Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde tarafların boşanmalarına ilişkin yabancı mahkeme ilamının Türkiye'de tanınması yönündeki ... 11. Aile Mahkemesinin 2010/464 Esas sayılı kararının 06.11.2013 tarihinde kesinleştiği, tanıma davası 17.04.2010 tarihinde açılmış olup mal rejimine ilişkin yabancı mahkeme kararının tanınması talepli davadan hem dava hem karar tarihi bakımından önce olduğu, mal rejimine ilişkin yabancı mahkeme ilamının tanınması talebinin dosyaya sunulan yabancı mahkeme kararındaki şerhin kesinleşmeye ilişkin olduğu kabul edilerek davanın kabulüyle, ... ... İlçe Mahkemesinin 30/03/2011 tarihli ve 09 D 01587 Sayılı ilamının tanınmasına karar verilmiştir....
gibi nedenlerle yabancı kararın tenfizi reddedilemez....
Şti. olmasına rağmen şirket ortağı şahsın evine haciz işlemi yapılmaya çalışıldığını,ihtiyati haciz kararının kötüniyetli olarak kullanıldığını,ihtiyati haczin öncelikle kaldırılmasını aksi halde şahsın evine hacze gidilmemesi yönünde karar verilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava hakem kararının tadiline ilişkin kesinleşmiş kararın tanıma ve tenfizine ilişkindir. 5718 sayılı MÖHUK'un yabancı mahkeme ve hakem kararlarının tenfizi ve tanınmasını düzenleyen 50. vd. maddelerine göre, Türkiye'de bir yabancı mahkeme kararının infaz edilebilmesi veyahut kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi bu karar hakkında tanıma veya tenfiz kararı verilmesine bağlı olup, yabancı mahkeme ve hakem kararının tanınması veya tenfizi ise bu kararın usulünce kesinleşmiş olmasına bağlıdır....
Şti. olmasına rağmen şirket ortağı şahsın evine haciz işlemi yapılmaya çalışıldığını,ihtiyati haciz kararının kötüniyetli olarak kullanıldığını,ihtiyati haczin öncelikle kaldırılmasını aksi halde şahsın evine hacze gidilmemesi yönünde karar verilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava hakem kararının tadiline ilişkin kesinleşmiş kararın tanıma ve tenfizine ilişkindir. 5718 sayılı MÖHUK'un yabancı mahkeme ve hakem kararlarının tenfizi ve tanınmasını düzenleyen 50. vd. maddelerine göre, Türkiye'de bir yabancı mahkeme kararının infaz edilebilmesi veyahut kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi bu karar hakkında tanıma veya tenfiz kararı verilmesine bağlı olup, yabancı mahkeme ve hakem kararının tanınması veya tenfizi ise bu kararın usulünce kesinleşmiş olmasına bağlıdır....
Diğer taraftan, tanıma yabancı mahkemece verilen kesinleşmiş bir kararın kabul edilmesi işlemi olup; tanımada amaç, sadece kararın maddi anlamda kesinliğinden yararlanılmasıdır. O halde, tanıma kararı verilebilmesinin ön koşulu bir yabancı mahkeme kararının varlığı ve bu kararın kesinleşmiş olmasıdır. 5718 sayılı Kanunun (MÖHUK), yukarıya metni aynen alınan 59.maddesinde; yabancı ilâmın kesin hüküm veya kesin delil etkisinin, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren hüküm ifade edeceği düzenlenmiştir. Bu hükümle, yabancı mahkemeye ait ilamın kesin hüküm veya kesin delil etkisinin yabancı mahkeme kararının tanınmasından itibaren değil, somut olayda tanımaya konu yabancı mahkemeye ait boşanma kararının kesinleştiği andan itibaren etkisini göstereceği kabul edilmiştir. Bir başka deyişle, tanıma kararları nitelikleri gereği, verildikleri andan geriye etkili olarak yabancı mahkeme kararının kesinleştiği tarih itibariyle hüküm ifade edecektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yabancı Mahkeme İlamının Tanınması ve Tenfizi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizi davası olup, mahkemece davalının yurt dışında olduğu, davacı vekiline yurt dışı tebligat masraflarını yatırmak üzere kesin süre verildiği, bu süre içerisinde yurt dışı tebligat masrafının yatırılmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Dosya içerisinde dava açılırken davacı tarafından yatırılan gider avansı bulunduğu gibi davacı tarafça kesin süre içerisinde yatırılması gereken miktar belirtilmediğinden mahkemece verilen kesin süre de hukuki sonuç doğurmaz....
M... 08/06/1994 tarih ve 011 1 C 67/94g Esas sayılı kararı ile bağlanan 218.02 Euro nafakayı gayri resmi olarak başka bir kişi ile yaşamasına rağmen almaya devam ettiğini, davalının kötü niyetli olarak yabancı mahkeme kararlarının Türkiye'de tanınması yoluna gitmediğini, yabancı mahkeme kararlarından dolayı davacının mağdur olduğunu ileri sürerek, yabancı mahkeme kararlarının tanınmasını ve davalının bir başkası ile gayri resmi olarak yaşaması nedeni ile yabancı mahkemece bağlanan nafaka ve bu nafakaya bağlı olarak verilen kararların iptal edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; yabancı mahkeme tarafından verilen nafakanın Türk Mahkemelerince kaldırılamayacağını, müvekkilinin başka bir kişi ile yaşamasının söz konusu olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Dava, taraflar arasında yabancı mahkemece verilmiş bulunan kesinleşmiş kararın tenfizi talebine ilişkindir. Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, tenfizi talep olunan mahkeme kararı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, ... Mahkemesinin 12 Haziran 2019 tarih ve ... dava numaralı dosyasında verilen kararın taraflarca itiraz edilmeksizin kesinleştiği belirtilerek, kararın tanınması ve tenfizi talebine ilişkindir. Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuk Hakkında Kanunun (MÖHUK) 50.maddesinde "Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye'de icra olunabilmesi yetkili Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır." denilmektedir....
Bu düzenlemelerden birisi 5718 Sayılı Mülletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun olup bu kanunun 60 ve 63. maddeleri arasında yabancı hakem kararlarının tenfizi düzenlenmiştir. İkinci düzenleme Türkiye tarafından onaylanan Yabancı Hakem Kararları'nın Tanınması ve Tenfizi Hakkında NewYork Kanvansiyonu'dur. Ayrıca Türkiye'nin bazı devletlerle yaptığı iki taraflı adli yardımlaşma anlaşmalarında hakem kararlarının tanınması ve tenfizine ilşkin hükümler yer almaktadır. 4686 Sayılı Kanunun 1. maddesinde amacının, Milletlerarası Tahkime ilişkin Usul ve Esasların düzenlenmesi olduğunun ifade edildiği, devamında da yabancılık unsuru taşıyan ve tahkim yerinin Türkiye olarak belirlendiği veya bu kanun hükümlerinin taraflar ya da hakem veya hakem kurulunca seçildiği uyuşmazlıklar hakkında uygulanacağı ifade edilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davaname ile velâyet ve açılan nafakaya ilişkin yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizi davasında, yabancı mahkeme kararının onanmış aslı veya onanmış örneği ve onanmış tercümanının, kesinleştiğini gösteren onanmış yazı veya belgenin olup olmadığı, tanınma ve tenfiz koşullarının oluşup oluşmadığı, hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır. İlgili Hukuk 5718 sayılı kanunun 50 nci, 51 inci, 52 nci, 53 üncü ve 54 üncü maddeleri; 1973 tarihli Lahey Sözleşmesi; 1956 tarihli New York Sözleşmesi; 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi. 3....