DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; taraflar arasındaki ortaklık ilişkisinin sona erdiğinin tespit edilmesi ve davalı kooperatife ait taşınmaz varlıklardan, davacıya pay verilmesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Mahkemece, açılan davanın kısmen kabulü ile, davacının 06/11/2015 tarihi itibariyle kooperatif üyeliğinin sona erdiğinin tespitine, davacı tarafın kooperatiften çıkma payı talebinin reddine karar verilmiş; karar davacı vekili tarafından itiraz edilmiştir....
Dosyanın incelenmesinde mahkemenin gerekçesine esas 16.07.2014 tarihli genel kurul toplantısına ait toplantı tutanağı, çağrı, hazırun belgelerin dosyada bulunmadığı, getirtilen karar defteri fotokopisinde de genel kurul yapıldığına dair belgeye rastlanmadığı ve 16.07.2014 tarihli yönetim kurulu toplantısında dernek iş ve işlemlerinde, yazışmalarda, fatura ve tahsilat işlemlerinde ...'in görevlendirilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 62. maddesinde, derneklerin 60. maddenin son fıkrası gereğince yapılan yazılı bildirimi izleyen altı ay içinde ilk genel kurul toplantılarını yapmak ve zorunlu organlarını oluşturmakla yükümlü oldukları; 87. maddesinde ise, ilk genel kurul toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmamış ve zorunlu organların oluşturulmamış olması halinde, her ilgilinin sulh hakiminden, derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitini isteyebileceği hükme bağlanmıştır....
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin özellikle karar defterinin incelenmesinden; derneğin 23.02.2014 tarihinde yönetim kurulunun üye alımı ve derneğin açılış tarihini belirlemek için, 04.01.2015 tarihinde genel kurulun belirlenmesi için, 20.01.2015 tarihinde üye alımı, 23.01.2015 tarihinde yönetim kurulu başkanlığı vb işler için toplandığı ve daha sonraki tarihlerde de yönetim kurulunun karar almak için toplandığı, 18.11.2017 tarihinde ise genel kurul toplantısı içeriğinde toplantı yapıldığı ancak hazırun cetveli, çağrı belgeleri vb dosya içerisinde mevcut olmadığı, 19.11.2014 tarihinde kurulan derneğin ilk genel kurulunu TMK'nın 87-2 ve TMK'nın 62. maddeleri gereği yapmadığı anlaşıldığından; mahkemece, derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi, doğru görülmemiştir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin ana sözleşmesinin 22/04/1994 tarihinde tescil ve ilan edilerek kurulduğunu, dosyaya gelen ticaret sicili kayıtlarından da tevsik edileceği üzere kooperatifin son tescilini 04/11/2021 tarihinde yaptırdığı, 04/09/2021 tarihinde yapılan genel kurulda 2019/2020 hesap yılı genel kurulunda yönetim kurulu asil üyeliğine ..., ..., ...'ın, yönetim kurulu yedek üyeliğine ise ..., ... ve ...'nın 3 yıl süre ile seçildiğini ve yönetim kurulu üyelerine aynı zamanda tasfiye kurulu olarak yetki verildiğini, genel kurulda seçilen yönetim ve tasfiye kurulu üyelerinin görev süresini henüz dolmadığını ve görevlerinin 04/09/2024 yılına kadar devam ettiğini, yine 04/09/2021 tarihli genel kurul toplantısında denetim kurulu asil üyeliğine ..., ...'ın denetim kurulu yedek üyeliğine ise ... ve ...'in seçildiklerini beyan etmiştir....
Davalı dernek tüzüğüne göre derneğin yönetim kurulu temsil eder. Geçici yönetim kurulu başkan ve başkan yardımcısının derneği organlar oluşturana kadar tek başlarına temsil edeceğine dair tüzükte herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Derneği temsil yetkisi geçici yönetim kuruluna ait olduğundan yönetim kurulu üyelerine karşı davanın yöneltilmesi taraf teşkili sağlanıp karar verilmesi gerekir. Ayrıca Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 2017/12453 esas 2018/17377 karar sayılı ilamında da açıkça belirtildiği üzere Dernekler Kanununda tasfiye konusunda hangi mahkemenin görevli olduğu açıkça gösterilmediğinden görevli mahkeme genel hükümlere göre tespit edilecektir. 6100 sayılı HMK'nın 1.maddesinde mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği ve göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğu belirlendiğinden bu hususun mahkemelerce yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir....
Konu 16/10/2016 günlü ... sayılı yönetim kurulu toplantısında görüşülerek istifası kabul edilmiş, hissesini devretmesi durumunda da borcu tahsil edilmek suretiyle devri uygun görülmüştür. Sonuç olarak; dosyaya sunulan istifa dilekçesi ve kooperatif yönetim kurulu kararı kapsamında davacının istifasının kabul edilmesiyle, kooperalif ortaklığı 16/10/2018 tarihi itibariyle sonlandığı sonuç ve kanaatine varılmıştır. Her ne kadar davacı taraf daha sonrada istifa işlemini geri aldığını beyan etmişse de, kooperatif belgeleri üzerinde yapılan incelemelerde, davacının hissesini devrettiğine ya da çıkarılması sonrasında 3 aylık süre içerisinde çıkarılma kararına itiraz ettiğine dair bir tespitte bulunulmadığı gibi, çıkarma kararının kabul edildiğinin davacıya bildirildiğine dair bir tespitte de bulunulmamıştır. Bu nedenle davacının üyeliği sona erdiğinden ve dava tarihi itibariyle bulunmadığından kooperatif üyeliğinin tescili talebinin reddine karar verilmiştir....
Noterliği'nin 07/10/2019 tarih ve .... yevmiye numaralı istifanamesi dosyamız arasına celp edilmiştir. Anonim şirket yönetim kurulu üyesi, istifa yoluyla üyelikten çekilebilir. İstifa, tek taraflı, karşı tarafa varması gereken bir irade beyanıdır. Herhangi bir şekle tabi olmamakla birlikte ispat açısından yazılı verilmesi yerinde olur. İstifa edenin bu yoldaki irade açıklamasının ortaklığa ulaşması ile sonuç doğuran tek taraflı bozucu ve yenilik doğurucu bir hukuki işlemdir. İstifa, yönetim kuruluna veya yönetim kurulu başkanına yöneltilir. Yönetim kurulu tek kişiden oluşuyorsa veya yönetim kurulunun tamamı istifa ediyorsa o takdirde adres genel kuruldur. Yönetim kurulu üyesi istifa etmekle yönetim kurulu üyeliği düşer ve ortaklığın istifayı kabulü de söz konusu değildir. Ancak, istifanın üçüncü kişiler yönünden sonuç doğurabilmesi için ticaret sicilinde ilan edilmesi gerekir (Doç. Dr. Necla Akdağ Güney, Anonim Şirket Yönetim Kurulu, 2.Baskı, Sayfa 58-60)....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Kooperatif Üyeliğinin Kooperatif Kayıtlarına Tescili KARAR : 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil T1, T3 üyesi olduğunu ancak ihtilaf nedeniyle kooperatifteki üyeliklerinin tespiti amacıyla açılan davada davalı kooperatifin yönetim kurulu üyelerinin beyan sunarak davayı kabul ettiklerini, yargılama neticesinde Bakırköy 2....
davacı vekili temyiz etmiştir. ...Davacı vekili, davacının davalı kooperatife üye olduğunun tespiti, tescili ve ortaklık senedi düzenlenmesi talebi ile dava açmıştır....
Özetle dernek genel kurulunda dernek üyeleri tarafından seçilen derneğin yürütme ve temsil organı olan yönetim kurulu görevlerini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirmek zorundadır. Türk Medeni Kanunu'nun derneklere dair hükümleri ile Dernekler Kanunu hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; kanun koyucu, öncelikle genel kurulu olağan toplantıya çağırma görevini yönetim kuruluna verdiği, bu yükümlülüğü yerine getirmeyen veya toplantının yapılmasına rağmen sonuç bildirisini süresinde mülki idare amirliğine bildirmeyen dernek yönetim kurulu başkanına idari para cezası verilmesini öngörerek, derneğin genel kurullarının kanun ve dernek tüzüğünde belirtilen zaman aralıklarında yapılmasını ve derneğin tüzel kişiliğinin devam etmesini öngörmüşken, yönetim kurulunun bu görevini yerine getirip dernek üyelerini usulüne uygun toplantıya çağırmasına rağmen üst üste iki genel kurul toplantısının yapılamamasını ise kendiliğinden sona erme sebebi kabul etmiştir....