Mahkemece, velayet görevi kendisine bırakılan babanın ölümü üzerine, çocuklar üzerindeki velayetin doğrudan anneye geçmeyeceği, ne velayet ne de vesayet altında bulunmayan küçüklerin medeni haklarını kullanmalarının imkansız hale geleceği, bu süre zarfında okula giden küçüklerin menfaatleri doğrultusunda vasi atanması gerektiğinden vasi olarak atanan ...'ın bu görevini iyi bir şekilde yerine getirdiği ve ayrıca küçüklerin de dedelerinin yanında kalmak istedikleri, küçüklerin yaşamında vasi olan dede ...'ın yer alması gerektiği ve çocukların babanın ölümü neticesinde yaşadıkları boşluğun hayatta kalan diğer ebeveyn anne yerine vasi olan dede ...'ın ilgi ve bakımı ile doldurulabileceği düşüncesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyanın incelenmesinden TMKnun 404/1.maddesi gereğince yaşının küçüklüğü nedeniyle kendisine vasi atanan ...'...
Dava dilekçesinin kapsamından davanın; velayetin kaldırılması ve davacının vasi atanmasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece velayetin kaldırılması talebi yönünden davanın ayrılması ve görevsizlik kararı verilmesi, vasi atanması talebi yönünden ise velayetin kaldırılması davasının bekletici sorun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 22.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dilekçesinin kapsamından davanın; velayetin kaldırılması ve davacının vasi atanmasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece velayetin kaldırılması talebi yönünden davanın ayrılması ve görevsizlik kararı verilmesi, vasi atanması talebi yönünden ise velayetin kaldırılması davasının bekletici sorun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 03.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk ve Bakırköy 3. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 4721 sayılı TMK'nın 404. maddesi uyarınca velayet kendisine bırakılan veliden velayetin kaldırılması nedeniyle küçüklere vasi tayini istemine ilişkindir. Dosya kapsamından Kocaeli 4. Sulh Hukuk Mahkemesince, küçüklerin MERNİS adreslerinin “S. Mah. Hızır Sok. No:10, İç kapı no:15, Bahçelievler/İSTANBUL” olduğu gerekçesiyle, Bakırköy 3. Sulh Hukuk Mahkemesince de, küçüklerin MERNİS adreslerinin “Y. Mah. Kara Asma Sok. No:8 İç Kapı No:4 İzmit/KOCAELİ olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır....
Bu nedenle dairemizce inceleme, istinaf dilekçesinde gösterilen istinaf sebepleri ve mahkemece resen gözetilmesi gereken kamu düzenine aykırılık oluşturan sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. Dava dilekçesinde davacı, yaşı küçük çocuklar T1 ve T2 yıllardır annesi çalıştığı için gerek okula gidip gelmelerine gerekse de evdeki bakımlarına yardımcı olmak maksadı ile dedeleri davacı T3 ile birlikte yaşadıklarını, annelerinin öldüğü ve babalarının ceza evinde olduğu, çocukların dedeleri ile birlikte yaşamalarından dolayı vasi atanması istendiğine göre, bu istem vasi atanması yanında velayetin kaldırılması talebini de içermektedir. Velayet kaldırılmadan vasi atanamaz. Vasi tayininde görev Sulh Hukuk (vesayet makamına) Mahkemesi'nin, velayetin kaldırılması ise Aile Mahkemesi'nin görevi içerisindedir. Ancak hasımsız olarak açılan davada her iki davanın bir arada açıldığı da söylenemez....
Hakim vasi atanmasına gerek görmedikçe kısıtlanan ergin çocuklarda ana ve babanın velayeti altında kalırlar." TMK'nun 348/1. Maddesine göre, ana ve babanın başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi halinde velayetin kaldırılması gerekir. Davacı küçüklerin annelerinin öldüğü, babalarının savaş nedeniyle kayıp olup, haber alınamadığına göre mahkemece öncelikle TMK'nun 420.maddesi uyarınca geçici önlemler karşısında davacının küçüğe temsilci olarak atanması ve okul hayatı vb. işlemleri yaptırabilmesi için kendisine yetki verilmesi, Ayrıca davacı vasi adayı tarafından küçüklerin babalarından velayetin kaldırılmasına ilişkin Mersin 6....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Velayetin kaldırılması istenen çocuk ... 19.04.1998 doğumlu olup inceleme tarihi itibarıyla ergin olmuş ve bu çocuk yönünden davanın konusu kalmamıştır. Bu husus nazara alınarak bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. 2- Küçüklerden...ise 17.01.2005 doğumlu olup, evliliğin devamı sırasında babanın 19.12.2005 tarihinde ölümü ile çocukların velayeti davalı anneye kalmıştır (TMK m. 336/3). Davacı büyükbaba tarafından velayetlerin davalı annelerinden kaldırılması, çocuklara vasi atanması talebi ile açılan davada, adı geçen çocukların velayetlerinin davalı anneden kaldırılmasına ve çocuklara vasi tayin edilmesi için ihbarda bulunulmasına karar verilmiştir....
Dava dilekçesinin kapsamından davanın; velayetin kaldırılması ve vasi atanmasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece velayetin kaldırılması talebi yönünden davanın ayrılması ve görevsizlik kararı verilmesi, vasi atanması talebi yönünden ise velayetin kaldırılması davasının bekletici sorun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, ....01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile çocukların velayetinin anne üzerinden kaldırılmasına, kişisel ilişki tesisine, karar kesinleştiğinde vasi tayini için ihbarda bulunulmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Davanın kabulünü istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : İş bu davanın velayetin kaldırılmasına ilişkin olduğu, velayetin kaldırılması davalarında dava konusu çocukları davada temsil etmesi için tarafsız bir kayyım atanması gerektiği, Aksaray 1....
Vasi tayini istemine ilişkin davada, ... 1. Sulh Hukuk ve ... 2. Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, küçüğe, vasi atanması istemine ilişkindir. ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesince, küçüğün babasının hayatta olduğu, velayetin babaya verilip verilmeyeceğinin takdirinin aile mahkemesinin görevine girdiği, gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2. Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesince ise, küçüğün annesinin ölümü ile evlilik dışı doğan ve babası tarafından tanınan çocuğun velayetinin doğrudan babaya geçmeyeceği gerekçesi ile, karşı görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Türk Medenî Kanununun 337. maddesinin birinci fıkrası, “Ana ve baba evli değilse velayet anaya aittir.”...