Velayetin düzenlenmesi kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece boşanma kararı verildiğine göre bu kararla birlikte ortak çocuklardan .... velayeti yönünden de bir düzenleme yapılması (TMK m. 336) gerekir. Bu hususun nazara alınmaması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1 ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, davacının iştirak nafakasına yönelik temyizinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.11.2015 (Pzt.) .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakasının Artırılması-Velayetin Değiştirilmesi- Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalının tüm, davalı-karşı davacının ise aşağıdaki bedin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Müşterek çocuk 25.12.2008 doğumlu ... ile baba arasında her ayın 1 ve 3. hafta sonları Cuma akşam 18.00 ile Pazar günleri saat 15.00 saatleri arasında kurulan kişisel ilişki uzun olup, okul çağında bulunan çocuğun eğitim durumunu engelleyici niteliktedir....
Dava, velayetin değiştirilmesi ve davacı tarafından davalıya ödenen 60.000,00 TL iştirak nafakasının istirdatı davasıdır. "Velayet, kamu düzenine ilişkin olup bu hususta ana ile babanın istek ve beyanlarından ziyade çocuğun menfaatlerinin dikkate alınması zorunludur. Nitekim Hukuk Genel Kurulunun 23.5.2001 gün ve 2001/2- 430 E., 2001/432 K sayılı kararında da velayetin düzenlenmesinin kamu düzenine ilişkin olduğu, usuli kazanılmış hak ilkesinin istisnasını oluşturduğu benimsenerek aynı ilkeye vurgu yapılmıştır. Yukarıda yapılan açıklamalar karşısında velayetin kamu düzeni ile ilgili olması ve çocuğun üstün yararı da dikkate alındığında değişen şartlara göre her zaman yeniden değerlendirilmesi ve yargılamanın her aşamasında ileri sürülen hususların nazara alınması mümkündür."...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı erkek tarafından açılmış velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı erkeğin tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Cevap dilekçesi: Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sadakatsiz davranışları yüzünden tarafların boşandıklarını, boşanmanın kesinleşmesinden 15 gün sonrasında davacı kadının iştirak nafakasının kaldırılması için dava açtığını, 1 yıl geçmeden de işbu davayı açtığını, davacı kadının iştirak nafakasının kaldırılması için açtığı davada velayetin değiştirilmesi talebinde bulunmamasının işbu davadaki amacının iştirak nafakasından kurtulmak olduğunu ortaya çıkardığını, çocuğun fiili ayrılıktan baba ile yaşadığını, babanın çocuğun ihtiyaçlarıyla ilgilendiğini, davalı işteyken çocuğa davalının babasının baktığını, davacı kadının çocuğun ihtiyaçlarıyla ilgilenmediğini, çocuk için hükmedilen iştirak nafakasını bile ödemediğini, çocuğun taraflar arasındaki velayet mücadelesinden olumsuz etkilendiği halde bu davacının bunu dikkate almadığını, davacının Mustafa Sarı isimli kişiyle birlikte yaşadığını, bundan dolayı çocuğun annenin yanına gitmek istemediğini, tüm bu nedenlerle davanın...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Asıl dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması, karşı dava; velayetin değiştirilmesi ile iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkin olup, hüküm, davalı-karşı davacı tarafça asıl ve karşı dava yönünden temyiz edilmiştir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 08.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Birleşen dava velayetin "tedbiren" düzenlenmesi davası olup bu davada hükmedilen velayete ilişkin düzenleme boşanma hükmünün kesinleşmesine kadar hüküm ifade edecektir. Buna karşılık asıl boşanma davasında boşanma kararı verilmesine rağmen ortak çocukların velayetleri hakkında (TMK m.182) düzenleme yapılmamış, velayetler askıda kalmıştır. Açıklanan nedenlerle boşanma davasında ortak çocuklara yönelik velayet düzenlemesi yapılmaması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Bu dava ise davacı baba tarafından velayetin değiştirilmesi istemine yönelik olup, davacı baba ile ortak çocuk arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebine yönelik bir dava bulunmamaktadır. Hal böyle iken, kişisel ilişki düzenlemesine ilişkin bir dava olmaksızın davalı anne vekilinin duruşmadaki talebi üzerine davacı baba ile ortak çocuk arasında boşanma davası ile düzenlenen kişisel ilişki sürelerini de kısıtlar şekilde yeniden kişisel ilişki düzenlenmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.08.12.2016(Prş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası-Velayetin Tedbiren Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece kısa kararda: davacının davası kısmen kabul edilerek tedbir nafakasına hükmedilmiş, gerekçeli kararda ise tedbir nafakasının yanı sıra "geçici velayetin anneye verilmesi ve baba ile kişisel ilişki kurulması" hususlarında da hüküm kurulması suretiyle kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velâyetin Değiştirilmesi - Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından velâyetin değiştirilmesi davasının reddi ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacı-karşı davalının reddedilen velayetin değiştirilmesi davası yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz....