"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Düzenlenmesi-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından; ortak çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Temyize konu iştirak nafakasının yıllık miktarı 1.200,00 TL olup, karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı 1.690,00 TL'yi geçmediğinden Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/2. maddesi gereğince temyiz isteğinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz talebinin yukarıda gösterilen sebeple REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 26.03.2018(Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında birleştirilerek görülen “torunla kişisel ilişki kurulması ve velayetin kaldırılması” davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ilgın Asliye Hukuk Mahkemesince (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) “her iki davanın kabulüne” dair verilen 31.05.2011 gün ve 2009/507 E., 2011/187 K. sayılı karar, davalılar vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 7.06.2012 gün ve 2011/19851 E., 2012/15504 K. sayılı kararı ile; "...1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalıların kişisel ilişki düzenlenmesi davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalıların velayetin kaldırılması davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Toplanan delillerden ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki "yoksulluk ve iştirak nafakası" davası ile "velayetin değiştirilmesine" ilişkin davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı tarafından; "velayetin değiştirilmesi" davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı tarafından gösterilen tanıkların, velayetin değiştirilmesi isteğine ilişkin değil de, bununla ilgili olmayan "tarafların ekonomik ve sosyal durumları hakkında beyanda bulunacaklarının" davalı vekili tarafından açıkça ifade edilmiş olması karşısında temyizin kapsamı da dikkate alınarak dinlenmemiş olmalarının sonuca etkili bulunmadığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA...
Somut olayda; vesayet altına alınmak istenen çocuğun halen velayet altında bulunduğu, davacının dilekçe içeriğine göre öncelikle üzerinde bulunan velayetin kaldırılmasının istendiği, velayetin kaldırılması halinde, ancak vasi tayini sözkonusu olabileceğinden bu aşamada uyuşmazlığın aile mahkemesinde görülüp sonuçlarındırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince İnegöl Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 26.06.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile) Taraflar arasındaki velayetin kaldırılması ve merci tayini hukukuna ilişkin davada ... Asliye Hukuk (Aile) ile Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dilekçesinde kız kardeşinin öldüğünü, eniştesinin ise çocukları terk ... gittiğini belirtip, yeğenleri olan ... ve ... için babası üzerindeki velayetin kaldırılması ile çocuklara vasi tayini edilmesini talep etmektedir. 4787 Sayılı Yasanın 4/1. maddesi gereğince Türk Medeni Yasasında üçüncü kısım hariç olmak üzere 2. kitapta yazılı hususların aile mahkemesi görevi içinde olduğu yasa hükmüdür. Velayetin kaldırılmasına ilişkin dava Türk Medeni Yasasının 2. kitabında yer aldığından aile mahkemesinde görülmesi tartışmasızdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi Velayetin kaldırılmasına ilişkin olarak açılan davada Şanlıurfa Aile Mahkemesi ile Şanlıurfa 1.Çocuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, velayetin kaldırılması istemine ilişkindir. Şanlıurfa Aile Mahkemesince, velayetin kaldırılması talebine konu olan çocuğun ailesi tarafından istismar edilen ve suça sürüklenen çocuk olduğu belirtilip, uyuşmazlığın Çocuk Mahkemesinin görevine girdiğinden söz edilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Şanlıurfa 1. Çocuk Mahkemesi ise, velayetin kaldırılmasına ilişkin davaların Aile Mahkemesinin görevine girdiğinden söz ederek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. İstek öncelikle çocuk üzerindeki annenin velayet hakkının kaldırılmasına ( TMK. 348/2 md. ) yöneliktir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava velayetin kaldırılması isteğine ilişkindir. Hakkında velayetin kaldırılması istenen çocuk 11.02.2000 doğumludur. Babası, 04.03.2013 tarihinde ölmüş ve çocukların velayeti anneye kalmıştır. Davacı babaanne inceleme konusu davayı 01.04.2015 tarihinde açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonrası davalı anne üzerindeki velayetin kaldırılmasına ve vasi tayin edilmek üzere sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunulmasına karar verilmiş, karar davalı anne tarafından temyiz edilmiştir. Annenin, velayet görevini gereği gibi yerine getirmediği, çocuğa yeterli ilgiyi göstermediği veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsakladığı kanıtlanamamıştır (TMK m. 348)....
Davalı karşı davacı (kadın) vekili istinaf dilekçesinde, velayetin annede kalmasına ve baba ile belirli gün ve saatlerde ilişki tesisine karar verilmesinin doğru olduğunu, ancak davacı lehine 4.080,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesinin yanlış olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının karşı tarafa vekalet ücreti ödemesine yönelik verilen kararının bozularak lehine karar verilmesini talep etmiştir. Asıl dava velayetin değiştirilmesi bu talebin reddi halinde baba ile çocuk arasındaki şahsi ilişkinin anne refakati olmadan yatılı olarak yeniden düzenlenmesi, karşı dava, kişisel ilişkinin pedagog eşliğinde ve yatısız olarak düzenlenmesi davasıdır....
Aile Mahkemesince, evlatlık ilişkisinin kaldırılması davası hak düşürücü süreden red edilerek, velayetin kaldırılarak davacıların vasi olmasına hakkındaki dava tefrik edilerek, Sulh Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın evlatlık ilişkisinin kaldırılması ve kişisel ilişki kurulması davası olduğu gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir. Velayet altında bulunmayan her çocuk vesayet altına alınır.(TMK 409. m.) Somut olayda vesayeti istenilen çocuk, evlat edinen davalının velayeti altında bulunduğundan öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar Aile Mahkemesinin görevine girmektedir. Velayetin evlat edinenden kaldırılıp, anne, babaya verilmesinde sakınca bulunan hallerin saptanması halinde ise Aile Mahkemesi çocuğun vesayet altına alınması konusunda Sulh Hukuk Mahkemesine ihbarda bulunacaktır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişki Süresinin Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, velayetin değiştirilmesi talebinin reddi yönünden; davalı tarafından ise yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının velayetin değiştirilmesi davasının reddi kararına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Velayetin yeniden düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç)....