, kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek istinaf etmiş, kararın kaldırılıp taleplerin reddine karar verilmesini istemiştir. Davacılar vekili istinaf başvurusuna cevap vermemiştir. Dava; TMK'nun 197 maddesi uyarınca hükmedilen tedbir nafakasının artırımı ve eğitimine devam eden reşit çocuk lehine yardım nafakası istemine ilişkindir. Evlilik birliğinin korunması ve devamının sağlanması için eşlerin asgari ölçüde uyması gereken bazı yükümlülükler ve karşılamaları gereken bazı ortak giderler mevcuttur. TMK'nın 185/3 maddesi gereğince; eşler birlikte yaşamak; birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadır. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği, her iki eşin birliğin giderlerine katılma zorunluluğu vardır....
İstek halinde nafakanın gelecek yıllarda ne miktarda arttırılacağının karara bağlanması ancak irat biçiminde ödenmesine karar verilen yoksulluk nafakası (TMK.m.176/son) iştirak nafakası (TMK.m.182/3), soybağının hükümleri içinde yer alan ana ve babanın çocuğa karşı nafaka mükellefiyetinde (TMK.m.330/2) ve yardım nafakasında (TMKmd.365/son) söz konusudur. Tedbir nafakasının istek olsa bile gelecek yıllarda artış miktarının karara bağlanması mümkün bulunmamaktadır. Bu yasal durum gözetilmeden davalı-davacı kadınla birlikte yaşayan müşterek çocuk için takdir edilen tedbir nafakasının her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesi ve iştirak nafakası olarak yazılması doğru değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
DAVA KONUSU : Nafaka (Yardım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki yardım nafakası konulu davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesinin yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, taraflar tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353- 355 ve 356.maddeleri gereğince dosya incelendi, gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının reşit olması ile birlikte son olarak almakta olduğu 6.500,00 TL iştirak nafakasının sona erdiğini ,davacının üniversiteye hazırlanmakta olup Bilkent Üniversitesini kazanma ihtimalinin çok yüksek olduğunu belirterek aylık 10.000 ,00 TL yardım nafakası ve nafakaya ÜFE ye göre artış uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir....
DAVA KONUSU : Nafaka (Yardım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki yardım nafakası konulu davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesinin yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, taraflar tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353- 355 ve 356.maddeleri gereğince dosya incelendi, gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının reşit olması ile birlikte son olarak almakta olduğu 6.500,00 TL iştirak nafakasının sona erdiğini ,davacının üniversiteye hazırlanmakta olup Bilkent Üniversitesini kazanma ihtimalinin çok yüksek olduğunu belirterek aylık 10.000 ,00 TL yardım nafakası ve nafakaya ÜFE ye göre artış uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir....
K.sayılı dosyası incelendiğinde; mahkemece, davalı lehine 175 TL yoksulluk, müşterek çocuk lehine 75 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, hükmün davalı ... vekili tarafından temyiz edildiği, ... ....HD'nin 07.04.2011 tarih 2010/5305 E-2011/6129 K sayılı ilamı ile davacının tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden feragat etmesi hususu gözetilmeden davacı yararına maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile hükmün bozulduğu, mahkemece bozmaya uyulduğu ve davacı kadın lehine yoksulluk nafakası talebinin reddedildiği, hükmün bu yönden ....02.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, davacı her ne kadar yoksulluk nafakasının arttırımını talep etmiş ise de dava tarihi (06.08.2012) itibariyle daha evvel verilmiş bir nafaka hükmü yoktur. Ancak HMK'nun 33.maddesi gereğince, olayları açıklamak taraflara, hukuki niteleme ise hakime aittir....
Davalı cevap dilekçesinde; polis olduğunu, yeniden evlendiğini, 4 çocuğunun daha olduğunu, çocuklarından birinin özürlü olduğunu, tedavi gördüğünü, davacıya aylık 200,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuğa aylık 300,00 TL iştirak nafakası olmak üzere toplam aylık 500,00 TL nafaka ödediğini, eldeki davada talep edilen nafakayı ödeyecek maddi gücünün bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini, mahkemece artırıma karar verilecek ise nafakanın enflasyon oranında artırılmasına karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakasının aylık 50,00 TL artırımla 350,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının arttırılması istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; iştirak nafakasının aylık 50,00 TL artırımının hakkaniyete uygun olup olmadığı ve çocuğun ihtiyaçlarını karşılamada yeterli olup olamayacağı noktasında toplanmaktadır....
Özaydın hakkında aylık ayrı ayrı bağlanan 150,00'şer TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık ayrı ayrı 125,00'şer TL arttırılarak aylık ayrı ayrı 275,00 TL'ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin yoksulluk ve iştirak nafakası talebinin reddine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava,yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırımı istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki ikinci bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. ./.. -2- 2-Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....
Aile Mahkemesinin 2015/525 Esas 2015/642 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, müşterek çocukları Muhammed Emin için aylık 300,00TL , Tuba için aylık 350,00TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, müvekkilinin boşanma sırasında baskı altında olduğundan kendisi için yoksulluk nafakası talep etmediğini, ancak müvekkilinin boşanma ile yoksulluğa düştüğünü, çocukların bakımı nedeniyle çalışamadığını ve gelir elde edemediğini, davalının öğretmen olarak çalıştığını, iştirak nafakasının üzerinden ise 4 yıl süre geçtiğini, küçüklerin büyüdüklerini ve mevcut nafakanın yetersiz kaldığını belirterek müvekkili için aylık 750,00TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, müşterek çocuklardan Muhammed Emin için hükmedilen aylık 300,00TL iştirak nafakasının aylık 600,00TL.ye, küçük Tuba için hükmedilen aylık 350,00TL iştirak nafakasının aylık 750,00TLye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....
Madde 328/...) kendiliğinden son bulur. .... olan çocuğun eğitiminin sürmesi halinde ise, TMK’nın 328/... ve 364. maddeleri kapsamında anne-babanın bakım yükümlülüğü yardım nafakası olarak devam eder. Somut olayda da; davacılar, dava tarihi itibariyle ergin olup, eğitimlerinin devam ettiğini ileri sürerek 100'er TL nafakanın 500'er TL'ye çıkarılmasını istediğine göre davanın, iştirak nafakasının artırılması değil, yardım nafakası talebine ilişkin olduğu açıktır. Buna göre mahkemece, dava konusu talebin niteliğinin yardım nafakası olarak değerlendirilmesi ve işin esasının buna göre çözümlenmesi yerinde ise de, hüküm kısmında takdir edilen nafakanın yardım nafakası olduğunun belirtilmemiş olması doğru değildir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/02/2021 NUMARASI : 2020/435 E 2021/115 K DAVA KONUSU : Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Artırımı KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dosyanın bütün halinde tetkikinden; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkilinin Mersin 3....