Vasi atanmasına ilişkin olarak açılan davada Kocaeli 3. Aile Mahkemesi ile 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, vasi tayini istemine ilişkindir. Kocaeli 2. Sulh Hukuk Mahkemesi, "Küçüklerin babalarının velayeti altında olduklarını, davacının vasi olarak atanabilmesi için öncelikle velayetin kaldırılması gerektiğini, bunun da aile mahkemesinin görevinde olduğunu" bildirerek görevsizlik kararı vermiştir. Aile Mahkemesi ise, velayetin kaldırılması talebi bulunmadığını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
Sulh Hukuk ve .... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: Dava, 4721 sayılı TMK'nın 405. maddesi uyarınca akıl hastalığı nedeniyle, vasi atanması istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, kendisine vasi atanması istenen şahsın, halen "..., ... Kasabası, ... Bakım Merkezi" adresinde ikamet ettiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesi ise, kendisine vasi atanması istenen şahsın, mernis adresinin "... Mahallesi, ... Caddesi, No: ... .../..." adresi olduğunu belirterek yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. Türk Medenî Kanununun 411. maddesine göre, "Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairesine aittir. “Aynı Kanunun 19/1. maddesinde de; “Bir kimsenin ikametgahı, yerleşmek niyetiyle oturduğu yerdir...” hükümlerine yer verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması ve Vasi Atanması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle çocukların annelerinde bulunan velayetlerinin kaldırılmasına karar verildiği ve çocuklara vasi tayin edilmesi için Sulh Hukuk Mahkemesine karar kesinleştiğinden ihbarda bulunulmasına karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak...
Sulh Hukuk ve ... 1. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 4721 sayılı TMK'nın 404. maddesi uyarınca evlilik dışı doğup tanıma yoluyla nüfusa tescil edilen ve annesinin de yaşının küçük olması nedeniyle küçüğe vasi tayini istemine ilişkindir. ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesince, velayetin anneden ya da babadan kaldırılıp kaldırılmayacağının öncelikle değerlendirilmesi gereken bir husus olduğu, velayet hususunun değerlendirilmesinin de aile mahkemesinin görevinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 1. Aile Mahkemesi tarafından ise velayetin yaş küçüklüğü nedeniyle doğuran anne tarafından kullanılamaması sonucu olarak vesayet ihbarında bulunulduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Türk Medenî Kanununun 337. maddesine göre, “Ana ve baba evli değilse velâyet anaya aittir....
Bu bakımdan velayetin kaldırılmasına karar verilmesi ve her iki çocuğa da bir vasi atanması için yetkili vesayet makamına ihbarda bulunulması yönünde hüküm tesis edilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçelerle davanın reddedilmesi doğru görülmemiştir. Sonuç: Hükmün yukarıda gösterilen sebeple (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 23.01.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Kısıtlı adayı hakkında vesayet hukukuna ilişkin olarak açılan davada Sarıyer 2.Sulh Hukuk ve Ümraniye 1.Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R – Dava, vasisi vefat eden vasinin vasiliğinin kaldırılması ve yeni vasi tayini istemine ilişkindir. Dava dosyası arasında vasilik kararının kaldırılması istenen Kısıtlı adayı ...'ya vasi tayin edilen ve öldüğü iddia edilen ...'ya ait vasi dava dosyası dosya arasında bulunmadığından dava dilekçesinde sözü edilen vasi dava dosyasının araştırılıp bulanarak dosya arasına konulması, ondan sonra merci tayini incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 07.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Vasi atanması istemli davada iki mahkeme arasında oluşan olumsuz yetki uyuşmazlığının giderilmesi-merci tayini için dosya Yargıtay'a gönderilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 17.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 17.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 16.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Velayetin kaldırılmasına karar verilmesi halinde vasi tayini hususu gündeme geleceğinden Aile Mahkemesi görevlidir.(TMK.348.m.) Bu durumda uyuşmazlığınk(Aile) Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nın 25. ve 26.) maddeleri gereğince Asliye Hukuk(Aile) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 12.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak, ana veya babanın velayet görevini yapamayacak olması veya çocuğun velayet altında bulunmasının, çocuğun fikri, bedeni, sağlık ve eğitsel gelişimi yönünden üstün yararına aykırı düşeceğinin anlaşılması halinde, çocuk velayet altına alınmayıp, kendisine bir vasi de atanması mümkündür (TMK.md.335). Davacı baba küçüklerin velayetini talep ettiğine göre bu talep küçük ... yönünden vesayetin kaldırılması talebinide kapsar. Mahkemece küçük ... yönünden davacının vesayetin kaldırılması talebinin tefrik edilerek görevli ve yetkili Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi ve bu dosyanın bekletici sorun yapılarak sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir. Diğer küçük ... yönünden ise çocuğun babanın velayeti altında bırakılmasını engelleyecek bir durum olmadığı anlaşıldığından, talebin kabulü gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Kaldırılması ve Evlat Edinmede Ana ve Baba Rızasının Aranmaması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, velayetin anneden kaldırılması ve küçüğün evlat edinmede ana ve babasının rızasının aranmaması isteğine ilişkindir. Mahkemece, annenin çocuk üzerindeki velayetinin kaldırılmasına, evlat edinmede ana ve babasının rızasının aranmamasına karar verilmiş, kararı küçüğün babası temyiz etmiştir. Hakkında koruma kararı verilen küçük ... 07.03.2010 tarihinde "evlilik haricinde" doğmuş, babası tarafından 13.08.2010 tarihinde tanınmıştır. Ana ve baba evli olmadığına göre, küçüğün velayeti kanunen annesindedir. (TMK.md.337/1) Anne üzerindeki velayetin kaldırılmasına karar verilmiştir. Dosya arasında bulunan, anne hakkındaki .......