WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Velayetin Tedbiren Düzenlenmesi-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından, reddedilen velayetin tedbiren düzenlenmesi davası, davalı-davacı kadının kabul edilen birleşen nafaka davası, iştirak ve yoksulluk nafakası yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise, davacı-davalı erkeğin kabul edilen boşanma davası, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-davacı kadın vekili, cevap dilekçesinde tanıklarını göstermiş, ancak adreslerini bildirmemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Geçici Velayetin Düzenlenmesi ve Bağımsız Nafaka Davası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadın dava dilekçesinde müşterek çocuk ile birlikte kendisi içinde tedbir nafakası (TMK m.197) ve tedbiren velayetin düzenlenmesi talebinde bulunmuş, mahkemece kadının ayrı yaşamakta haklılığını kanıtlayamadığı gerekçesiyle bu talep reddedilmiştir. Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden, davalı erkeğin annesinin "artık kızınızı istemiyoruz götürün dediği, davalının da bunun üzerine annemin istemediğini bende istemem" diyerek ayrı yaşamaya sebebiyet verdiği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu olaylara göre davacı kadın ayrı yaşamakta haklıdır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: ... tarafından ... ve ...'in yabancı mahkeme ilamı ile boşanmalarına ilişkin kararın tanındığı ve boşanma ilamının nüfusa işlendiği halde tarafların velayete tabi çocukları ile ilgili velayet düzenlemesinin bulunmadığından bahisle çocukları ...'in velayeti hakkında karar verilmesi talep edilmiş, mahkemece duruşma açılmaksızın dosya üzerinden velayetin davalılardan anne....'e bırakılmasına karar verilmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 382/2-b-13. maddesine göre velayetle ilgili davalar bir "çekişmesiz yargı" işidir. Çekişmesiz yargı işlerinde kural olarak "basit yargılama usulü" uygulanır (HMK m. 385/1.)...

        in çıkarına ve tarafların durumuna uygun olacağı" gerekçesiyle velayetin değiştirilerek anneye verilmesine karar verilmiştir. Toplanan delillerden boşanma davasından sonra velayet sahibi babanın velayet görevini kötüye kullandığı veya velayetin değiştirilmesini gerektiren ihmal, ve istismarının varlığı ispatlanamadığı gibi kişisel ilişkiye engel olduğu iddiası da kanıtlanamamıştır. Çocuğun velayete ilişkin beyanının üstün yararına uygun olduğuna dair delil de bulunmamaktadır. Toplanan deliller, velayetin değiştirilmesi koşullarının oluştuğunu kabule elverişli değildir. Gerçekleşen bu durum karşısında, davalı-davacı annenin velayetin değiştirilmesine yönelik davasının reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava velayetin kaldırılması isteğine ilişkindir. Hakkında velayetin kaldırılması istenen çocuk .... 29.07.1998 doğumludur. Babası, 16.06.2011 tarihinde ölmüş ve dava konusu çocukla birlikte kardeşi 27.03.2003 doğumlu ....velayeti annede kalmıştır. Davacı hala inceleme konusu davayı 30.10.2014 tarihinde açmıştır....

            Somut olayda, hükümlü olan ve annesinin velayeti altına alınan davacı, vasinin değiştirilmesini ve yeni vasi atanmasını talep etmiş olup annesinin velayeti altında bulunduğundan, öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar Aile Mahkemesinin görevine girmektedir. Velayetin kaldırılmasına karar verilmesi halinde vasi tayini hususu gündeme geleceğinden Aile Mahkemesi görevlidir.(TMK.348.m) Bu durumda uyuşmazlığın ...2. Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ...2. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 22.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Somut olayda, davacı kısıtlının vasisinin değiştirilmesini ve yeni vasi atanmasını talep etmiş olup, kısıtlı annesinin velayeti altında bulunduğundan, öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar Aile Mahkemesinin görevine girmektedir. Velayetin kaldırılmasına karar verilmesi halinde vasi tayini hususu gündeme geleceğinden Aile Mahkemesi görevlidir.(TMK.348.m) Bu durumda uyuşmazlığın kül halinde Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Nusaybin Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 19.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın vesayete ilişkin olduğunu, velayete dair bir davanın bulunmadığını belirterek görevsizlik yönünde karar vermiştir Somut olayda, davacı kısıtlının vasisinin değiştirilmesini ve yeni vasi atanmasını talep etmiş olup, kısıtlı annesinin velayeti altında bulunduğundan, öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar Aile Mahkemesinin görevine girmektedir. Velayetin kaldırılmasına karar verilmesi halinde vasi tayini hususu gündeme geleceğinden Aile Mahkemesi görevlidir.(TMK.348.m) Bu durumda uyuşmazlığın Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13/04/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                  Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz. (HMK m.362/1-ç). Açıklanan sebeple davacı babanın velayetin değiştirilmesi davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenle davacı babanın reddedilen velayetin değiştirilmesi talebi yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 23.06.2022 (Prş.)...

                    Somut olayda;Velayetin değiştirilmesi davasında birleştirme kararı verilmesinden önce uzmanlardan alınan raporda "velayetin değiştirilmesini gerektirir bir durumun olmadığı,çocuğun anne ile daha sık kişisel ilişki kurmasının gerekli olduğu"bildirilmiş,her iki dava birleştirildikten sonra aynı uzmanlardan alınan 22.10.2020 havale tarihli raporda ise"...süreç içerisinde çoçuğun yoğun bir şekilde yönlendirilmiş olduğu, taraflar arasındaki çekişmenin baba tarafından yoğun bir şekilde küçüğe yansıtıldığı,bu durumun uzun vadede küçük ile anne arasındaki bağa zarar verip küçüğün anneye yabancılaşmasına sebep olabileceği,velayet hakkının baba tarafından kötüye kullanılmış olduğu izlenimi edinildiği,velayetin anneye verilmesinin uygun olacağı kanaati"bildirilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu