Davacı vekilince dava dilekçesi ekinde tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının ve Türkçe tercümesinin sureti sunulmuş olup, Mahkememizin 04/08/2022 tarihli tensip zaptının 10 numaralı bendi gereğince davacı vekiline MÖHUK 53/1-a maddesi gereğince tenfizini talep ettiği ... Hukuk Mahkemesi 17.Şubesi’nin 15/03/2016 tarih, ... Esas, ... Karar sayılı kararın ve kesinleşme şerhinin apostil şerhli aslı ile onanmış tercümesini sunması için 1 aylık kesin süre verilmiş, davacı vekilince 28/09/2022 tarihinde yabancı mahkeme kararının aslı ve tercümesinin sunulduğu beyan edilmiş ise de davacı vekilince sunulan beyan dilekçesinin ekinde sadece tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının onaylı tercümesi ile yabancı mahkeme kararının suretinin bulunduğu, yabancı mahkeme kararının aslının verilen kesin süreye rağmen kesin süre içerisinde ve duruşma gününe karar dosyaya ibraz edilmediği anlaşıldığından 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 53....
Dava, mirasın reddine ilişkin yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizi istemine ilişkindir. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 58.maddesi bu hususun hangi koşullarda gerçekleşebileceğini göstermektedir. Madde 58 – (1) Yabancı mahkeme ilâmının kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi yabancı ilâmın tenfiz şartlarını taşıdığının mahkemece tespitine bağlıdır. Tanımada 54 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi uygulanmaz. (2) İhtilâfsız kaza kararlarının tanınması da aynı hükme tâbidir. (3) Yabancı mahkeme ilâmına dayanılarak Türkiye'de idarî bir işlemin yapılmasında da aynı usul uygulanır....
Mahkemece; "Dosya içerisinde bulunan tüm kanıt ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde; davalının bahsettiği karar ile mahkememizce tenfizi istenen kararın farklı kararlar olduğu, bu nedenle İsviçre Devleti Bezırksgerich Bülach Yerel Mahkemesi'nin 13/05/2013 tarih ve FK 13000- C/U OS/es işlem numaralı 13/05/2013 kesinleşme tarihli nafaka kararının Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuk Hakkında Kanun'un 58. ve 54.maddeleri gereğince davacının davasının kabulü ile yabancı mahkeme ilamının tanınmasına ve tenfizine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "1- Davacının davasının kabulü ile; İsviçre Devleti Bezırksgerich Bülach Yerel Mahkemesi'nin 13/05/2013 tarih ve FK 13000- C/U OS/es işlem numaralı nafaka kararının TANINMASI VE TENFİZİNE" karar verilmiştir....
in mirasın reddine ilişkin dosya No: 63 VI 255/13 63 I 130/13 sayılı kararının da tanınması ve tenfizine karar verdiğini, MÖHUK 52,53 vd. maddeleri uyarınca tanıma ve tenfiz kararı istenen yabancı mahkeme kararının kesinleşmiş olmasının şart olduğunu, dava konusu tanınması ve tenfizi istenen mahkeme kararlarının kesinleşmediğini, tanınmasına ve tenfizine karar verilen yabancı mahkeme kararlarının açıkça kamu düzenine aykırı olduğunu, bu nedenlerle İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C....
.maddesinde yer alan düzenleme bu şekildedir.Davaya konu istem, yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizine ilişkin bulunmakla öncelikle, buna ilişkin yasal düzenlemeler ile kavram ve kurumların irdelenmesinde yarar vardır: Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizi, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun(MÖHUK)’un İkinci Kısmının İkinci Bölümünde düzenlenmiştir....
Buna göre, yabancı mahkeme kararlarının tanıması ve tenfizi davasında görevli mahkeme asliye mahkemesidir. Yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizinde asliye mahkemeleri de görev ilişkisi çerçevesinde davaya bakar.( HGK 15.06.2016 tarihli ve 2014/19- 1090 E. 2016/819 K.) İhtilâfsız yargı alanında verilen mahkeme kararlarının tanınması da aynı hükümlere tabi tutulmuştur (MÖHUK m. 58/2). Yabancı ülkedeki kararı veren yabancı mahkemenin sulh veya asliye yahut da istinaf mahkemesi olması tanıma ve tenfiz davasında görevli mahkemeyi etkilemez. Bu durumda, davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek delillerin değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken İDM'ce Sulh Hukuk Mahkemelerine görevsizlik kararı verilmesi dairemizce isabetsiz bulunmuştur....
Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ : 23/01/2014 NUMARASI : 2013/80-2014/40 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava münhasıran, nafaka yükümlülüğü konusundaki yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi isteğine ilişkindir. Mahkemece, nafaka alacaklarının tahsili ile ilgili uluslararası sözleşmeye göre tenfize yada tanımaya lüzum olmaksızın doğrudan Türkiye'de icra ettirilebilmesi mümkün bulunduğu gerekçe gösterilerek istek reddedilmiş, kararı davacı temyiz etmiştir. Özel hukuka ilişkin yabancı mahkeme ilamlarının Türkiye'de icrası tenfiz kararının alınmasına bağlıdır (5718 sayılı MÖHUK md. 50)....
Bölge Mahkemesi' nin 10/05/2016 tarihli kararının tanıma ve tenfizi şartlarının oluşup oluşmadığı, davalının savunma hakkının kısıtlanıp kısıtlanmadığı noktalarında toplandığı anlaşıldı. Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, yabancı hakem kararı ve tüm dosya ekleri hep birlikte incelenmiştir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, MÖHUK’un 50 vd.m. uyarınca yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi istemine ilişkin olup, davalı davaya cevap dilekçesinde savunma hakkının ihlal edildiğini iddia etmektedir. 5718 sayılı MÖHUK’un 53.maddesi uyarınca dava konusu yabancı mahkeme kararının kesinleşme şerhli aynı zamanda apostilli şerhi içeren ... dilindeki aslı ve Türkçe tercümesinin dosyaya sunulduğu görülmüştür....
MÖHUK m.50/1) Tanıma kararı, yabancı karardaki nafaka yükümlülüğü ile ilgili hükme icra edilebilirlik kazandırmaz. Nafaka alacaklısı, velayet kendisine bırakılan davacı (anne) olduğuna ve çocuğun ergin olduğu tarihe kadar birikmiş nafaka alacağını icra ettirmekte annenin hukuki yararı bulunduğuna göre, çocuğun, tenfiz ve tanıma davasının açıldığı 25.7.2006 tarihinde ergin olmasının hukuki önemi bulunmamaktadır. “Nafaka Yükümlülüğü Konusundaki Kararların Tanınması ve Tenfizine İlişkin (2.10.1973 tarihli) Lahey Sözleşmesi” (R.G. 16.2.1983 sayı:17961); münhasıran nafaka yükümlülüğüne ait olmayan, nafaka yükümlülüğü yanında başka bazı hükümleri de ihtiva eden yabancı mahkeme kararlarının, yalnızca nafaka yükümlülüğü ile ilgili bölümüyle sınırlı olarak uygulanabilir. (Söz. m.3) Türkiye ve kararı veren Fransa bu Sözleşmenin tarafıdır....
Bununla beraber, Türkiye’nin New York Sözleşmesine taraf olduğu 08.05.1991 tarihinden itibaren ve bugün itibariyle, bu sözleşmeye taraf olmayan bir devlet ülkesinde verilen ve yerli olmayan hakem kararları, MÖHUK kapsamına giren hakem kararlarıdır. (Banu Şit, Kurumsal Tahkim ve Hakem Kararlarının Tanınması ve Tenfizi, ... 2005, sh.194) 5718 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 60-63. maddelerinde yabancı hakem kararlarının tenfizi düzenlenmiştir. Buna göre, “kesinleşmiş” ve “icra kabiliyeti kazanmış” veya “taraflar için bağlayıcı olan” yabancı hakem kararlarının tenfiz şartlarını yabancı mahkeme kararlarının tenfizi şartlarından farklı olarak ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. MÖHUK'un 60/1. maddesinde "Kesinleşmiş ve icra kabiliyetini kazanmış veya taraflar için bağlayıcı olan yabancı hakem kararları tenfiz edilebilir."...