"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm evlat edinmeye dair yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi istemine ilişkin olup, inceleme görevinin Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren 26.02.2016 tarihli 2016/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 18. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünülmektedir. Ne var ki, Yargıtay Kanununda 6644 sayılı kanunla yapılan ve 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik gereğince dosyanın bu Daireye değil, işbölümü uyuşmazlıklarını çözmekle görevli Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.11.04.2016 (Pzt.)...
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 16/09/2021 tarih ve 2021/274 Esas 2021/262 Karar sayılı kararıyla davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kanaatiyle görevsizlik kararı verildiği, Antalya 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 30/09/2021 tarih 2021/1376 Esas 2021/1212 Karar sayılı kararıyla davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin Antalya 11. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kanaatiyle karşı görevsizlik kararı verildiği, her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığının doğduğu, sorunun merci tayini yoluyla çözülebileceği tespit edilmiştir. Antalya 11. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Antalya 6. Sulh Hukuk Mahkemesi arasında görevli mahkeme hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Delillerin Değerlendirilmesi İle Hukuki Sebepler ve Gerekçe: Dava yabancı mahkeme kararının tanıması ve tenfizi istemine ilişkindir....
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, tenfizi istenen kararın TTK’nun 329 ve 405/2. maddesine aykırı olduğu, benzer nitelikteki Türkiye’de açılan davaların bu nedenle reddedildiği, bu durumun açıkça kamu düzenine aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili ve katılma yolu ile davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin katılma yolu ile yapmış olduğu temyiz temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının kamu düzenine ilişkin TTK’nun 329 ve 405/2. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. Davaya konu ......
Bölge Adliye Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari satım sözleşmesinden kaynaklandığı, tarafların tacir olmasına, uyuşmazlığın da ticari işten kaynaklanmasına göre davaya bakmakla görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesi olduğu, MÖHUK’un 51. maddesinde yabancı hakem kararlarının tenfizi ve tanınması davalarında asliye mahkemelerinin görevli olduğunun belirtildiği, asliye ticaret mahkemesinin de bir asliye mahkemesi olduğu, davanın genel yetkili mahkemede açıldığı, somut olaydaki talebin yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizine ilişkin bulunduğu, dosya kapsamına göre, buna ilişkin yasal düzenlemelere aykırılık bulunmadığı, Türk tenfiz hakimi kural olarak revision au fond yasağı uyarınca yabancı mahkeme kararının doğruluğunu inceleyemeyeceği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Kamu düzeni, tarafların uymak zorunda oldukları kamu ve özel hukuktan doğan ve tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri kuralların bütünü olarak anlaşılmalıdır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 54/c maddesinde, hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması hali tenfiz şartları içinde sayılmış olup, buna göre, yabancı mahkeme kararının verilmesinde uygulanan hukuk ve bunun hangi ölçütlere göre uygulandığı değil, yabancı kararın Türkiye’de icra edilmesi halinde meydana gelecek sonuçların Türk kamu düzenini ihlal edip etmeyeceğinin araştırılması gerekir. Anılan maddede yer alan “Hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması” ifadesinden, yabancı mahkeme kararının esasına uygulanan hukukun Türk kamu düzenine aykırılığının incelenemeyeceği, sadece hükmün tenfizi neticesinde ortaya çıkan hukukî sonuçların kamu düzenine aykırı olması halinde yabancı mahkeme kararının tenfizi isteminin reddedileceği sonucuna varılmalıdır....
Taraflar arasındaki yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, yabancı mahkeme kararının tanınmasına ve tenfizine karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında karar verilmiştir....
Yargı Yetki Bölgesinin... sayılı kararının velayet ve nafakaya ilişkin hükümlerinin 5718 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hakkındaki Kanun'un 56. ve 58. maddesi uyarınca tenfizine karar verildiği ve bu kararın da Dairemizin ... tarihli ... Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği görülmüştür. Yabancı mahkeme ilamlarının tanınması ve tenfizi kurumu, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’da düzenlenmiş olup, mezkur Kanun’un 50. maddesi uyarınca yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye'de icra olunabilmesi yetkili Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesi ile mümkündür. Anılan Kanun’un 58. maddesi uyarınca da tanıma, yabancı mahkeme kararına kesin delil veya kesin hüküm vasfını kazandırır....
Holdings A.Ş. olup müvekkili şirketin bu şirketle alakasının olmadığını, bu nedenle müvekkiline hususmet yöneltilemeyeceğini, yabancı mahkeme kararının ususlune uygun olarak tebli edilmediğini, savaunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece,iddia, savunma, ve tüm dosya kapsamına göre, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararında davalı gösterilen ... Holdings SA'nın ... şehri ticaret siciline kayıtlı olduğunun belirtildiği, davalı ile: ... Holdings S.A arasında bir ilişki tespit edilemediği, davalıya usulüne uygun tebligat yapılmadığı, yabancı mahkeme kararının gerekçeden yoksun olduğu ve kamu düzenine açıkca aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararında ...Ticaret Odası'na kayıtlı olan ... Holding S.A. davalıdır. İşbu davada davalı olarak gösterilen ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm soyadı düzeltilmesine ilişkin Yabancı mahkeme karının tenfizi (tanınması) istemine ilişkin olup inceleme görevi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 11.03.2010(Prş.)...
Dosya kapsamındaki, dava dilekçesi içeriğinden davacının yalnızca kısıtlı adayına vasi tayin edilmesini istediği, yurt dışında verilmiş olan vasilik kararının delil mahiyetinde ibraz edildiği ve vesayet işleri kamu düzenini ilgilendirdiğinden bir Türk vatandaşı hakkında verilen yabancı vesayet kararının Türkiye’de tanınması veya tenfizi olanaklı olmadığından uyuşmazlığın Konya 3. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Konya 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 18.09.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....